Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Şu Benfica’yı bir kez daha, evire çevire yenerdik biz!

        Hem de kendi sahasında ve seyircisinin önünde...

        Biraz daha dikkatli olsaydık, biraz daha asıldaydık, biraz daha inansaydık eğer kazanacağımıza...

        İnanın rahat rahat, güle oynaya kazanır giderdik buradan evimize!

        Ama biz ne yaptık?

        Önce, gereksiz gerginliklerle ve hakeme itirazlarımızla Luz Stadı’nın uyuyan taraftarlarını, sonra da Benficalı futbolcuları uyandırdık bir güzel derin uykularından... Sağ olsunlar, bunda da takımın iki tecrübeli ismi Burak ve Selçuk başrolü oynadılar tuhaf bir şekilde...

        Üstelik yaptıkları hareketlerden değil, maçı baştan sona mükemmel bir şekilde yöneten hakeme itirazlarından kart görerek ve Atletico Madrid maçında cezalı duruma düşerek hem de!

        Gergin olması gereken taraf, kendi saha ve seyircisi gol bulamadıkları her geçen dakikada strese giren Benficalı futbolcular olması gerekirken, nedense bizimkiler maçı gerdiler. Sonucunda da takımlarını en önemli olabilecek maçta, kendilerine yakışmayacak şekilde yalnız bıraktılar.

        Peki sadece onlar mı bu sonuçtan sorumlu? Elbette ki hayır... Kazanılan her maçta payı olduğu gibi, kaybedilen her maçta da payı olan Hamza Hamzaoğlu da sorumlu tabii ki bu sonuçtan...

        Hiç beklenmedik bir anda, tek bir atakla Podolski’nin ayağından gelen golle beraberliği yakalamışken, en azından oyunu biraz tutabilmek adına, bir B planı hiç mi düşünülmez bu seviyede oynarken. Hiç mi bağıra bağıra gelen rakibe karşı önlem alınmaz!

        Sabri’ye tek bir sözüm yok, bana göre elinden gelenin çok da iyisini oynadı ama... Maça sağ açık başlayıp, yirmi dakika sonra bu kez sol kanada geçirilen bir Sabri mi sol kanatta oynamalı gerçekten? Yasin formsuzsa, alternatifi Sabri mi, yoksa Emre mi olmalı mesela? Artık ne konuşsak ya da ne yazsak boş aslında...

        Benfica üç puanı cebine koyup, Şampiyonlar Ligi’nde gruptan uçup gitti... Bizi de Atletico Madrid ile bir güzel baş başa bıraktı. Bundan sonrası artık biraz şans, biraz da mucizeye kaldı. Olmaz mı? Futbolda her şey olur... Ama Avrupa ligi, daha gerçekçi bir hedef olur!

        HAKEMLERİMİZ İZLESİN

        Hakem hocamız Bülent Yavuz’dan rol çalmayayım ama, maçı yöneten orta hakem Milorad Mazic bu maçta bana göre tam bir hakemlik dersi verdi. Gösterdiği kartların hepsi doğruydu. Ne ev sahibi takımın baskısına boyun eğdi ne de yanlış bir düdük çaldı. Bu günlerde bizim hakemlerimize tek tavsiyem, şu adamı oturup nasıl maç yönetilir diye bir daha izleyin en iyisi!

        BU NEYİN GERGİNLİĞİ

        Her ikinizi de severim ve takdir ederim bilirsiniz. Ama kusura bakmayın, sizdeki bu gerginliğin nedenini anlayamadım. Göz göre göre kart yediniz ve cezalı oldunuz. Atletico maçını televizyondan izlerken, bu kartlara daha da pişman olacaksınız, bilesiniz.

        Diğer Yazılar