Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Sorunun cevabı “tartışma konusu” diye düşünseniz de bana göre cevap kesinlikle “asla bitmiyor!”

        Ya da benim çevremdeki erkeklerin ergenlik dönemleri sanki sonsuz.

        Ergenlik, çocukluk ve yetişkinlik arasındaki geçiş dönemi olarak tanımlanmakta. Ne zaman başlayıp ne zaman bittiği ise işin uzmanlarına göre bir çok kez birbirinden oldukça farklı sınırlar göstermekte. Çocukluk ve yetişkinlik arasında ki dönemde bir de gençlik var. Ergenlik ve gençlik aslında birbirlerinden oldukça farklı kavramlar. Aristo ergenliği bedenin cinsellikle ilgili dönüşümünün başladığı zaman olarak tanımlasa da yaşamı çocukluk, gençlik ve yaşlılık olarak evrelere ayırmış.

        Günümüze gelirsek; kim genç kim yaşlı anlamak mümkün mü? Estetik Klinikleri’nde kadınlardan çok erkeklerin beklediklerini görmeye başladığımdan beri bu sorunun cevabı ben de yok. Anlayacağınız Aristo’nun mantığı artık çağların gerisinde kalmakta.

        Aristo’nun ergenlik için “bedenin cinsellikle ilgili dönüşümünün başladığı zaman“ tanımı ise bana kalırsa tamamen çağ dışı. Sizlere şu soruyu sormak isterim; erkeklerin cinsellikle ilgili dönüşümleri, söylemleri, istekleri bitmek biliyor mu? Bana göre hayır...!

        SEVDİKLERİN ÖLÜMLÜDÜR

        Bence her şey cinsel dürtüleri ile başlıyor, cinsel dürtüleri ile sona eriyor.

        Freud’a göre birey olma ya da büyüme üç şeyin kabulünde yatmaktaymış.

        Yeryüzünde kuşak farkı vardır; ebeveynlerinle yatamazsın. Yeryüzünde cinsiyet farkı vardır; hem kadın hem erkek olamazsın. Yeryüzünde ölüm vardır; sen ve sevdiklerin ölümlüdür.

        Bütün bu kavramları kabullendiğiniz zaman ergenliği terk edermişsiniz.

        Şimdi sorum şu; yaşadığımız yüzyılda yukarıda Freud’un saydığı üç basit kavramı terk etmiş bir toplum muyuz?

        Ebeveynlerinle yatamazsın; ülkemizde hala ensest haberlerini almaya devam ediyor muyuz?

        Hem kadın hem erkek olamazsın; cinsiyet değiştirme ameliyatlarını, ya da farklı cinsel eğilimler yüzünden yaşanan cinayetleri, hayatın içindeki kaosları düşünsenize...

        Sen ve sevdiklerin ölümlüdür; hangimiz yarın ölecekmişiz gibi yaşamaktayız? Şimdi gelelim sonuca. Aristo mu haklı yoksa Freud mu? Teknoloji ve Tıp geliştikçe ne Aristo ne de Freud kalacak. İnsanlık iyice rayından çıkacak. Erkekler ise bebek doğup, ergen olarak yaşayacak, genç olarak da ölecekler. Erkeklerin doğası değişmedikçe ne kadın ölümleri, ne çocuk gelinler, ne kadın katliamları ne de tecavüzleri bitmeyecektir.

        Diğer Yazılar