Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Haber şöyleydi: Çeşitli suçlara karışmış Pitbull cinsi köpeklere müzik terapisi uygulanıyor... Köpekler nasıl bir iradeyle “suça karışıyor” acaba? Mozart’la rehabilite ediyorlarmış. Birileri de o köpekleri saldırganlaştırıp suça sürükleyen sahiplerine Mozart dinletse.

        Geçen hafta Alman polisiMünih’in göbeğinde,3’ü polis 5 kişiyi ısırıpyaralayan “Pascha” adlıRottweiler’i kurşun yağmuruna

        tutarak öldürdü. Maalesef o 3dakikalık videoyu seyrettim.Köpeğin sahibi olan kadın tasmasızve ağızlıksız çıkardığı Pascha’ya birtürlü hâkim olamıyor; olay yerineüşüşen polislerden biri kadını sertçeitince köpek galeyana gelip saldırıyorve tam 7 kurşunla oracıkta canveriyor.

        O gün bugündür sosyal medyada tartışma sürüyor. Polisin vurmaktan başka çaresi olmadığını savunanlar da var, polise küfür kıyamet dümdüz gidenler de. Hatta kimileri ölüm tehdidi yağdırıyor. Polisi savunanlara “Sizi de vursunlar sokak ortasında p.. kuruları” diye hücum ediyorlar. Facebook’ta “Benim köpeğim canavar değildi. Seni seviyoruz Pascha” diye yazan Jenny Milas da azardan payını alıyor. “Zaptedemeyeceğin köpeği ne diye besliyorsun?” şeklinde. Ama köpeğin sahibini koruma dürtüsüyle hareket ettiğini ve esas canavarın, fazla Amerikan filmi seyreden ve ceza kesmekten başka işe yaramayan Alman polisi olduğunu öne sürenler de var. Biri de Pascha’yı Berlin’den tanıdığını, orada da vukuatları olduğunu yazıyor.

        Kim haklı, tartışılır. Jenny Milas’ın suçlu olup olmadığına Alman savcılar karar verecek. Ama polis kordonu altında paniğe kapılan o köpeğin bir suçlu olmadığı kesin.

        Aynı günlerde İzmir Torbalı’da da benzer bir olay yaşanıyor. Polis, uyuşturucu satıcısı İsmail G.’nin evine baskın yapıyor. Şahıs, Pitbull’unu polislerin üzerine salıyor ve polisin kolunu kapan o köpeğin sonu da 8 kurşunla ölüm oluyor. Zanlı İsmail G., İzmir Bağımlılıkla Mücadele Derneği’nin eski başkanının oğlu çıkıyor. Evinde 2 Pitbull daha bulunuyor. Suça alet edilmek üzere sahiplenildiği çok belli o köpekler de belediyenin veteriner müdürlüğüne teslim ediliyor.

        BASKIN KÖPEKLERİ

        Çok uzağa değil, İzmir’in yanı başındaki Manisa’ya geçiyoruz. Büyükşehir Belediyesi’nin Hayvan Bakım ve Tedavi Merkezi. Ajans haberinde “Çeşitli suçlara karışmış Pitbull cinsi köpeklere müzik terapisi uygulanıyor. Pitbull’lar Mozart’la sakinleşiyor” diye yazıyor. Sağlık hizmetleri yetkilisi Talip Akbaş’ın anlattığına göre kahvehane baskınları ve çeşitli saldırılarda kullanılmış tam 54 Pitbull’u günde 3-4 saat müzik dinleterek rehabilite etmeye çalışıyorlar. Kimi Pitbull sahibi de bakamadığı için merkeze bırakmış köpeğini. Direkt sokağa terk edenler de var ya, neyse.

        Merkezde görevli veteriner hekim Mehmet Bayram da Pitbull’ların yanlış ellere geçtiği zaman tehlikeli olabildiğini söylüyor: “Pitbull’ları çocuk gibi eğitmemiz gerekir. Çocuğunuzu iyi eğitirseniz, gelecekte topluma ve insanlara karşı iyi olur. Hepsi bebek gibidir.” Vahşileştirilip suça alet edilen Pitbull’ları önce kısırlaştırmayla sakinleştirip, çoğunlukla Mozart dinleterek insana alıştırdıklarını anlatıyor.

        Evet, bebek gibi Pitbull’lar. Suçlu olmak bir yana, şiddet mağduru o köpekler. Pitbull, bull terrier ya da stratfordshire terrier; hiçbiri saldırgan gelmiyor dünyaya. Kırbaçla, açlıkla canavara çevriliyor, dövüştürülüyor ve şiddet mağduru oluyorlar. Zamanında bir bakan, “Bu saldırgan köpekler insanı parçalar. Mafya, bu köpeklerle insanlardan para sızdırıyor” demişti de, “Sanki köpekler kendi iradeleriyle mafya işbirlikçisi oluyor. Hırsızın hiç kabahati yok” diye yazmıştım. Şimdi de diyorum ki; Pitbull’dan canavar çıkaranları Mozart dinleterek adam etmekte fayda var. Zulüm saymazlarsa tabii.

        BIRAKACAKSANIZ ALMAYIN

        Yaz geldi, okullar kapanıp seçim de halledildikten sonraaileler sayfiye evlerine akın edecek. Hayvan satışının bir türlü yasaklanamadığı petshop’lardan birer köpek edinerek belkide. Yaz sonu terk edecekseniz almayın lütfen. Bakın AyvalıkBelediyesi bu panoyu dikmiş. Çok dokunaklı değil mi?

        Diğer Yazılar