Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Menotti, 1978 Dünya kupası galibi Arjantin’in büyük teknik direktörü... Futboldaki seyirciler için, yakın geçmişte şöyle bir tanımı oldu: “Futbolu artık halk izlemiyor, bu oyunu seyredenler seyirci! Futbolu yöneten vahşi endüstri, taraftar ve seyirciyi ayırdı...”

        Aklıma, tabii ülkem geldi ve stat, seyirci profiline baktım... Artık, mis gibi kokan köfte ekmekçiler yok statlar dışında... Artık, lüks lokantalar ve döner ekmeği bilmem kaç liraya yediğimiz büfeler var stat içinde... Artık, kulüplerin mağazaları var, saat dahil, değişik bijuteri, parfüm, tabii formalar satılan mağazalar...

        Sanayide, haftalıkla geçinen baba, evinin mutfak parasına katkıda bulunan 16 yaşındaki Ali ve Veli, yutkunarak bakıyor bu mağaza ve lokantalara... Artık anne, baba ve çocuk el ele maça gitseler, oturdukları orta halli sitenin yakıt parasını düşünüyorlar... Bilet ücretleri maşallah... Artık, birer birer eksiliyor maça gitme gelenekleri... Daha çok “ARTIK” yazarım ama, 50 sayfa olur, Halil Özer, “ne yaptın baba” der haklı olarak... Onun için, seyirci var bizde artık... Taraftar da sesizce çekiliyor, yol parasını bile düşünerek... Çünkü belediye otobüsünü kaçırırsa tabanvay ile Beylikdüzü’ne gitmek zor!

        PDF HUKUKU

        4 maç ceza...

        3 maç ceza...

        4 ay hak mahrumiyeti...

        1 maç ceza...

        Sonra 8 maç ceza...

        15 ay hak mahrumiyeti...

        3 maç saha kapatma...

        Mesela, raporlar aynı gibi,

        Ama cezalar farklı

        Şiir gibi oldu ama,

        Bence kara mizah,

        Yıllardır aynı senaryo Yok mu bunun standartı?

        TANIMIYORUM...

        Ben, Chelsea’nin futbol şube sorumlusunu tanımıyorum... Ben, Arsenal başkanının 2 defa fotoğrafını gördüm, o kadar... Ben, Real Madrid başkanının ses tonunun, Ronaldo’nun sözleşme yenilediği ana kadar nasıl olduğunu bilmiyordum... İngiltere Futbol Federasyonu başkanı kaç kez BBC’ye çıktı, hatırlamıyorum... Ama Mourinho, Guardiola, Klopp konuşuyorlar maçlarından sonra... Futbolcular, kaleciler konuşuyorlar, maçtan önce ve sonra... Aynı biz değil, tabii... Vallahi, bazı yöneticiler, oyunculardan daha medyatik ve televizyon yıldızı bizde... Nereye kadar? Dünya standartlarını rica ediyorum, mümkünse...

        SOSYAL MEDYA VE FUTBOLCULAR

        Merak ettim, düşündüm... Ülkemizde, sosyal medyaya müthiş bir ilgi var.. Twitter’ı canlı, yaşayan bir varlık ve hatta arkadaşı zanneden hesaplar var... Cam fanusun içindeki hesaplar, yazdıklarıyla, dünyayı değiştirebileceklerine inanıyorlar...

        Ama dünya yine dönüyor ve işler tarihin varoluşundan bugüne nasıl gidecekse, öyle gidiyor.. Fakat sosyal medyada bundan etkilenen önemli bir kısım da, bence, futbolcular.. Kamplarda ve antrenman öncelerinde, artık hoş sohbet ve şakalar bile azaldı... Bunu, çok iyi biliyorum...

        Sosyal medya yoksa, bu kez oyun konsolları devreye giriyor.. Böyle bir yaşam tarzı, takımları bütün olmaktan çıkartır, fertleri iyice yalnızlaştırır... Küçücük bir dünyanız olur her zaman.. Bu konuyu şu örnekle bitireceğim... İspanya Milli Takımı’nda, kaptan Casillas, yönetimin isteği ile bütün takım arkadaşlarının cep telefonlarını önemli maçlardan önce toplamıştı... Çünkü, yöneticiler ölçmüşler, biçmişler ve kararlarını vermişlerdi... Konsantrasyon yok oluyordu, o yüzden...

        Diğer Yazılar