Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Postacı izin gününde mahalleyi dolaşırmış. Ben de uzun süredir gitmediğim İzmirspor kulübünü izin günü ziyaret ettim.

        Kulüp binasının içinde spor salonu açıldı” demişler, ama çoook oldu bilgin olsun” diye eklemişlerdi. Yapmazlar öyle şey diye düşündüm. “Yok, yok.. Git gör” diye ısrar ettiler. Gerçekmiş...

        Binanın girişine koskocaman bir reklam tabelası asılmış. Merdivenlerden çıkarken eskiden İzmirspor’un tarihini yaşardın, duygulanırdın. Duvarlarda Metin Oktay dahil, eski futbolcuların resimleri ve posterler asılıydı. İnip çıkarken lacivert-beyaz formalı, koşmaktan yüzleri kıpkırmızı olmuş çocuklarla karşılaşırdın.

        ŞİMDİ İSE KAPKARANLIK

        İlk katta karşına para verip spor yapanların ağırlandığı bir ticarethane çıkıyor. Kulüp, küçücük bir koridora sıkışmış, kalmış. Zor bulursun yöneticileri. İkinci katta hemen hemen herkesi ağırlamış olan parke salon da boks ve fitness aletleri arasında kaybolup gitmiş. Lütfetmişler, akşam 20.00’ye kadar para verip spor yapanları parkeye bastırmıyorlarmış. Üç-beş kuruş için spor mabedine bomba koymuşlar.

        Soyunma odaları aynı, tuvaletler aynı. Binaya dışarıdan bir bakın, yıllardır aynı görüntü. Yıkık dökük, boyasız.

        Sadece vizyonunu değil, bütün değerlerini kaybetmiş İzmirspor... Asıl amacı sporu sevdirmek, gençlere spor yaptırmak, lacivert-beyaza aşık, kulübünü, milletini seven bir nesil yetiştirmek olan o mabet, para peşinde koşanlar tarafından kiraya verilmiş.

        YALNIZLIĞA MAHKUM

        Şimdi diyecekler ki; “Yaşamak için gelir getirici projeler bulmak zorundayız.”

        Harakiri yapılmış, ne yaşaması. Felsefesi bitmiş, ideali bitmiş. Amacından sapmış.

        Cumhuriyet’le yaşıt İzmirspor’u gömmüşsünüz farkında değilsiniz. Ben, profesyoneli, amatörü, süper amatöründe değilim.

        O binanın sporcularla, cıvıl cıvıl çocuklarla, velileriyle dolu olması için çaba sarf etmeniz gerekirken, yalnızlığa mahkum etmişsiniz kulübü.

        Biriniz gider güzelim yerini düğün salonlarına verir. Diğeriniz de spor salonuna.

        Bu kadarcık müteşebbissiniz. Kiraya verip, ay başını bekleyecek kadar.

        O KADAR BÜYÜKTÜ Kİ

        Çocukken, İzmirspor’un antrenmanını seyretmek için duvarlara tırmanır, küçücük bir noktadan çok şey görmeye çalışırdım. Kulüpten içeri ilk girdiğimde, kendimi cüce sanmıştım. O kadar büyük gelmişti ki bana. Her şey devasa boyuttaydı sanki..

        Herkes bir yerlerde spor yapıyor, atlıyor, zıplıyordu. Her yer lacivert-beyazdı. Kulüp, çalışanları, ağırlayanları, başkanları, yöneticileriyle bir semboldü.

        Şimdi ise sadece kırık dökük, içi boşaltılmış, kiralanmış, yaralanmış boş bir bina gibi. Eğer o kulüpte çocuklar spor yapmayacaksa, formasını verdiği sporcular antrenmana gelmeyecekse.

        Salonunda kıran kırana maçlar olmayacaksa. Kapısına ticari reklam panosu konacaksa. Koridorları İzmirspor’un tarihini anlatmayacaksa.

        Katları, bilmem ne spor salonuna kiraya verilecekse.

        Adında tek İZMİR yazan kulüpte, dalga geçer gibi kulüpçülük oynanacaksa.

        Ve artık o kulübün daha da aşağıya inecek yeri kalmamışsa..

        Tamamını verin kiraya.. Kurtulun.

        Diğer Yazılar