Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Geçtiğimiz akşamki 59. Grammy Müzik Ödülleri Gecesi’ni izlediniz mi? İzlemediyseniz bile, gecenin detaylarına denk gelmişsinizdir. Mesela Adele’nin her zamanki gibi, ödüllerini nakliye kamyonuyla götürdüğüne şahit olmuşsunuzdur.

        Ya da şarkıcıların çoğunun sözleşmiş gibi, neredeyse üstsüz elbise seçtiklerini görmüşsünüzdür. Hiçbiri dikkatinizi çekmediyse, Beyonce’nin hamile hali, dikkatinizi çekmiştir. Kendisi ikiz bebeklere hamileymiş. Hoş bunu bir kaç hafta önce instagramdan yayınlamış ve 11 milyon beğeni almıştı. Canlısını görmek, Grammy’e kısmetmiş.

        ADINI TARİHE YAZDIRDI

        Gerek kırmızı halıda giydiği dar elbisesi, gerekse sahnedeki transparan kumaş ile (elbise demeye dilim varmadı) ikizleri, kol ve kafa detayına kadar görmüş bulunuyoruz. Buraya kadar değişik bir durum yok. Ancak bundan sonrasında var.

        Beyonce tüm kadınlar adına bir şey yaptı. Hem kendi adını, hem de tüm kadınların adını, tarihe altın harflerle yazdırdı.

        Çocuk candır, kandır, baldır ama eğri oturup doğru konuşalım tam zamanlı bir uğraştır. Ana yemeğin yanındaki garnitür tadında, çocuk yapıp, annenin koşuşturmalı hayatının yanında figüran rolü üstlensin diyemezsiniz. Bu haliyle adına ister, hayatı sekteye uğratmak deyin isterseniz de tatlandırmak, ancak kesin olan bir şey var ki; çocuk başlığı hayatı değiştirir. Bu yüzdendir ki, sinema ve müzik dünyasında onlarca çocuk uğruna rafa kaldırılmış kariyer ya da kariyer uğruna rafa kaldırılmış çocuk hikayesi mevcuttur. Sakız çiğneyerek yolda yürünür ama çocuk doğurarak sahnede varolunmaz.

        HİÇ DE FENA DURMADI

        Bir de, her işin bir yakışanı vardır. Hamile şarkıcı da çok da estetik değildir. Ya da değildi. En azından olmaması lazımdı. Ama Beyonce’ye, ben ve dünyanın geri kalanı şöyle bir baktık da; hiç fena durmadı. Üstelik hiç de, burnu şişmiş, ağzıyla gözü yer değiştirmiş, tombik ama sevimli hamile gibi durmuyordu. Bildiğiniz tanrıçaydı. Sanki tüm annelerin atasıydı. Heybetine bakıp benim bile içimden “anne anneciğim” demek geldi. Bence tüm sanat dünyasına hamileliğin engel ya da köstek değil, aksine erdem olduğunu gösterdi.

        Çocuk ve kariyerin aynı cümle içindeki kullanımına artık dilimiz alıştı. Teorik kısımda sorun yok ancak pratikte hakkını tam anlamıyla veren hala pek yok. Denk gelirseniz, internetten izleyin.

        Beyonce’nin performansında başka bir şey vardı. Sanki bildiğimiz ama unuttuğumuz ya da baktığımız ama görmediğimiz mucizevi bir şeyi bize hatırlattı. Kadının aslını, hasını anımsatıp, misyonunun bu olduğunu, ama bunu yaparken bir yandan üretmenin çok da büyütülecek bir şey olmadığını gösterdi. Belki bilerek ve isteyerek belki sadece tesadüfen Beyonce, tüm kadınlar adına, insanlık için büyük bir adım attı.

        Bu dakikadan sonra hem biyolojik olarak, hem de el emeğiyle üreten kadınların, çoğalacağı ve çoğalırken inanılmaz estetik duracağı inancındayım.

        Diğer Yazılar