Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Cenk’in golleriyle nasıl bir nefes aldık biliyor musunuz! Derin derin... Her gol sonrası “Oh bee” dedik.

        Şu bir gerçek: Katı savunma anlayışındaki böylesine rakipler karşısında sonuca gitmek her zaman çok zordur.

        Zoru kolaya çevirdik dün.

        Dünkü oyun için fazla söze gerek yok. Gollerle birlikte mücadeleyi rölantiye aldık. Top çevirdik. “Bize bu yeter” dedik. Biraz da rehavete düştük. Rakibimizin direğe çarpan bir vuruşuyla da irkildik!

        Dün elbette ki ya yenecektik, ya da yenecektik! Başka yolu yoktu. Bu doğrultuda tamamen golü düşünen bir kadro ile sahada yer aldık. Ön bölgede Yunus takviyeli ayaklarımızla rakip savunmayı hataya zorladık.

        Bu ofansif anlayış semeresini çabuk verdi.

        Belli bir çizgide oynadık. Biraz daha zorlasaydık fark açılırdı. Yeterli gördük.

        Kimse şimdi kalkıp da “Finlandiya’nın gücü nedir ki” demesin. Bu Finlandiya değil mi, grubun favorisi olarak gözüken rakiplere karşı sonuna kadar direnen... İnim inim inleten. Zor boyun eğen!

        O bakımdan böylesine kritik maçlarda alınan her galibiyet çok büyük önem taşır.

        Enseyi karartmaktan artık vazgeçelim. Tamam, ülke futbolu adına çok büyük sıkıntılarımız var. Tamam, altyapının A’sı bile bizde yok. Tamam, yıldızlarımız sık sık gözden kayboluyor! Fakat şu gerçekleri de görelim: Biz bu gruptan zor da olsa çıkabilecek durumdayız. Bu güce sahibiz. Mevcut kadromuzla bunu başarabiliriz.

        Ortada alabileceğimiz 15 puan daha bulunuyor. Rakiplerimizin gücü 3 aşağı 5 yukarı aynı! Niye hepsini yenmeyelim. Niye hepsini tek tek geçmeyelim. İç saha avantajımızı da unutmayalım.

        Bu iş hesap kitap işi... 11 Haziran’daki Kosova maçında alacağımız 3 puanın ardından potanın tam anlamıyla içinde olacağız.

        Eğri oturalım, doğru konuşalım. Bizim bu kadro, çok büyük savaşlara girdi. Çok büyük yaralar aldı. İçten ve dıştan vuruldu. Hatalar yapıldı. Bu hatalar geç de olsa görüldü. Yaralar hafif hafif sarıldı. Barış sağlandı.

        Yarınlara daha ümitli bakmamız için pek çok neden var. Yeter ki milli bünyedeki huzur hiç bozulmasın. Yeter ki saçma sapan kavgalar hiç yapılmasın. Yeter ki ufak menfaatler uğruna büyük olaylar yaşanmasın.

        Bu milli takım, bizim milli takımımız. Geçmişte ne zorlukları aştık! Ne büyük başarılara imza attık! Hatalardan ve kavgalardan artık ders çıkartalım. Artık sadece ve sadece önümüze bakalım.

        Tekrar önemle hatırlatalım: Başardıklarımız, başaracaklarımızın teminatıdır!

        Diğer Yazılar