Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        ABD Başkanı Donald Trump’ın görevi resmen devraldığı 20 Ocak tarihinden sadece 10 gün geçti ama attığı imzalar ve aldığı kararlar ortalığı birbirine katıyor.

        Trump’ın seçim vaatleri gerçekleşiyor...

        Kısa süre önce Meksika sınırına duvar örmek, Asya ülkeleri ve AB ile yapılması beklenen serbest ticaret anlaşmalarını iptal etmek gibi çarpıcı kararlar alan Trump boş durmuyor. Seçim vaatleri arasında yer alan “Müslümanlara sınırları kapatacağım” mealindeki açıklamalarını haklı çıkaracak yeni bir karara imza atan Trump, toplam 200 milyona yakın nüfusa sahip 7 Müslüman ülkenin vatandaşlarına “90 gün boyunca ABD vizesi verilmemesi ve sınıra gelenlerin de geri gönderilmesi”ni emreden bir kanun çıkarttı, malum. Kuruluşu itibarıyla “göçmenler yurdu” olarak tabir edilen ABD, Trump’ın başkanlığı döneminde uluslararası arenada büyük oranda “skandal” kabul edilen bir karara imza atmış oldu.

        KARAR KAOS GETİRDİ

        Bu kararın alınması sırasında da ABD basınındaki haberlere göre son dakikaya kadar Savunma Bakanı Jim Mattis’in detaylı bilgisi olmamış. Ayrıca ABD’deki göçmen, gümrükler ve güvenlik konularından sorumlu “Homeland Security Department”ın da son dakikaya kadar yeterince bilgisi olmamış ki cumartesi sabahından itibaren ABD havaalanlarında büyük bir kaos gözlemlendi. Kararın uygulaması kısmında da ABD’de alışık olunmayan gelişmeler yaşandı. ABD’de geçici olarak adalet bakanlığı görevini sürdüren ve Başkan’ın imzaladığı vize kararını uygulamaya sokmayan Başsavcı Sally Yates de Trump tarafından “Başkan’ın aldığı kararları uygulamamak” sebebiyle görevden alındı.

        Anlaşılan o ki Trump dönemi herkes için son derece zorlu geçecek. Başkan olmadan önce “Nasıl olsa seçilemez” diye dudak bükülerek dinlenen Trump’ın vaatleri, yavaştan hayatımıza girdikçe hop oturup hop kalkacağız.

        SIRA ALMANYA’YA GELDİ...

        Hatırlanacağı üzere Trump yönetimi, şimdiye kadar Çin’i, Meksika’yı hedef alarak ticaret savaşları ve kur manipülasyonu üzerinden çok ciddi eleştiriler getirdi. Çin’i “vergi koymak”la tehdit ederken, ihracatının yüzde 80’ini ABD’ye yapan Meksika’yı “sınıra duvar örerek” hizaya sokmak istiyor. Şimdi ise sıra Almanya’ya geldi. Trump yönetiminde Başkan’ın ticaret danışmanı olarak göreve başlayan Peter Navarro, “Almanya çok düşük değerde işlem gören Euro’yu kullanarak hem ABD’yi hem de AB’deki komşularını ticari olarak sömürüyor” dedi. Bununla yetinmeyen Navarro, ABD’nin AB ile yapılan Serbest Ticaret Anlaşması’nı (TTIP) yırtıp atmasında müsebbibin Almanya olduğunu söyledi.

        Aslında aşağıdaki tablo Trump’ın yol haritasını daha net açıklıyor.

        2015’in ilk 11 ayında ABD dış ticaret açığında ilk 4 ülke şu şekilde sıralanıyor.

        Çin 320 milyar $, Japonya 62 milyar $, Almanya 60 milyar $ ve Meksika 58 milyar $.

        Bu tablodan Çin, Almanya ve Meksika Trump yönetiminin hışmına uğradı. Japonya ise sıra kendilerine gelmeden “Her türlü ikili ticaret anlaşmasına varız” diyerek Trump’tan kendilerine dönecek oklara karşı kendince önlem aldı.

        Trump’ın ilk 100 gününü bekliyorduk. Daha 10 günü dolmadan ortalık birbirine girdi. İşin kötüsü, olay “Trump’ın politikaları dünya ekonomisini nasıl etkiler?” sorunsalından “Umarım bu işin sonu iyi olur” temennisine çok hızlı geldi.

        Diğer Yazılar