Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Ziraat Türkiye Kupası’nın o bildik sloganı, herhalde hiç bu kadar anlamlı olmamıştı Galatasaray için... Evet, bu kez gerçekten de bir kupadan daha fazlasıydı ve mutlaka kazanılmalıydı. Çünkü kupayı kaybetmek demek, tam 2 sezon boyunca Avrupa’dan men yemek demekti. İşte bu büyük korku, Galatasaraylı oyuncuları kamçılayan en büyük motivaston kaynağına dönüştü. Karşılarında, şampiyonluğu kaybederek demoralize olmuş son yılların en kötü Fenerbahçe’sini de bulunca, kupayı kazanmak, beklemedikleri kadar kolay oldu. Ama bana göre gecenin asıl kahramanı, kupayı kulpundan yakalayıp takımına getiren Alman harikası, Lukas Podolski’ydi.

        Özellikle ilk yarıda ortaya koyduğu müthiş istekli ve mücadeleci oyunu ile maçı koparan adamdı. Sergilediği futbolla, neden Alman milli takımının da vazgeçilmezi olduğunu, herkese bir kez daha ispatladı. Gerçek bir santrfor olmamasına karşın, rakip savunmaya olan baskısı, pozisyon alışı, ileride top tutuşu ve oyun zekası ile gerçekten kusursuzdu. Attığı golle takımına sadece kupayı kazandırmakla kalmadı, hem kendisinin, hem takım arkadaşlarının tam 2 yılını da kurtardı.

        O ileride diri ve istekli olunca, arkasındakiler de ona uyum sağladı... Selçuk, Emre, Denayer, Hakan ve Semih’in müthiş mücadelesine Muslera’nın kalesinde güven veren duruşu da eklenince, ikinci yarıda oyundan çıkmak zorunda kalan Wesley Sneijder’in eksikliği bile fazlaca hissedilmedi. Eğer Mete Kalkavan özellikle ilk yarıda Sinan Gümüş’e yapılan sert müdahalelere seyirci kalmasa, genç oyuncu bu kadar ezilmeyecek ve oyundan düşerek çıkmak zorunda kalmayacaktı. Ama yerine giren Sabri de tecrübesiyle, Semih’in savunmada nefes almasında büyük rol oynadı.

        Evet, başında da belirttiğimiz gibi Galatasaray için bir kupadan daha fazlasıydı ve sonuna kadar hak ederek kazandıkları bir kupa oldu... Geçen sezon kazanılan 3 kupanın ardından, oldukça kötü yönetilerek, tarihinin en başarısız sezonlarından birini geçiren Galatasaray için, bu kupa Allah’ın bir lütfu oldu! Futbolcular, son maçta da olsa üzerilerine düşeni bir şekilde yaptı... Şimdi bu büyük lütfu değerlendirmek, yine yönetimin elinde... Ya bu kupanın getirdiği af sayesinde gereken dersleri çıkarırlar... Ya da bu kupa onlar için gerçekleri örten büyük bir yanılgı olur!

        Diğer Yazılar