Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Hollywood, Trump’a inat Müslüman oyunculara daha çok rol vermeye başlamış; muhafazakar oyunculara da “cadı avı” gemi azıya almış. TV kanalları “Müslüman karakterler için Ortadoğulu ya da Arap görünümlü değil, gerçek Müslüman istiyoruz” diyormuş. Peki Trump’tan sonra ne olacak? Yok mu bunun bir ayarı

        ABD’li aktör Tim Allen, geçenlerde Jimmy Kimmel’in şovunda, “Hollywood, 1930’ların Almanyası’na benziyor” diyordu. Cumhuriyetçi Parti’yi destekleyen muhafazakar eğilimli oyuncuların, Hollywood’un liberal ağır toplarından parya muamelesi gördüğünden yakınıyordu.

        Tim Allen hem kampanya boyunca “Verin bu adama yolları, köprüleri, altyapıyı, enerji santrallerini dört yılda adam etsin” diyerek Trump’ı destekledi, hem de yemin törenine katıldı. Şimdi de diyor ki, “Buralarda dikkatli olman lazım. 1930’ların Almanyası gibi. Herkesin düşündüğü gibi düşünmüyorsan, o grubun üyesi değilsen dayak yiyorsun. Hollywood, Trump’ı ‘zorba’ diye sevmiyor. Ama eğer Trump’ı tutuyorsan, onlar sana zorbalık yapıyor. Bu ikiyüzlülüktür.”

        Allen’in bu sözleri magazin medyasında manşetlere çıktı; “Durum Nazi dönemi kadar kötü değil tabii ama haksız mı?” bağlamında yorumlar yazıldı. “Hollywood’da yeni McCarthy’cilik dönemi... Bu sefer cadı avı komünistleri değil, muhafazakarları hedef alıyor” diye satırlar döşenildi. Mel Gibson, Vince Vaughn gibi gişesi parlak aktörler hariç, muhafazakar oyuncuların nal topladığından bahisle haksızlıklar eleştirildi.

        Sol cephenin şimşeklerini çekmek için ille de Cumhuriyetçi ya da Trump destekçisi olmak gerekmiyor. Mesela Matthew McConaughey, meslektaşlarının Trump’a yaklaşımını doğru bulmadığını açıkça ilan etti; “Artık Trump’ı kucaklamanın zamanıdır. Aşalım bunları. Başka seçeneğimiz yok. Önümüzdeki 4 yıl başkanımız o” dedi. Üstelik Trump’ın bazı politikalarına şiddetle karşı olduğunu da söyledi. Ama yine de sol aktivistler tarafından kara listedeki aktörler arasına alındı

        Hollywood’un özellikle A List oyunculardan başlayarak Demokrat ruh taşıdığı yeni bir haber değil. Yeni olan, Cumhuriyetçi bir Başkan’ın film endüstrisiyle çarpışmaya girişmiş olması. Yani Michael Moore, Irak işgalini şiddetle eleştirdiği Oscar konuşmasında “Utan Başkan Bush, utan” diye haykırdığında karşılık almamıştı.

        Ama Trump’la işler öyle yürümüyor. Meryl Streep Altın Küre’de, Trump’ın adını anmadan, yabancılarla medyaya yönelik tutumunu yeren o muhteşem konuşmayı yapınca, beriki hemen cevabı yapıştırmakta beis görmedi. “Hollywood’un fazlasıyla abartılan aktrislerden biri olan Meryl Streep beni tanımıyor ama, dün gece Altın Küre’de bana saldırıda bulundu” diye tweet attı.

        Son Oscar töreninde La La Land - Ay Işığı karışıklığını da affetmedi; “Siyasete öyle dalmışlar ki, finali beceremediler” diye dalgasını geçti; yine Twitter’da.

        TRUMP BEREKETİ

        Tamam, Trump’ın sert vuruşması Hollywood’un sağ cenahını kötü etkilemiş olabilir ama bir kesimin işine yaradığı kesin. Onlar da Müslüman oyuncular. Televizyonların pilot sezon projelerinde başrol rol yağıyor. TMZ’nin haberine göre TV kanalları Müslüman karakterler için cast ajanslardan artık “Ortadoğulu ya da Arap görünümlü” değil gerçek Müslüman oyuncu istiyor.

        Meselâ komedyen Zainab Johnson, ABC dizisinde güzel bir Müslüman modeli canlandırıyor. Rendition’dan (Yargısız İnfaz) tanıdığımız Omer Metwally, CBS dizisinde başrolü paylaşıyor. Mouzam Makkar (NBC) Adeel Akhtar (FOX) ve Hasan Minhaj (Netflix) önemli projelerde yer alan diğer Müslüman oyuncular. Öyle ki, “Jake Gyllenhaal’un Pers Prensi’ni oynaması gibi bir absürdlük bir daha asla yaşanmaz” deniliyor.

        Daily Show’un yazar ve oyuncularından komedyen Hasan Minhaj’la stand-up anlaşması yapan Netflix, Müslüman akımında formatı tutturmuş olmakla birlikte, başka bir alanda faka bastı. Japonların ünlü mangası “Ölüm Defteri”ni aynı isimle (Death Note) sinemaya uyarladılar. Gerçi daha önce Japonya’da da beyazperdeye aktarılmış, müzikali bile yapılmıştı ama Netflix filminin fragmanında Japon karakterlerin “beyazladığı” görülünce kıyamet koptu. Üzerine adı yazılanın öldüğü defteri bulan kahramanımız lise ögrencisi Light Yagami, Light Turner olmuştu. Haliyle, “Yok muydu Hollywood’da Asya kökenli Amerikalı oyuncu” diye tepki yağdı. Şimdilik sadece Müslüman karaktere Müslüman oyuncu bulunuyor.

        Diğer Yazılar