Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Kolaylar Manav’ın kurucusu İsmet Kolay’ı 20 yıldır tanırım. Türkiye’yi 1985’te ilk kez dünya mutfaklarıyla tanıştıran, S Restoran’ın sahibi, Tekfen Holding’in kurucularından Necati Akçağlılar’ın kızı Leyla Akçağlılar keşfetmişti onu. Akçağlılar o zaman mönüde ihtiyacı olan ne varsa İsmet Kolay’a getirtti, ürettirdi. Yıllar önce genç yaşta vefat eden Leyla Hanım’ı hâlâ minnetle anıyor.

        Dün sabah, Arnavutköy’de, adını Wonderland of Kolaylar koyduğu sebze-meyve cennetinde sohbet ederken, 2003’te yazdığım yazıya bakıyoruz. Demişim ki “Türkiye’nin dört ilinde, 200 dönüm tarlada, ithal tohumlarla yeni ürünler deneniyor. İşin sahibi, tarlayı ziyarete gelenlere bulmaca gibi bir tur attırıyor. Koparıyor, siz ne olduğunu anlamadan tattırıyor ve sonra karşınıza geçip şaşkınlığınızla keyifleniyor.”

        Aradan geçen yıllarda Türkiye’de yeme-içme kültürü çok değişti. Bugün üretim yaptığı arazi 2 bin dönüm, ürün çeşidi 300, günlük satışı 40 tona ulaştı. Türkiye’nin 6 ilinde kiraladığı arazilerde adını bile bilmediğimiz şeyleri üretiyor. Türkiye’nin en büyük restoran zincirleri, beş yıldızlı otelleri, kafeleri, Kolaylar’ın müşterisi. O mekânların şefleri gelip, örneğin, “Bize rukola lazım” mı dedi, İsmet Kolay tohumunu bulup getiriyor, kendi tarlalarında üretiyor. Sadece onun ürettiği 10’a yakın ürün var. Bunun dışında toplam üretim 300 çeşidin üzerinde.

        İsmet Kolay hem üretimde, hem toptan satışta, hem perakendede var. Arnavutköy’deki manav dışında Italy’nin marketinin ürünlerini de veriyor. Wonderland of Kolaylar’daki küçük restoranda müşteriler arkadaki kümesten yumurta alıp omlet yaptırıyor, reyonda domates seçip “Bundan menemen istiyorum” diyor, reyonda yeşillikler seçip özel salata siparişi veriyor.

        UCUZLASA SATILIR

        Lüks restoranların sık talep ettikleri ve çoğunlukla ithal edilen ürünler yavaş yavaş evlerde de talep ediliyor artık. Kuşkonmaz, avokado, böğürtlen, beyaz hindiba, kumkuat, frambuaz, frenk üzümü, blueberry gibi. Bunlar örneğin Türkiye’de üretildiğinde fiyat üçte bire iniyor. Ancak daha çok talep edilmesi için ucuzlaması, yıl boyuna yayılmış bir üretim için de finansal güç gerekiyor. İsmet Kolay iki-üç aylık sürelerle bu ürünlerin tamamını üretmeye çalışıyor. Örneğin ithal böğürtlenin kilogramı 120 lira, o üretip 30 liraya satıyor. Frambuaz, kumkuatta da aynı fiyat farkları var. “Büyük çiftçiler bu işlere girmiyor, belli ürünleri üretiyor. Oysa bu sözünü ettiklerim gelişmiş tesislerde yıl boyu üretilse, hepsinin pazarı var” diyor.

        30 ÜLKEDE TARIM ALANLARINI GEZİP TÜRKİYE'YE TOHUM GETİRDİ

        Bütün dünyayı gezip çiftçilerden tohumlar toplayan İsmet Kolay’ın önümüzdeki yıl hedeflerinde yeni ürünler var. Ankara’nın Ayaş domatesi örneğin, belli dönemlerde çıkıp 20 günde bitiyor. Onu üretip domates püresi yapacak. Çok tüketilmesine rağmen Türkiye’de hâlâ yerli pesto sosu yok. Bu konuda bir proje geliştirilmiş, şimdi bu sos üretilecek. Dondurmada kullanılan özel kavun çeşitleri, yeni mısır türleri, beyaz ve mor kuşkonmaz ve yeni patates türleri de yetiştirilecek yeni ürünler.

        Üretimine yeni başlanan ‘rukola’, İtalyan rokası.

        Osmanlı çileği için bir ay öncesinden sıraya giriyorlar.

        25 FARKLI DOMATES ÜRETİLİYOR

        Meksika, Fransa, İtalya’nın San Marzano Bölgesi gibi dünyayı gezip 25 farklı domates tohumu getirmiş Kolay. Şimdi hepsi Türkiye’de üretiliyor.

        BU BİBERLER DE İTHAL DEĞİL

        Bu biberler de bir zamanlar hep ithal ediliyordu. Şimdi hepsinin tohumları Türkiye’de.

        Diğer Yazılar