Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Uzay’ı doğurduğumda fantastik bir dünyanın kapıları açıldı benim için. Dünya tarihinde milyarlarca insanın daha önce deneyimlediği bu kapıdan girişim ebeveynliğe ilk defa adım atan her insanınki gibi çok özeldi. O zamana kadar farkında olmadığım birçok kavram, olay ve durumla yüzleşmem gerekti.

        Daha önce dikkatimi vermediğim konuların hepsinin altı sarı fosforlu kalemlerle çizilmişti. Dünyanın hali, gıdanın güvenilirliği, şehirde yaşamak, eğitim sistemi, bu ülkede çocuklu aile olmanın zorlukları... Hepsi bir bir önümde dizildiler. Ben artık anneydim; o zamana kadar farkında olmadığım şey insan doğasına bir hayli yabancı bir atmosferde yaşadığım ve yeni bir insanı da bu atmosferde büyütecek olduğumdu... Çocuk sahibi olmak beni, doğadan ne kadar uzak yaşadığım bilgisiyle yüzleştirmişti.

        DİKKATE DEĞER BİR FİLM: ‘KAPTAN FANTASTİK’

        Geçen gün izlediğim bir film, “Bu çocukları ormanda büyütsek nasıl olurdu?” sorusuna kendine özgü cevaplar veriyordu. İsmi ‘Kaptan Fantastik’. 6 çocuğunu ormanda büyüten, okula göndermeyen, onları hem yaşadıkları ortamın hem de elinin uzanabileceği tüm kaynakların bilgileriyle büyüten bir adamın hikâyesi. Çocuklar kaya tırmanışı yapıyor, bir geyiği avlayıp derisini yüzebiliyor, Maoist felsefeden alıntılar yapabiliyor, okula gitmemelerine rağmen 6 dil konuşabiliyor... Bir gün bu aile, annelerinin cenazesi dolayısıyla, ormandan çıkıp hayata karışmak zorunda kalıyor. Dış dünyayla olan bu mecburi temas ve dış seslerin aşırı eleştiri dolu tepkileri yüzünden baba, o zamana kadarki yaşam ve ebeveynlik tarzını sorguluyor... Şehirde yaşamanın zorluklarını her gün hisseden, okulsuz büyümeyle ilgili kitaplar okuyup hayran olup yine de eğitim sisteminin içinde yer alan, çocuğunun tablete bakmak yerine ağaca çıkmasını arzulayan bir anne oldum. Bu istekleri yaşam tarzımla desteklemem mümkün olmadı. Şehrin içinde olabildiğince doğal yaşayabildim ancak. Ebeveynlikle ilgili ütopyamın bir filmde gözle görülür hale gelmesi çok keyifliydi.

        Her ütopyada olduğu gibi bu hikâyenin sonunda çöküş ya da orta yolu bulma var. Yine de, bir çocuğa ölüm nasıl anlatılır (ve hatta kutlanır), cinsellik nasıl anlatılır (olduğu gibi, yorum katmadan), ne yaparsan doğru ebeveyn olmuş olursun (hiçbir şey) sorularına şahane cevaplar veriyor. “Doğanın içinde çocuk yetiştirsek nasıl olurdu?” diye düşünmüş herkes için dikkate değer bir film. Filmin senaristi ve yönetmeni Matt Ross.

        ‘Lunapark Gezegeni’

        ZORLU Çocuk Tiyatrosu ‘Lunapark Gezegeni’ oyunuyla çocukların karşısına çıkıyor. Zorlu Holding’in ‘Hayallerine Hayat Ver’ kampanyasının devamı kapsamında 4. sınıf öğrencisi Çağrı Berat’ın hayal dünyasıyla zenginleştirilen ‘Lunapark Gezegeni’, çocuklara hayal kurmanın ne kadar da önemli olduğunu anlatıyor. Serdar Saatman’ın yazdığı ve Gaye Cankaya’nın yönettiği, müzikal bir atmosferde sahnelenen oyun; 4 yaş ve üzeri çocukları sanatın eşsiz güzellikleriyle buluştururken, öğretici birçok mesajı da içinde barındırıyor. Detaylı bilgi: www.zorlucocuktiyatrosu.com

        ‘Öteki Beriki İlerisi Gerisi’

        İBB Şehir Tiyatroları Çocuk Eğitim Birimi’nin 2016 mezuniyet oyunu olan ‘Öteki Beriki İlerisi Gerisi’, bu ay itibarıyla Üsküdar Kerem Yılmazer Sahnesi’nde seyircisiyle buluşuyor. Oyun, çocukların gözünden yetişkinlere sesleniyor. ‘Neresine sığacağım ben bu dünyanın’, ‘Hayat bazen bizi kendiliğinden öteki yapar’, ‘Dönüşebiliriz ama değiştirilemeyiz’, ‘Ma-Me-Mi-Mu’, ‘Diğerine bakmak’, ‘Sıra dışı düşünceler; Gölge’, ‘Güneşin çocukları’ ve ‘Kapılar’ isimli 8 epizod, 36 çocuğun sahne üzerinden, “Farklılıklarımızla yaşamayı öğrenebilir miyiz?” sorusuna aradıkları cevapları ve önermeleri seyre açan bir fark ediş hikâyesi.

        YENi KİTAP

        Fast-food dünyasında sağlıklı bireyler yetiştirmek…

        ÇOcuK doktoru Nimali Fernando ile beslenme terapisti, konuşma ve dil pataloğu Melanie Potock ‘Çocuğum Yemek Seçiyor’ kitabında, yemek konusunda ailenizin ufkunu nasıl genişleteceğinizi, yemek seçme tuzağından nasıl kaçınacağınızı, özel beslenme ihtiyaçlarını nasıl tespit edeceğinizi, yemek zamanlarını nasıl keyifli hale geri getireceğinizi anlatıyor. (Gün Yayıncılık)

        Otizmli çocuklar için seminer

        ‘İNSANA Güven’ projesinin uygulayıcısı Metin Hara, otizmli çocuklara ve ailelerine destek veren bir projeye imza atacak. Hara, otizmli çocuklar için ‘Aşk, Zihin ve Sufizm’ üçgeninde 29 Kasım’da Windowist Tower’da kişisel gelişim semineri verecek. Elde edilecek gelir kısa vadede açılması planlanan Aile Danışma ve Eğitim Merkezi’ne kaynak sağlamak amacıyla Otizm Güçlü Aile Derneği’ne (OGAD) aktarılacak.

        Diğer Yazılar