Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Cildimizi korumak için yaz aylarında güneşten korunmamız gerektiğini biliyoruz. Peki bunu yaparken bir yandan da ihtiyacımız olan D vitaminini almayı nasıl başaracağız?

        İnsan vücudu için önemli bir role sahip olan D vitamini, besinler kadar güneş ışınlarından da karşılanıyor. Cildimizi korumak için yaz aylarında güneşten korunmamız gerektiğini biliyoruz. Peki bunu yaparken bir yandan da ihtiyacımız olan D vitaminini almayı nasıl başaracağız? Doğru güneş kremi seçimi ve güneşten alınan D vitaminiyle ilgili merak ettiklerimi Koç Üniversitesi Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. A. Deniz Akkaya’yla konuştuk.

        CİLT KANSERİNDEN KORUNMA

        Yaşam boyu maruz kalınan toplam UV ışını miktarı ve özellikle çocukluk çağında geçirilen güneş yanıkları sayısı ile erişkin dönemde deri kanseri gelişimi riski direkt olarak ilişkili. Dr. Deniz Akkaya bronzlaşma hakkında şöyle söyledi: “Bronzlaşma, UV ışınları etkisiyle derideki çeşitli hücrelerin DNA’sının hasarlanması sonucu, daha fazla hasar oluşumunu engellemek için, bir savunma mekanizması olarak deride melaninin (deriye rengini veren pigment) artmasıyla gerçekle- şir. Artmış melanin miktarıyla daha koyu renkli hale gelen deriden, daha fazla UV ışınının emilmesi bir miktar engellenmiş olur. Ancak oluşan bu DNA hasarı, vücut tarafından hiçbir zaman tam olarak tamir edilemez ve deri kanserlerinin gelişimine öncülük eder. Çocukların derisi güneş ışığına karşı çok daha hassas olduğundan, özellikle 6 aylıktan küçük bebekler, kesinlikle direkt olarak güneşe maruz bırakılmamalı.”

        HANGİ GÜNEŞ KORUYUCU?

        Genel olarak güneşten koruyucu ürünler, kimyasal (organik) ve fiziksel (inorganik, mineral) koruyucular olarak ikiye ayrılabilir. Kimyasal koruyucular, deriden emilerek, emilen güneş ışınları ile reaksiyona girerek etki gösterir. Kimyasal koruyucuların bir kısmı UVB, bir kısmı da UVA’ya karşı koruyucudur. Titanyum dioksit ve çinko oksit fiziksel güneş filtreleridir. Bunlar deriden emilmezler, deri üzerinde kalın ve beyaz bir tabaka oluşturur ve güneş ışınlarının tümünü etrafa yansıtarak işlev görürler. Yani hem UVA hem de UVB’ye karşı geniş spektrumda koruma sağlarlar.

        Gözlere kaçması veya yutulması ciddi bir sorun oluşturmaz, diğer koruyuculara göre daha güvenlidirler. Çocuklar için en uygun koruyucular olarak kabul edilirler. 6 aylıktan küçük bebekler için güneş koruyucu kremlerin kullanımı önerilmemesine karşın, mecbur kalınan durumlarda kıyafetlerin örtmediği alanlara fiziksel güneş koruyucu kremler sürülebilir.

        6 aylıktan daha büyük bebekler ve çocuklar, fiziksel veya çocuklar için üretilmiş kimyasal güneş koruyucu kremlerle korunabilirler. Sprey formundaki ürünler, solunabilme riski nedeniyle, bebekler ve çocuklar için önerilmez.

        Güneş koruyucu ürünler kıyafetlerin örtmediği alanlara güneşe çıkmadan 15 dakika önce sürülmeli ve uygulama her 2 saatte bir tekrarlanmalıdır. Pratikte doğru miktarda ürün kullanılması için gereken miktar yüz için yarım çay kaşığı, vücut içinse 30 g kadardır. Ürünlerin üzerinde yazan ‘su geçirmez’, ‘tüm gün koruma’, ‘terlemeye dayanıklı’ gibi ifadeler çok ciddiye alınmamalı, uygulama yüzme, kurulanma ve terleme sonrası da tekrarlanmalıdır.

        D VİTAMİNİ İÇİN 10DAKİKA YETERLİ

        Vücudumuzda çok çeşitli ve önemli fonksiyonlara sahip bir hormon-vitamin olan D vitamininin sentezi, deriden UVB ışınlarının emilmesiyle gerçekleşmektedir. İskelet sistemi üzerindeki olumlu etkilerinin yanı sıra çeşitli hastalıkların gelişimi için koruyucu etkisinin olduğu bilinmektedir. Buna karşın D vitamini ihtiyacını karşılamakla ilgili güncel yaklaşım, güneş ile deriden elde etmek yerine, diyet veya günlük gıda takviyeleriyle sağlamak yönünde.

        Teorik olarak güneş koruyucu ürünlerin kullanımıyla deride D vitamini sentezinin engelleneceği düşünülse de, yapılan bilimsel çalışmalarla düzenli olarak güneşten koruyucu ürün kullanan bireylerde de yeterli miktarda D vitamini üretildiği gösterilmiştir.

        Sadece yüz ve kolların açıkta kaldığı giysilerle, haftada 3 kez, 10-15 dakika süreyle güneş altında kalmakla yeterli miktarda D vitamini sentezlenir. Bu sürelerin üstünde güneşe maruz kalmakla, daha fazla D vitamini sentezi gerçekleşmez. Ayrıca koyu renkli tene sahip veya bronzlaşmış kişilerde UVB deriden geçemediği için D vitamini sentezi yeteri kadar gerçekleşemez.

        Diğer Yazılar