Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        KESIN olan şu: Galatasaray’da soygun yapılıyor, yöneticiler sessiz kalıyor.

        Haliyle insan şaşırıyor.

        Böylesine bir duyarsızlığı anlamak mümkün değil.

        Hırsızlığı siz istediğiniz kadar belgelerle ve tanıklarla ortaya koyun... Hikaye... Galatasaray’da yaprak kımıldamıyor. Her yerden ses geliyor, Galatasaray yöneticilerinden ses gelmiyor.

        İşin peşini bırakacak değiliz elbette... Varsın olsun yöneticiler suskun kalsın, biz yazmaya devam edelim. Elbet utanan birileri olur.

        Galatasaray’ın mevcut yöneticileri değil miydi, 1 ay önce yapılan divan kurulu toplantısında kürsüye çıkarak ve herkesin gözünün içine bakarak, “Ünal Aysal döneminde yapılan bazı transferlerde büyük sıkıntılar yaşanmış. 9 milyon Euro’ya alınabilecek 3 futbolcu için tam 22 milyon Euro ödenmiş. Bazı komisyoncuların cebine 13 milyon Euro girmiş” şeklinde konuşan...

        Ve yine bu muhteremler değil miydi, Bruma, Telles ve Sercan Yıldırım’ın adını vererek, bu futbolcular üzerinden çeşitli atraksiyonlar yapıldığını dile getiren...

        Ne oldu peki? Söyleyen söylediğiyle kaldı. Yapan da yaptığıyla...

        Değerli bir kişi bile çıkıp da “Ayıp oluyor ama... Bizim şerefimizle oynuyorsunuz” demedi.

        Yine değerli bir kişi bile çıkıp da “Olayın takipçisi oldum. Son durum şudur. Şu kişiler cebe para indirmiş” demedi.

        Hani, biraz olsun uğraş verilseydi. Biraz olsun sorumluluk duygusu taşınsaydı... Ve yine o insanların biraz olsun kendilerine ve camialarına saygısı bulunsaydı.

        Kısa zamanda çok yol alınırdı. Kimin arsız ya da kimin de hırsız olduğu çok iyi anlaşılırdı.

        Duygun Yarsuvat’ın ne derece doğru konuştuğu her geçen gün daha net ortaya çıkıyor. Ne söylemişti Yarsuvat:

        - Galatasaray’ın malı deniz, yemeyen domuz...

        ***

        Bratu soygunu ile ilgili olarak da bazı bilgiler vereyim. Hani şu, Galatasaray’ın birilerine 2.5 milyon Dolar kaptırması ile sonuçlanan Bratu soygunu.

        Bu transferden dolayı Romanya’da çok ünlü isimler halen hapis yatıyor, bizimkiler ise resmen ölü taklidi yapıyor.

        Bilmeyen kalmadı ama...

        Yine de ufak bir hatırlatma yapayım. Elimdeki belgeler doğrultusunda bir kez daha yazayım:

        - “12 yıl önce... Galatasaray’ın Bratu transferinde büyük bir cambazlık yapılıyor. Galatasaray’ın o dönemki yönetim kurulu, Rumen futbolcu Florin Bratu’nun 600 bin Dolar’a transfer edilmesini karara bağlıyor. Bu karar, yönetim kurulu defterine işleniyor. Ama aynı yönetim kurulu, tam bir hafta sonra, Bratu için bu kez 3 milyon 100 bin Dolar ödenmesini kararlaştırıyor. Bu karar da aynı defterin bir sonraki sayfasına işleniyor. Paralar tıkır tıkır ödeniyor. Ardından tarihi gelişmeler oluyor. Romanya’da yer yerinden oynuyor. Popescu’nun da aralarında bulunduğu 7 menajer teker teker tutuklanıyor. Bu 7 menajer, Bratu transferi de dahil olmak üzere 12 transferde vurgun yaptıkları için demir parmaklıklar ardına atılıyor... Ve halen hepsi de hapis yatıyor...”

        Olay bu... Son 1 ay içinde tam 3 kez bu konuyu ele aldım. Çeşitli televizyonlarda da pek çok ünlü yorumcu yazdıklarıma paralel olarak “Büyük soygun... Galatasaray yöneticileri niye sessiz kalıyor! Susmak, kabullenmektir. Ses verin lütfen” şeklinde düşüncelerini dile getirdi.

        Sonuç: Sıfıra sıfır... Elde var sıfır. Ses verecek ve kendilerini savunabilecek bir durumları yok çünkü...

        Gönül isterdi ki şimdi ben buradan “Bratu soygunu, camiada büyük üzüntüye yol açtı. Sorumluluğu üzerine alan bazı eski yöneticiler, tek tek ortaya çıkarak, son derece rahatsız olduklarını söylediler” şeklinde bir yazı kaleme alabilseydim. Ne mümkün! Yok ki üzülen... Yok ki rahatsızlık duyan. Yok ki sorumluluk duygusu taşıyan.

        Sadece birileri eşe dosta dert yanıyor, “Bratu olayında böyle bir soygun olduğunu bilmiyorduk. Karar defterinde imzamız var ama olayın iç yüzünü sonradan öğrendik” şeklinde.

        Ya da yine birileri herkesi aptal yerine koymaya çalışarak “Biz Galatasaray olarak normal ödemeyi yaptık. Parayı aradaki birileri götürmüş” şeklinde konuşuyor.

        Galiba yine hatırlatmada bulunmak gerekiyor bu beyefendilere, “1 hafta önce 600 bin Dolar’a almayı kabul ettiğiniz 1 futbolcu için, 1 hafta sonra nasıl 3 milyon 100 bin Dolar verdiniz? Nasıl imza attınız? İmza atarken hiç mi bakmazsınız, hiç mi düşünmezsiniz! Yöneticilik bu kadar ucuz mu! Bu yamukluk, gözden kaçacak bir yamukluk mudur! Haydi o zaman eyyam yaptınız, şimdi niye ortaya çıkmıyorsunuz” şeklinde...

        ***

        Çok muhterem beyefendiler... Soyguna alet olan efendiler... Kulübü zarara uğratan yöneticiler.

        Sadece şunu söyleyin yeter... Vicdanınız rahat mı! Yarınlarda bu kulüpte yine yöneticilik yapacak mısınız?

        Cevabınız evet ise... Sizin için bilemem ama... Galatasaray için şimdiden geçmiş olsun.

        ***

        Batı’ya açılan bu pencere... Ne zaman temizlenecek acaba!

        Diğer Yazılar