Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Hijyen kelimesinin kökenine bakıldığında tıp tanrısı Asklepios’un kızı Hygieia karşınıza çıkmaktadır. Tıp tanrısının gerçekleştirdiği iyileşme görevinin yanı sıra koruma görevini de kızı Hygieia almıştır.

        Yunan ve Roma mitolojisinden gelen bu isim günümüzde hijyen olarak kullanılmaktadır. Hijyen konusu oldukça geniş bir kavramdır.

        Bu kavramın içerisine giren bir başka konu ise gıda hijyenidir.

        Oral yolla (ağız yoluyla) alınan gıdalar vücuda pek çok patojen (hastalık yapıcı) mikroorganizmayı da beraberinde getirmektedir.

        KATILIM YETERLİ DEĞİL

        Ülkemizde özellikle 5996 sayılı gıda kanunu çıkarıldıktan sonra güvenli gıda konusunda çok önemli adımların atıldığı süreçte Sağlık Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığıyla müştereken çıkarılan “Hijyen Eğitimi Yönetmeliği”nin 5 Temmuz 2013 tarihli ve 28698 sayılı resmi gazetede yayınlanıp yürürlüğe girmesiyle bu konuda tam bir devrim gerçekleştirmek için harekete geçilmiştir.

        Bu çerçevede; Hijyen Eğitimi Yönetmeliği’nin 5 inci maddesi uyarınca Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü tarafından verilen belgeye sahip olmayan kişiler özelikle yiyecek ve içecek sektöründeki işletmelerde çalıştırılamayacağı ve çalışanların bu eğitimi ve belgeyi almasından da iş yeri sahiplerinin birinci derecede sorumlu olması sebebiyle işletme sahiplerimizin yükümlülükleri bu durumda daha da önem kazanmaktadır.

        Ancak, yasal belge alma süresinin geçtiğimiz günlerde son bulmasına karşın ilk tespitlerimize göre federasyonumuza bağlı ülke genelindeki birçok üye iş yerlerimizdeki çalışanlarımızın halen bu kurslara katılıp belgelerini almadığını ne yazık ki büyük bir üzüntüyle tespit etmiş bulunmaktayız.

        BELGENİZİ ALIN

        Halk sağlığını ve de her şeyden önemlisi kendi sağlığımızı ilgilendiren böyle önemli bir uygulamaya sanırım duyarsız kalmak genlerimizdeki Ahi-Evran geleneğine ve esnaflık kültürüne de yakışmayan bir davranış biçimi olduğunu düşünüyorum.

        Sevgi ve emek mesleğinin temsilcisi olan, insanı seven işini seven yaşadığınız kentlerin kent kimliğine katkı koyan siz saygı değer esnaf dostlarımın hemen ilgili odalarınıza müracaatla yapılan kurslara katılmanızı ve belgelerinizi bir an önce almanızı umuyorum.

        Bayram sonrası Gıda ve Tarım Bakanlığı yetkililerince yapılacak denetimlerde bu zor ve sıkıntılı gecen ramazan sonrası bir de bu belge eksikliği yüzünden ağır para cezasıyla da karşı karşıya kalmamanız sanırım menfaatiniz icabıdır.

        Sevgiyle kalın, ağız tadıyla kalın.

        Bayramız kutlu olsun...

        Diğer Yazılar