Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Bir anne babadan dünyaya gelip evlat olma vazifesiyle başlıyoruz yaşamaya… Sonra birilerinin ailesi birilerinin arkadaşı, komşusu, öğrencisi ya da seveni olmak gibi sıfatlar ediniyoruz. Deneyerek, yanılarak, kazanarak tecrübelendikçe büyüyoruz. Cinsiyetimizin getirilerini öğrendikçe de kadın, erkek olup gerekliliklerini yerine getiriyoruz.

        Bu topraklarda erkek olmanın adımlarından biridir asker olmak…

        Vakti yaklaşan genç erkeği bir telaş alır, kimi hazır olmadığını düşünüp biraz daha zaman kazanmanın yollarını arar kimi ise bir cesaret, günü geldiği gibi adımını atar.

        Zordur ana baba ocağından ayrılmak, alışkanlıklarından vazgeçmek, bilinmez bir yere gitmek ve taşıyabileceğinden emin olmadığın sorumluluklar üstlenmek.

        Korkutur ve bu süreç dahi insanı büyütür…

        Ayağına postalı, üzerine yeşili geçirdiğin gün askerliğin bilincini de anlamaya başlarsın. Yüzlerce kişi bir arada hareket etmenin, eşit olmanın ve sorumluluk almanın hakkını verirsin. Yaşamının sana getirdiği şartlara inat herkesle aynı olmanın yani bir olmanın ne demek olduğunu anlarsın. Geride bıraktığın her şeyin, ailenin, evinin, insanlarının hatta dolabında duran ayakkabının bile değerini anlar daha ordayken kıymetini bilirsin. Özlemi, sabretmeyi ve şükretmeyi bilirsin…

        İnsani duyguların böylesi körüklenmişken sahip olduklarının devamlılığı, geride bıraktıklarının güvenliği ve milletinin bütünlüğü için orada olduğunu anlarsın. İşte o zaman ne korku kalır geriye ne de başka bir şey. Zamanında bu ülke için senin için savaşmış şehit düşmüş kardeşlerini hisseder ve bugününü onlara borç bilirsin.

        Bundandır İstiklal Marşını okurken Mehmetçiğin gözlerinin yaşarması…

        Neredeyse gözlerini karartıp görevine aşkla sarılan her askerin tek endişesi anne babası ve varsa eşiyle evladından yanadır. Kendi zaten bu yolda kararlıdır ama aklında hep onlar yer alır…

        Vatan sağ olsun derken bir yandan da “ya anam babam” der sonra susar…

        Milleti ve ülkesi için asker olmuş bir erkek şehit düşmekten değil ama geride kalanlara, evlat, eş, baba olmanın bırakacağı yokluk acısından korkar…

        Aynı korkuyu paylaşan Mehmetçik aileleri de asker olmanın bilincini derinden kavrar.

        Son zamanlardaki şehit haberleri canımızı çok yakmakta, tabi bizim acımız nedir ki asıl ateşin düştüğü yerin yanında. Ne yazık ki her seferinde kaybettiğimiz şehitlerimiz için Allahtan rahmet ve kalanlara sabır dilemek bile yetersiz hissettiriyor.

        Artık Vatan sağ olsun derken bir yandan da Mehmetçiklerimiz sağ olsun diyebilmeyi istiyoruz.

        Tüm bu acıların dinmesi ve şehit haberlerinin bitmesi ümidiyle.

        ******

        Siz de hayata, duyguya, insana dair fark edişlerinizi ve biriktirdiklerinizi benimle paylaşın…

        Ben de kendi hislerimden kalemime döküldüğü kadarıyla sizlere dokunabileyim

        byucel@haberturk.com

        Diğer Yazılar