TÜRK ÇOCUĞU HİÇ DOYMAZ
BİZİM buralarda annelik çocuğu yedirip içirmekle, ayağına terlik, sırtına terleme bezi koymakla yakından ilgili… “Çocuk yedikçe annesi doyar” diye bir atasözümüz bile var… Eski zamanlarda, paketli gıdaların yaygın, süpermarketlerin her köşe başında olmadığı, ancak bahçende yetişen ya da fırınında pişen şeyleri yiyebildiğin günlerden kalma bir düstur bu… Gıdanın az ya da kısıtlı olduğu zamandan. Şimdi çocuklarımızı bekleyen tehlike açlık değil; tam tersi, aşırı yeme… Hem de aslında gıda olmayan ama kolayca satın alınan, marketlerde, janjanlı paketlerle, tam da çocukların boyunun erişebileceği yerlere konulan kalori bakımından yüksek, besleyicilik bakımından fakir şeyleri aşırı yeme…
Yürüdüğümüz yollar, tırmandığımız ağaçlar, sırtta taşıdığımız su kovaları azaldıkça (ve hatta hiç kalmadıkça), dizilerimiz, video oyunları, çeşit çeşit ekranların etkisi de arttıkça ve biraz önce saydığım çöp gıdaları da yedikçe olduk mu sana obez… Türkiye’de her 4 çocuktan biri aşırı kilolu… Uzmanlar bu sayının 20 yıl içinde her 3 çocuktan biri oranına yükseleceğini söylüyorlar. Bu konu üzerine kafa yoran Türk Pediatri Derneği, ölümcül hastalıklara zemin hazırlayan obeziteyi henüz oluşmadan önlemek adına bir çalışma başlattı. Yaptıkları araştırmalarda Türk ailesinde öğünlerin masa başında, sağlıklı yendiği; lakin çocuklara verilen atıştırmalıkların sağlık kriterlerine (hem miktar hem de nitelik bakımından) uymadığı saptanmış. Mesela bir gofret ve yanında bir miktar süt olarak verilen ara öğün, okul öncesi çocuğun yemesi gerekenden 2 kat fazla kalori içeriyor. Bunlar hareketsizlikle birleştikçe çocuklar aşırı kilolu oluyor, aşırı kilo da diyabetten dolaşım hastalıklarına kadar birçok sağlık sorununu tetikliyor.
Sağlıklı atıştırmalık bilincini yaymak ve bu konuda rehber olmak üzere saglikliatistir.com web sitesini hayata geçirdiler. Sitede ‘boş kalori’ diye adlandırılan zararlı, paketli gıdalar yerine çocuklara hangi alternatiflerin hangi miktar ve sıklıkta sunulabileceğine dair bilgi var. Türk Pediatri Kurumu yetkilileri amaçlarının çocuklara abur cuburu yasaklamak yerine damak tatlarını eğitmek ve sağlıklı beslenme bilincini vermek olduğunu belirtiyorlar. Türk Pediatri Derneği’ni takipte kalın…
Anneler ve kuzuları tatilde
GÜNEŞ güzel yüzünü biraz gösterince hemen yaz planlarına başlıyorum. “Nerelere gitsem, neler yapsam?” diye bakınırken ‘Analıkuzulu’ diye bir siteyle karşılaştım. Kurucularından Burcu Çelebi Öziş’e sordum “Nedir?” diye. “Şöyle bir tatil olsa da kuzularımızı alıp gitsek diyen 3 arkadaşız. Sevdiğimiz mekânlarda, sevdiğimiz şeyleri kuzularımızla ve diğer annelerle birlikte yapmak, yemek-içmek, huzurlu, keyifli vakit geçirmek için ‘Biz ne isteriz?’ sorusundan yola çıkıp Analıkuzulu’ya vardık” dedi.
Analıkuzulu, 3-5 ve 6-10 yaş grubu çocuklar için düzenlenen tatilleri içeren 6 günlük oyun kampları. İlk 3 günü Hızır Kamp’ta, son 3 günü ise Altın Kamp’ta. ‘Etkinlik baskısı’ olmadan annelerle kuzularının doğanın koynunda birlikte keyifli vakit geçirebilecekleri, kuzuların doğayla ve birbirleriyle gönüllerinden geldiği gibi iletişim kurabilecekleri, annelerin de ister kendi başlarına ister diğer annelerle beraber zaman geçirebilecekleri fırsatları yaratacak bir program. 2 eğitmenin biri psikolog, biri dansçı. İkisi de anne ve ikisi de uzun zamandır çocuklarla ‘oyun oynuyor’. www.analikuzulu.com
