Yanlışlar tiyatrosu

Hangisini yazalım ki...

Önceki akşam oynanan Göztepe-Elazığspor maçında olanlar için..

Maçtan kurtulmaya çalışan, 90 dakikayı kafasında berabere bitirmiş hakem Abdülkadir Bitigen’i mi..

Yatarak, maçı uyutarak puan almaya gelmiş Elazığspor’u mu..

Sahada çabasız, amaçsız ve kazanması imkansız bir oyun oynayan Göztepe’yi mi..

Kenarda uyuyan, sonra da hakeme ‘horoz’lanıp tribüne yollanan Okan Buruk’u mu.

İlk iki maddeye alıştık İzmirliler olarak. Göztepe’nin de kötü oynamaya kredisi var, 1 puan bana göre Şam’da kayısı..

Ama Okan Buruk’un yaptıkları kolay affedilemez.

4-2-3-1 düzeninde sahaya çıkmışsın, bu korkak kurgu rakibinin elini güçlendirdi.

Niye tek forvet hocam... Kontra yakaladığında 6 oyuncun seyrediyor. Bir de kaleci 7. Topu Halil’e atacaklar, O da ortalayıp Jahovic’i görecek de gol atacaksın. Rakip aptal ya.. Bırakacak.

Segbefia, “Beni neden oynattın” dercesine bağırıyor sahada, 45 dakika katlanıyorsun.

Gökhan her topu eziyor, orta alanın yol geçen hanı olmuş, 57’de müdahale ediyorsun.

Gördün mü Doğa girince neler değişti..

Gördün mü Leroy’u alınca nasıl etkili oldu takımın.

Bekliyoruz Lokman’ı alır, Leo’yu stopere gönderir, Umut Nayir’le çift santrfora dönersin diye..

Sen sahanın en iyisini, bu takımın olmazsa olmazı Halil’i çıkarıp, yine güç kaybediyorsun.

Hocam Halil hariç, çıkardıklarınla başlaman lazımdı. Ya da tekleyenleri görüp, erken davranman.

İkisini de yapmadın, en büyük suç senin..

Bu takım doğru kurguyla uzak ara yapar.

Hakeme, rakibe sallama olur mu...

Bu durumlar Göztepe’nin yıllardır başının belası.

Ama sen doğruyu bulursan, diğer faktörler vız gelir, tırıs gider bu takıma...

Bu arada, Doğanlar Stadı’nın açılış maçıydı, önemliydi... Bu stad için de bir iki cümle etmeden olmaz..

Seyir zevki mükemmel bir stad olmuş.

Ama hakemin boşvermişliği, Elazığsporlu oyuncuların çimde yatma arzusundan toplam 60 dakika oynanan maçın, yüzde 20’sini de tribünlere verilen yanlış eğim nedeniyle seyredemedik.

Basın tribününden ayağa kalksan bile taç çizgisi, yedek kulübesi görünmüyor.

Skorbord’u da öyle bir yere koymuşlar ki, görmeyelim istemişler.

Sahanın zemini bahsedildiği gibi görünmedi. Halı gibi olur diye beklerken, parça parça dökülmeler bile vardı.

Basın tribününde elektriklerin olmaması, internetin randıman vermemesi gibi sorunların halledileceğini ümit ederek, yine de yapımında emeği olanlara teşekkür etmek lazım.

Acil müdahale dileğiyle...