Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Saygı gereği... Büyükten başlıyorum.

        Erdoğan Dulda... 89 yaşında... 75 yıldır aralıksız spor yapıyor. Daha 2 gün önce koştu.

        Nerede mi? Ankara’da.

        Hangi koşu bu? Büyük Atatürk Koşusu.

        Ulu Önder Atatürk’ün 27 Aralık 1919’da Ankara’ya ilk gelişi nedeniyle her yıl 27 Aralık’ta düzenlenen Büyük Atatürk Koşusu’na katılanlar arasında Erdoğan Dulda yine vardı.

        Yine diyorum... 44. kez bu koşuya katıldı çünkü.

        89 yaşındaki bir insanın... 44. kez bu koşuya katılması... İnanılır gibi değil.

        Söylememe gerek yok. Her yıl 27 Aralık’ı sabırsızlıkla bekliyor Erdoğan Dulda... Koşunun başlangıç yeri olan Dikmen Keklik Pınarı’na gidiyor.

        Bilirsiniz elbet Dikmen Keklik Pınarı’nı... Kurtuluş Savaşı sırasında... 27 Aralık 1919’da... Atatürk’ün Ankara’ya ilk gelişinde... Coşkuyla karşılandığı yer... Ankaralılar’la kucaklaştığı bölge... Tarihi önemi doğrultusunda her vatanseverin çok sevdiği bir yöre.

        Erdoğan Dulda... Ankara’nın o dondurucu soğuğuna hiç aldırış etmeden... Her yıl... Büyük bir heyecanla... Koşuya katılıyor. Aslanlar gibi de tamamlıyor.

        Bilen bilir. Atatürk Koşusu’nun güzergahı çok güzeldir. Keklik Pınarı, Cevizlidere, Türk Ocağı, derken... Akdeniz Caddesi... Gençlik Caddesi... Ve işte Anıtkabir... Tüm görkemiyle... Tüm güzelliğiyle... Hemen solda... Atatürk burada yatıyor.

        Koşuya katılan tüm sporcular... Atatürk’ün önünden... Saygıyla geçerek... Sevgiyle ilerleyerek... Tandoğan üzerinden... Varış yerine gidiyorlar.

        Eskiden çok daha güzeldi bu güzergah. Kızılay ve Sıhhiye’den geçtikten sonra Ulus’ta tamamlanırdı. Katılımcı da daha fazlaydı. Ama ne yazık ki... Bu koşunun anlamını baltalamak isteyen bazı cambazlar... Neyse! Bu konuya sonra girerim.

        Ama önemle belirtmem gerekir. Böyle anlamlı bir koşunun... Her bakımdan... Daha özendirici ve daha disiplinli organize edilmesi gerekir.

        10 bin 800 metrelik bir koşu bu... Aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en eski koşusu... 81 yıldır yapılıyor.

        İzninizle... Erdoğan Bey’e döneyim. Kendisini tanımanızı isterdim. Özelliği çok olan bir beyefendi. Komple sporcu. Yapmadığı spor yok. Filinta gibi halen. Spor için dünyayı dolaşıyor. Avrupa’da gitmediği ülke yok. Ülkemizde gitmediği şehir yok. Nerede bir Cumhuriyet Koşusu, nerede bir Atatürk Koşusu, orada mutlaka Erdoğan Bey var.

        Zehir gibi de bir belleğe sahip.

        Kendisi aynı zamanda ülkemizin en eski lisanslı atleti.

        Erdoğan Bey düşüncelerini çok net özetliyor: “Atatürk için koşuyorum. Anıtkabir’in önünden geçerken de Atatürk’e dua ediyorum. Bu ülkeyi Atatürk’e ve silah arkadaşlarına borçluyuz” diyor.

        3 gün önce yine koştu 10 bin 800 metreyi!

        İnsanların çok önemli bölümü, “Aman, kıçım başım üşümesin” derken... Erdoğan Bey o dondurucu soğukta yine bir nefeste tamamladı 10 kilometreyi aşkın mesafeyi.

        Ve Altan Türkeri... Yaşı daha küçük olan ağabeyimiz... Yaşamını Atatürk’e ve spora adamış olan son derece değerli büyüğümüz. Her yönüyle çok saygın bir isim... Kaç yaşında mı? 79... Erdoğan Bey’den 10 yaş küçük. Ama şu da var. Altan Bey, Atatürk Koşusu’na tam 61 kez katıldı. Tekrar yazıyorum. 61 kez. Aralıksız. Üst üste. İnanılmaz. Zaten bu sayı dünya rekoru olarak kayıtlara geçti.

        Ama... Altan Türkeri 2 gün önceki son koşuya ne yazık ki katılamadı. Geçen yılkine de katılamamıştı. Sağlık sorunu var çünkü. Kalça kemiğini kırdı maalesef. Kendisine geçmiş olsun diyorum. En kısa zamanda ayağa kalkmasını diliyorum.

        Evet... Yaşın hiç önemi yok.

        Önemli olan... İçimizdeki sevgi.

        Vatan sevgisi, Atatürk sevgisi, spor sevgisi.

        Gerisi teferruat.

        Diğer Yazılar