Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Son zamanlarda İzmir’in kazanımlarını değil, ne yazık ki kayıplarını konuşmaya başladık.

        Oysa bu kent bir zamanlar birçok yeni oluşuma önderlik ederken, Türkiye’nin ilk güçbirliği modellerini yaratmıştı.

        Yaşayan az örnekten biri de Tesco Kipa’dır. Yaklaşık üç ay önce Tesco Kipa’nın Ceo’su yine değişti. Yeni Ceo Bill O’Neill, 40 yılı aynı kurumda geçmiş bir yönetici. Japonya, Hindistan gibi birçok Uzakdoğu ülkesinde Tesco’yu temsil etmiş.

        Bugüne kadar basından uzak duran Türkiye’deki diğer tepe yöneticilerden hayli farklı görünüyor. KİPA’yı doğru tanımak için gelir gelmez kendine birkaç isim seçerek görüşlerimizi aldı.

        O’Neill anlatmak yerine önce dinlemek istedi. Öyleyse ilk kuruluşundan söz etmeden olmaz.

        KİPA nasıl bir iddia ile oluştu anlatmaya biraz gerilerden başlamak lazım.

        ***

        Merhum Ahmet Piriştina, belediye başkanlığından önce, perakende sektöründe deneyimini Tansaş Genel Müdürlüğü sırasında edinmişti. Tansaş ‘ın hızla büyüdüğü yıllar başladı.

        İstifa ettiğinde, perakende sektöründe yola iddalı devam edeceğinden emindik.

        Yalnızca altı ay sonra, 100 İzmirli işadamını biraraya getirmesiyle başladı KİPA’nın hikayesi. Büyük riskti, ancak Tansaş’ta detaylar öğrenilmişti. Ürün gamının yüzde 20’si en ucuz ürünlerden oluşmalı, yerli üreticiye ağırlık verilmeli vs. taktikler işe yaradı, Kipa artık sektörün güçlü oyuncularından biriydi ama güçbirliği yapısı dinamik bir şirket için engel olmaya başladı. İngiliz Tesco’ya satıldı.

        Yabancılar uzun süre uyum sağlamakta zorlandı. Ekonomi ve tüketim alışkanlıkları Avrupa’dan, İngiltere’den farklıydı. Çok sayıda genel müdür değişti.

        Aralarında ABD’li fon Harris Associates’in de olduğu büyük hissedarların, Kipa’nın Türkiye’den çıkması yönünde baskı yaptığı iddaları arttı.

        Ekonomideki dalgalanmalar birçok yabancı yatırımcı gibi Tesco’yu da endişelendirdi.

        ***

        Tüm bunların ardından yeni CEO Bill O’Neill geldi. O’Neill şu anda satışa değil, mağazaların verimine odaklandıklarını söylüyor. Bu arada Beğendik Marketleriyle’le pazarlıkların sürdüğünü de doğruluyor.

        O Neill’in gelişinin iki anlamı olabilir; TESCO yeniden Türkiye pazarına sarılmak için en deneyimli ismi göndermeyi tercih etmiş olabilir.

        Ya da satış sürecine kadar kar/zarar dengesini koruyabilmektir amaç. Deneyimli CEO ısrarla önlerine bakacaklarını her mağazayı yeniden dizayn edeceklerini söylüyor. Yeni mağaza açılmayacak, müşteri sayısı ve kalite artışı hedeflenecek.

        ***

        O’Neill’in hedefleriyle örtüşen güzel bir proje de başlattılar. Mandıra Lezzetleri ile Türkiye’deki yöresel tatlar yüksek kalite ve ekonomik fiyata sunuluyor. Pek lezzetli Kars peyniri, Bergama Tulumu ve her çeşit peynir yerel üreticilerle işbirliği yaparak üretiliyor. Şüphesiz Kipa’lar ticari bir kuruluş ve yabancılar risk gördükleri anda iyi fiyat verene satar gider. Ancak her el değiştirme kurumların misyonunu da zayıflatır.

        İngilizler istedikleri kadar kar edemeseler de iyi idare ettiler. Ciddi istihdam sağladılar, 21 ilde 172 mağaza, 32 AVM’ye ulaştılar.

        Yabancı yatırımcıyı getirtinceye kadar çatlıyoruz ama ülkede artık zor tutuyoruz. Umarım O Neill’in tecrübeleri işe yarar ve Tesco Türkiye pazarından çıkmak yerine büyümeyi seçer.

        Diğer Yazılar