Umut'u kazandı Sinan'ı kaybetti

Hamza Hoca’yı adaletli bir hoca sanırdım...

Ama beni yine yanılttı!

Eğer benim sandığım gibi adaletli bir hoca olsaydı, Trabzonspor maçından sonra bu maça Sinan Gümüş’ü ilk 11’e koyarak başlardı. Ama yapmadı!

O, yine herkesin aksine ve inadına, Umut Bulut’u oynattı.

Ve sonunda istediği gibi oldu.

Umut attı, Hamza hoca kazandı...

Belki kendine göre haklı çıktı ama bana göre sadece günü kurtardı!

Oysa, Sinan Gümüş’ün atacağı benzer bir golle belki yarınını da kurtaracaktı.

Sadece Hamza hoca değil, G.Saray da kazanacaktı...

Ama O, bir türlü buna cesaret edemedi.

Son 15 dakikaya girilirken, sadece ‘oynattık işte’ demek için Sinan’ı oyuna aldı.

Oyuna alırken de, onunla 2’ye 1’de en iyi anlaşabilecek adam olan Podolski’yi çıkardı.

Söyler misiniz bana?

Siz şimdi Sinan’ın yerinde olsanız, hocanızın takım içi adaletine nasıl inanacaksınız?

Geçen yıl U-21 takımına gönderilip, 20 maç oynayıp 26 gol attıktan sonra, böyle bir haftada bile ilk 11’de sahaya çıkamıyorsanız, bu takımda oynayabilmek için daha ne yapacaksınız?

Biraz da takımın geneline dönersek...

Denayer, gerçek mevkisi sağ bek olmamasına rağmen yine iyi bir maç çıkardı.

Sneijder gününde olmasa da mücadeleyi hiç bırakmadı.

Muslera kritik kurtarışlar yaparak, mağlubiyeti önledi.

En önemlisi de Selçuk’un yokluğunda Bilal Kısa yine çok iyi iş çıkardı ve onu hiç aratmadı.

Eğer takım içi adalet birazcık yerinde duruyorsa, Hamza hoca Bilal’i bu oyundan sonra kesmemeli ama yapamaz!

Zaten Burak geri döndüğünde de, Umut Bulut da ağzı ile kuş tutsa bile yine oynayamaz!

O meşhur takım içi dengeler, böyle bir şey işte!

Ama benden yine bir dost uyarısı...

Eğer oyuncularınız sizin gözünüzün içine bakmıyor da, siz onların gözünün içine bakıyorsanız...

Sonunda o oyuncuların oyuncağı olursunuz.

Aman dikkat!