Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Son yıllarda evinizin civarında azalan bakkallar ve artan güzellik merkezlerinin farkında mısınız? Aralarında kuvvetli bir ilişki olduğu inancındayım. Nitekim devir, pencereden uzatılan sepetin içine “yarım kilo dolgu, 250 gram da botoks malzemesi koyuver” demenin meşru olduğu bir devir.

        Periyodik aralıklarla yapılan ev eriştesi, tarhana, biber ve domates salçasının yerini daha sık aralıklarla yapılan estetik müdahalelerin aldığını bile söyleyebiliriz.

        Gıda benzetmesi yapmak durumundayım çünkü hava, su kadar elzem, gıda kadar şart görülüyor. Malum işlemlerin sıkça tekrarlanması ve her güzellik merkezinin seri üretim kaş, burun ve dudak yapması beraberinde başka bir tartışmayı getirdi; kadınlar gitgide daha çok birbirine benziyor.

        Yaradılışlarından bu yana türlü eleştirinin odağı olan kadınlar, şimdi de birbirine benziyor diye eleştiriliyor. Kalın, gür ve az kavisli kaşlar.

        Kalkık, küçük ve hokka bir burun. Dolgun, kıvrımlı bir dudak. Çekik gözler. Çizgisiz, kusursuz, lekesiz, pürüzsüz bir cilt. Ancak gelin görün ki yine yaranamıyorlar.

        Yıllar yılı kurulan Barbie hayali gerçek oldu bu sefer de, bütün kadınlar Mattel’in oyuncaklarını andırıyor diye eleştiriliyorlar. İnsanoğlu, büyük oranda, neyi arzu ettiğinden bihaber. Ancak bu kararsızlığı fırsata çevirmek de mümkün.

        Bana sorarsanız gün; kemerli burunluların, ince dudaklıların, tam olarak şekli nedir bilmiyorum ama farklı kaşlıların günü olabilir.

        AYVA GÖBEK GERİ DÖNSÜN

        Saç diplerinden sarı renk gözüken, siyah saçlı kadını ilk kez İsveç’te görmüştüm. Bir Türk için ne kadar ütopik bir örnek düşünsenize.

        Biz ki, büyükşehirlerde yaşayan kadınların büyük çoğunluğunun kömür siyahı saçlarını platin sarısına dönüştürdüğü bir ülkenin vatandaşlarıyız.

        Doğuştan sarışın bir insan saçını neden koyu renge boyatırki? Sebep; İsveç’te fark edilmek için ancak sarıdan başka bir renkte saça sahip olma gerekliliği.

        O yüzden demem o ki, madem genel şikayetler, gitgide benzeşen kadınlardan yana; iğneden korkan, kesilip biçilmekten ödü kopan, hemcinsleriyle aynılaşmak istemeyen kadınlar yükselişe geçsin. Nice; Barbra Streisand, Celine Dion, Sarah Jessica Parker efendime söyliyeyim Kanuni Sultan Süleyman burnu makbul sayılsın.

        Zayıf, formda ve kaslı vücutlardan genel bir sıkkınlık varsa, ayva göbekler geri dönsün. Her kulak birbirinin aynısıysa, kepçeler parmakla gösterilsin, ideal güzelliğin sembolü sayılsın.

        Hayır maksat; siz canınızı sıkmayın, her yere baktığınızda aynı kadınları görmeyin, içinize fenalık getirmeyin.

        Diğer Yazılar