Demokrasi ve kara para ile mücadele vurgusu
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan arasındaki “vizyon” atışması bir anda dikkatleri Kılıçdaroğlu’nun vizyon belgesini açıklayacağı 3 Aralık tarihine çevirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM grup toplantısında siyasi retorik ve söylemde kalite çağrısı yapmış Kılıçdaroğlu için, “Bu zatın, ilk kez vizyon açıklamasını duymaktan memnuniyet duyduk. Bizim asıl tartılmak istediğimiz kantar işte burasıdır. Muhalefetle polemik siyasetinde değil, eser ve hizmet siyasetinde yarışmak istiyoruz” demişti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yanıt veren Kılıçdaroğlu ise, “Erdoğan'ın da endişesi olmasın. Erdoğan'ın ufku nasıl açılırmış ben vizyon konuşmasında ona göstereceğim” ifadelerini kullanmıştı.
Benim işim polemiklerle uğraşmak değil. Sizlere doğrudan, kaynağından 3 Aralık toplantısı ve vizyon belgesine ilişkin bazı bilgiler aktarayım…
Kılıçdaroğlu bu toplantıdaki sunumunu iki başlıkta yapacak. İlki Türkiye’nin yönetimine talip bir cumhurbaşkanı adayı olarak, (bu ifadeyi özellikle kullandım), siyasi perspektifini ve projelerini ortaya koyacak. Bu perspektifinin temel dayanağı, ağırlıklı olarak CHP’nin İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi olacak. İkincisi ise ekonomik açılımlar; para kaynağı, insan kaynağı ve ekonomi yönetimine ilişkin perspektif olacak. Kılıçdaroğlu, İngiltere ve ABD ziyaretiyle ilgili eleştirilere bu bölümde yanıt verecek. Kılıçdaroğlu, ‘temiz para’ söylemine dayanak oluşturacak örnekler verecek.
PARANIN KAYNAĞI
Kılıçdaroğlu; bilim, teknoloji, ekonomi ve finans çevreleriyle görüşmelerinden aldığı izlenimi aktarırken aynı zamanda vaatlerini de sıralayacak. Yüksek teknolojiye dayalı bir kalkınma modeli önerirken; yatırım, üretim, istihdam, ihracat, tarım, savunma sanayi projelerini açıklayacak. Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin, Dördüncü Sanayi Devrimi’ni kaçırmaması için yapılacakları anlatacak. İngiltere’de sermaye büyüklüğü 43 milyar dolara ulaşan fon yöneticileri ile irili ufaklı birçok yatırımcı ile görüşen Kılıçdaroğlu, Türkiye’ye yatırım çağrısı yaptığını ve bu yatırımcıların belirli şartlarla yatırıma sıcak baktığını vurgulayacak.
Bir örnekle ilerlemek gerekirse; görüştüğü yatırımcılar Kılıçdaroğlu’na, “Türkiye’de demokratikleşme konusunda siz ne yapacaksınız? Ekonomik programınız nedir? Türkiye ile ilgili hedefleriniz nedir?” gibi sorular yöneltmiş. Görüşmelerinde Kılıçdaroğlu’na, “Ya Erdoğan gitmezse, bırakmazsa?..” gibi sorular da sorulmuş. Bu sorular karşısında Kılıçdaroğlu, İstanbul seçimini hatırlatarak, “Türkiye’de demokrasi var ve halkın iradesi sandığa yansıyor. İstanbul seçimini türlü bahanelerle iptal ettiler ancak tekrarlanan seçimde halkımız 1 milyona yakın farkla adayımızı belediye başkanı seçti” değerlendirmesini yapmış.
KARA PARA İLE MÜCADELE
Bilim, sanayi, teknoloji, inovasyon, kültür, sanat, tarım, turizm başlıklarında projeler ortaya koyacak Kılıçdaroğlu’nun vizyon belgesindeki başlıklardan biri de Yolsuzlukla, Kara Para ve Suç Örgütleriyle Mücadele olacak. Kılıçdaroğlu, bu nedenle temiz para vurgusu yapmış. Kılıçdaroğlu, iktidar olmaları durumunda, mafyatik gruplarla ve örgütlerle mücadeleye önem vereceklerinin altını çizecek.
Yatırımcılar, görüşmelerinde Kılıçdaroğlu’na ekonomik adımlarının ve yaklaşımlarının neler olacağını da sormuş. Merkez Bankası Başkanı atamalarında, ekonomi yönetiminde liyakati ve şeffaflığı esas alacaklarını anlatan Kılıçdaroğlu, sağlıklı işleyen, şeffaf, hesap veren, öngörülebilir bir piyasa sistemi getireceklerini söylemiş. Vizyon belgesinde, parlamento çatısı altında kurulacak ve başkanı ana muhalefet partisi liderinin olacağı bir Kesin Hesap Komisyonu yer alacak.
DEMOKRASİ VURGUSU
Vizyon belgesinin siyasi açılımlar başlığı altında, “ülkeye demokrasi getireceğiz” vurgusu yer alacak. Kılıçdaroğlu bunu muhataplarına da söylemiş. Türkiye’nin kronik meselelerine bakış açısı ve somut çözüm önerilerine yer verilecek vizyon belgesinde; hukukun üstünlüğü, yargı reformu, özgürlüklere ilişkin adımlar, siyasi reformlar yer alacak. Bu noktada AK Parti’nin Türkiye Yüzyılı vizyon belgesiyle benzerlikler görebileceğiz. Bunlar dışında sivil-asker ilişkileri, sığınmacılar, göç konusunda izlenecek politikalar yer alıyor. Avrupalılar bu sığınmacı/göçmen politikalarını da merak ediyor.
Siyasette polemikler yerine vizyoner tartışma dönemine girilmesi herkesin beklentisi…
