Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        ‘YİĞİDİ öldür ama hakkını yeme’ demişler! Atletico Madrid maçından önce rakibini ‘favori’ ilan ederek, daha maç başlamadan maçı veren de Hamza Hamzaoğlu’ydu... Bu maçı, maçtan bir gün önceki basın toplantısında ‘favori biziz’ diyerek kazanan da!.. Eleştirilerden mi ders çıkardı, yoksa hatasını mı anladı bilmiyorum. Bildiğim tek şey, Hamza hocanın bu kez Galatasaray teknik direktörüne yakışır bir cesarette davranmış olmasıydı. Bu kez korkmadı! Cesaretinin ödülünü de, hak ettiği gibi güzel bir galibiyetle aldı. Hatta o inanmışlık ve cesaret duygusu öylesine güçlüydü ki, santradan yenilen o gol bile moralleri bozmaya yetmedi...

        Hocasından futbolcusuna, malzemecisinden tribündeki taraftarına kadar sirayet eden o inanç, 1-0 yenik duruma düşülmesine rağmen ‘Biz bu maçı kazanacağız arkadaş’ güvenini vermeye yetti. Yediği şok gole rağmen, tıpkı aç aslanlar gibi saldıran Sarı-Kırmızılı futbolcular, Benfica önünde sezonun en iyi futbolunu oynayarak, muhteşem bir geri dönüşe imza atmayı başardı... Tabii ki bu galibiyette, Hamza hocanın maç öncesi ‘favori biziz’ demesinin yanı sıra, açıkladığı ilk 11’ini, bu kez inat etmeden doğru bir şekilde sahaya yerleştirmesi ve takımını geçtiğimiz yıl olduğu gibi yine üç kupa getiren fabrika ayarlarına döndürmesi de etkili oldu.

        Uzun bir aradan sonra ilk kez herkes yerli yerinde maça başlayınca, takım da adeta coştu. Yasin solda, Wesley Sneijder da en sevdiği yer olan forvet arkasında yer alınca, muhteşem ikili de geri dönmüş oldu.Galatasaray bu iki oyuncusunun pas alışverişleriyle rakip ceza sahasına çok rahat sızdı. Bilal Kısa, Selçuk ile birlikte orta göbekte mükemmel bir uyum sergileyerek, Melo’yu aratmadı. İlk devrede rakibi karşısında biraz aksayan ve birçok kez adam kaçıran Carole de ikinci yarıda kendini bulunca, Benfica’nın en tehlikeli koridoru da kapandı. Podolski attığı gole kadar sahada istediklerini yapamamasına karşın, tek bir vuruşla ne kadar klas bir oyuncu olduğunu bir kez daha herkese gösterdi. Kaleye çektiği şutlardan biri daha gol olsa, Galatasaray maçı çok önceden garantiye alır ve son dakikalardaki o sıkıntılı anları da yaşamayabilirdi.

        HAMZAOĞLU GERİ DÖNDÜ

        Yazının başında da belirttiğimiz gibi; bu kez Hamza hocanın hakkını sonuna kadar teslim etmek gerekir. Hem psikolojik hem de taktiksel olarak üstüne düşenin en iyisini yapıp, sonuna kadar hak ettiği bir galibiyet kazandı. Darısı diğer maçlara...

        TARAFTAR ÖLÜYÜ DİRİLTİR

        Belki 52 bin kişilik Arena geçtiğimiz yıllardaki gibi tıka basa dolu değildi... Ama 34 bin taraftar bile Arena’yı yine cehenneme çevirmeye yetti. Eğer taraftarlar yenilen o şok gole rağmen takımına bu kadar çok sahip çıkmasa ve canlandırmasa, Galatasaray için çok zor bir gece olabilirdi.

        Diğer Yazılar