Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        İzmir Metro İşletmesi, hizmete açıldığı günden bu yana (14-15 yıldır) taktirle izlediğim, sunduğu toplu ulaşım hizmetini sıklıkla kullandığım bir yerel yönetim kurumudur. Zaman zaman Metro A.Ş. yöneticilerine yönelik takdirlerimi bu köşede sizlerle paylaştığım da olmuştur.

        Ancak Perşembe akşam üzeri yaşanın “ters çalışan yürüyen merdiven olayı” kabul edilebilir, yönetim açısından yenilir-yutulur cinsten değildir.

        Olayı şöyle bir gözümün önüne getiriyorum; üzeri insan yüklü merdiven, birden geriye doğru çalışmaya başlayıp, üzerindeki onlarca insanı birbiri üzerine yığıveriyor. Sonuç: 15 kişi hastanelik. Gerçekten asla yaşanmaması, yaşanmasına izin verilmemesi gereken bir durum.

        Gelişmeleri olay anından itibaren dikkatle izliyorum; ilk açıklama Metro Yönetimi’nden geliyor; “Olay ile ilgili teknik araştırmalar, savcılık, şirketimiz ve sorumlu bakım firması tarafından detaylı olarak yapılmaktadır.”

        Nu tuhaf değil mi? “Yeterli bakımı yapmadığı”, bu tür kabullenilmesi bile güç olayların yaşanmaması için her türlü teknik önlemi alması, aldırması gereken bakım firması uzmanlarının da “araştırmacılar” arasında...

        Makine Mühendisleri Odası’na taktir...

        Detaylı “kaza raporu ve açıklaması”nı beklerken, ilk bilgilendirici açıklama, toplumsal sorumluluk bilginciyle anında harekete geçen Makine Mühendisleri Odası’dan geliyor:

        Olay yerinde inceleme yapan ekiplerimizin ilk belirlemelerine göre yürüyen merdiveni hareket ettiren redüktördeki dişlinin parçalanması sonucunda arızanın meydana geldiği, bu tür yürüyen merdivenlerde bulunması gereken yardımcı bir fren sisteminin bulunmaması nedeniyle, merdivenin aşağıya doğru kontrolsüz bir şekilde kayarak yaralanmalara sebep olduğu anlaşılmaktadır.

        Bir işletme ve yönetim kadroları için bundan daha ağır bir durum olamaz diye düşünürken, hiç bir yöneticinin şu cümlenin altından kalkabileceğini düşünemiyorum bile:

        Hatalı imalat ya da malzeme yorulması nedeniyle kırılmış olan dişli önceden tespit edilemese bile, yıllık kontroller yapılmış olsaydı bu tür yürüyen merdivenlerde zorunlu olarak bulunması gereken yardımcı fren sisteminin olmadığı tespit edilerek kaza önlenebilirdi...

        Bir olumsuzluk yaşanmadığı sürece “başarılı”sınız, her türlü övgüyü, taktiri hak ettiğinizi düşünürsünüz, “önlenebilir bir olumsuzluk” tüm havanızı indirdiği gibi, iyi niyetli gayretlerinizi de bir anda sıfıra indirgeyebilir.

        Dalga dalga ders olmalı...

        İzmir Metrosu’nda yaşanan kaza aslında ucuz atlatılmıştır. Metro A.Ş. Açıklamasından yer alan “yaşlı bir yolcumuz” lafı kabul edilecek bir ifade olmasa da...

        Sonuç olarak son yaşanan olumsuzluğu, Metro A.Ş.’de bir “sigorta atması” olarak nitelendiriyor, bundan sonra benzerlerinin yaşanmaması için, “bakımcı firma elemanlarına da bakan uzman denetimi” sisteminin kurulması elzem hale gelmiştir. Devamında da Makine Mühendisleri Odası’ndan ciddi destek alınmasını...

        Yönetime de, yolculara da geçmiş olsun derken, bu tür “yürüyen merdiven” çalıştıran tüm firma yöneticilerinin ve teknik bakımcılarının ders çıkarmış olmasını da naçizane uyarılarım arasına şıkıştırıyorum.

        Diğer Yazılar