Bu nasıl er meydanı!
Spor Genel Müdürlüğü bünyesindeki 54 federasyonun seçimi... Artık bitmek üzere. Sadece 5 federasyon kaldı. Tahmin edeceğiniz gibi... Eski başkanların çok önemli bölümü... Koltuklarını 1 kez daha korudular.
Ne hazin 1 tablodur ki... Ülke sporunun yerinde saydığı 1 mecrada... Her şey güllük gülistanlıkmış gibi... Sorumluluğu üzerine alan yok. Böyle gelmiş böyle gidiyor.
Saadet zinciri... Aynen devam ediyor.
Köhnemiş bir platformda... Koltuğu ele geçiren insanlar... Hayatlarından memnun bir şekilde... Kendilerini kurtarıyorlar!
Yaz yaz bitmiyor. Kanuna aykırı seçim yönetmeliğinden tutun da... Noterlerle el ele yapılan cambazlıklar... Delegelere yönelik baskılar... Naylon kulüpler... Çeşitli menfaatler doğrultusunda adam satmalar... Güzel bir seyahat için rüzgar gülü gibi yön değiştiren delegeler... Mükerrer oylar... Fırıldaklar... Demokrasi adına yapılan her türlü şeytanlıklar... Cambazlıklar!
Maalesef çok kötü 1 zemin var... Seçim yönetmeliğindeki saçmalıklar... Spor Genel Müdürlüğü bünyesindeki tutarsızlıklar... Ahbap çavuş ilişkileri... “Aman bizim adam kazansın” zihniyeti!
Bu yamukluk neticesinde... İstisnai isimler dışında... İşaret edilen kişiler koltuğa oturuyor. Oturtuluyor!
Bal tutan parmağını yalıyor. Yalarken de “Öldüm bittim” diyor.
Camianın dışında kalanlar ise... Nasreddin Hoca misali... “Biraz da biz ölelim” diye... Sofraya yanaşıyor!
Sonuç olarak... Devletin sağladığı imkanları çerçevesinde... Birileri için... Spordaki Lale Devri... Aynen devam ediyor.
İzninizle... Bugün yine güreş yazmak istiyorum.
Belirteyim. 13 Kasım’da yapılan seçimi yine Musa Aydın kazandı. Seçime tek aday olarak giren Aydın, 4 yıl daha bu koltukta oturacak.
Rio Olimpiyatları’nda kazandığımız toplam 8 madalyadan 5’i güreşten geldiği için... Musa Aydın çok başarılı bir başkan olarak öne çıkmayı bilmişti daha önce...
Ama... Sporumuzdaki mevcut sistem... Başarılı ya da başarısız olanları ayıran değil de... Adamını bulanları ön plana çıkartan bir sistem olduğu için... Başarı falan hep hikayedir bizde... Mahkemede dayınız olsun yeter!
Eğrisi doğrusuna denk gelmeseydi eğer... Koltukta bugün... Musa Aydın değil, Enis Erdem oturacaktı.
Hatırlatmamda yarar var. 29 Ekim’deki Cumhurbaşkanlığı resepsiyonuna katılan çok sayıda güreşçi kardeşimiz... Devletin zirvesinde... Yüzyüze... Çok aleni bir şekilde... Musa Aydın lehine... Kulis yaptıkları için... Musa Aydın’ın hakkını müthiş bir şekilde korudukları için... “Musa Aydın başkanımızdan çok çok memnunuz” dedikleri için... Seçimin rengi değişti. Aydın bu inanılmaz destekle... Tek aday olarak seçime girdi. Banko görünen Enis Erdem ise... Çekildi. Çekilmek zorunda kaldı. Aldığı işaret sonucu başkanlığa soyunmuş olan Enis Erdem... Seçimden 1 gün önce... Musa Aydın’la el sıkışarak... “Tebrik ederim... Hayırlı uğurlu olsun. Ben çekiliyorum” dedi.
Yani... Minderde halen fırtına gibi esen güreşçilerimiz... O gün resepsiyona katılmasalardı... O gün istirhamlarını dile getirmeselerdi. Güreşin patronu bugün Enis Erdem olacaktı.
Cumhurbaşkanlığı resepsiyonundaki... Minnacık bir kulis... Türk güreşinin kaderini değiştirdi.
Demem o ki... Delegeymiş, başarıymış, yatırımmış, altyapıymış, hepsi hikaye... İşareti alan kişi, işi bitiriyor.
Şu da var. Musa Aydın’ın listesini inceledim. Sağa sola sordum. Baktım. Araştırdım. Gördüm ki... İsimlerin tamamına yakını yan kulvardan bu federasyona girmiş... Koskoca Güreş Federasyonu Yönetim Kurulu’nda güreşten gelme kaç isim var diye soracak olursanız mesela.. Hiç sormayın. Çünkü o tür 1 isme rastlamadım. Rastlayamadım. Rastlayan varsa söylesin!
Son söz: Adamını bulan... Koltuğa oturuyor!
