Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        1956 Selçuk doğumlu. İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi’den mezun. Yüksek lisansını ve doktorasını Dokuz Eylül Üniversitesi Maliye Ana Bilim Dalı’nda tamamladı. Aynı üniversiteye bağlı Meslek Yüksek Okulu’nda öğretim üyesi veya görevlisidir...”

        Bir buçuk yıl önce yapılan yerel seçimlerde AKP’den Selçuk Belediye Başkanlığı’na seçilen Dahi Zeynel Bakıcı’nın kısa biyografisi böyle. Belediye başkanlığını yaptığı Selçuk ise, alt - üst yapısıyla Türkiye’ye örnek gösterilecek ilçelerin başında geliyor. Bu haklı şöhrette, hangi partiden olursa olsun, Selçuk’un gelmiş geçmiş tüm belediye başkanlarının emeği olduğunu da elimizi vicdanımıza koyarak hatırlatalım.

        Ancak Başkan Bakıcı, vatandaş oyu ile koltuğuna oturtulduğu belediyeyi, olgun yaşına, uzmanlık dalına, eğitimine, bilgisine, kültürüne ve inandığı doğrular paralelinde yönetmekte zorlanıyor.

        Çünkü, Bakıcı’nın başkan seçildiği AK Parti’nin ilçe yönetimi kendisini rahat bırakmıyor. Bir önceki CHP’li Başkan Vefa Ülgür’den kalan kadroyu dağıtmasını, “kökünü kazıması”nı, yerlerine liyakatlı liyakatsız “kendilerinden olanlar”ın atanmasını istiyor.

        Şu ana kadar belediye kadrolarında kaç “yenileme” yapıldı, kaç “casus” temizlendi, kaç “kaytarıcı”nın, “bizden olmayan”ın işine son verildi bilmiyorum ama, AK Parti Selçuk İlçe Başkanı Sema Yeşilçimen ve bazı arkadaşları ısrarlı: “CHP’li başkan döneminden kalan Belediye Başkan Yardımcısı Atilla Aksoy ile Zabıta Müdürü Abdullah Taşkınçay’ı da atacaksın...”

        Gelişmekte olan ülke”yiz ama...

        Görülüyor ki; Türkiye’ye ağır bedeller ödeten, her iktidar değişiminde yetişmiş, dalında uzmanlaşmış nice vatan evladını adeta süpürge ile süpüren, yerlerini genellikle liyakattan yoksun “bizdenler”le dolduran çirkin siyaset, çirkin alışkanlık, çirkin anlayış Selçuk’ta da sahnelenmek isteniyor. Sade bir vatandaş olarak ağır şekilde canımı yakan bu tür ilkel siyasi kaprisler karşısında söylediğim bir sözü bir kez daha tekrarlamanın yeridir; Mühendisin, yetişmiş uzmanın, bilim insanının, gerçek sanatçının, sizdeni, bizdeni, komünisti, dincisi, imancısı, muhafazakarı, solcusu, sağcısı mı olur... Ama maalesef “her şeyi bilen siyasetçiler”in elinde güzelim ülkemiz “gelişmekte olan ülkeler” arasında sürünüp gidiyor. Demokrasi, insan hak ve özgürlükleri, adalet kavram ve uygulamaları, eğitim kalitesi gibi medeniyet ölçütlerinde de son sıraları Afrika’nın muz cumhuriyetleri ile paylaşıyor...

        Yeri gelmişken, günümüz siyasilerine nafile bir gönderme yapalım; Siz her şeyin en iyisini biliyorsunuz, her alanda uzmansınız veya uzmanlarınız var, pür vatanseversiniz, halkın refah ve mutluluğu için çırpınıyorsunuz da biz neden bir türlü dengemizi bulamıyoruz? Biz “gelişmekte olan ülke” miyiz, yoksa siyasi kadroları tarafından “gelişmesi engellenmiş ülke” miyiz?

        İlçe başkanı, belediyenin de mi başkanı?

        Konumuza dönelim; Selçuk Belediye Başkanı Zeynel Bakıcı “sıradanlaştırılmış siyasetçi, belediye başkanı olmamakta, kendi kararlarını kendisi vermekte, kendi çalışma arkadaşlarını kendisi belirlemekte kararlı bir duruş sergiliyor: “Belediyede kadro değişikliği hakkı bana aittir. Kadromdan memnunum, kolay kolay adam harcamam...”

        Seçimin üzerinden 1.5 yıl geçmiş olmasına rağmen eli ve gözü hala belediye yönetiminde olan AK Parti Selçuk İlçe Başkanı Yeşilçimen’e de ağır bir gönderme: “Belediye işlerine karışma, sen parti işleriyle meşgul ol..”

        Selçuk’ta yaşayan dostlarımdan bilirim ki; geride bıraktığımız yerel seçimlerde çok sayıda başka partiden insan, Dahi Zeynel Bakıcı’nın şahsına oy vermiştir.

        ...................

        Diren Başkan Bakıcı; 60-70 yıldır başımıza musallat, ayağımıza köstek, beynimize pranga olan çirkin siyasetten ancak senin gibi dirayetli, dirençli, prensipli, seçimi seçim döneminde bırakabilen insanlar sayesinde kurtulacağız...

        Diğer Yazılar