Komşuda pişer bize de düşer
2015 yılında 20 milyon dolar yatırımla kapasitesini artıran ve Çekmeköy’deki Taşdelen fabrikasında üretime başlayan Divan Pastaneleri’nin yeni hedeflerini konuşmak üzere geçtiğimiz hafta Divan Grubu Satış ve Tedarik Zinciri ve Üretimden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Zeynep Galiba’nın misafiri olduk. Zeynep Hanım bizi, fabrikada, kendi ürünlerinden oluşan ve herkese kilo aldıran bir masada ağırladı. Ardından üretim süreçlerine tanıklık ettik. Son yıllarda insansız, her şeyin makineler tarafından üretildiği fabrikalara alışmıştık. Burada bir kekin üzerindeki minik havuç şekerlemelerinin tek tek insan elinden çıktığına, makaronların tek tek elden geçtiğine, çikolataların tek tek kutulara yerleştirildiğine tanık olduk. Yoğun bir el emeğiydi gördüğümüz. Öte yandan fabrika ziyaretimiz mis kokulu ve sürprizlerle doluydu.
Önce başlıktan başlayayım anlatmaya. Fabrika ziyaretimizin nedeni yurtdışı hedeflerini konuşmaktı. Divan Pastaneleri ihracatta en çok lokum ve börekle iddialı. Biz de sorduk Zeynep Galiba’ya, “Bunlar zaten Türk lezzetleri değil mi? Rakip kim?”
Zeynep Hanım doğallıkla, “Tabii ki Yunanistan” dedi, sonra bizi şaşırtmaya devam etti:
“Lokumda en büyük rakibimiz Yunanistan. Çok da güzel yapıyorlar. O kadar benzerlikler var ki. Aynı toprakların insanlarıyız sonuçta. İnanılmaz da güzel börek üretiyorlar. Türkiye’nin Yunanistan’dan ciddi bir börek ithalatı var. Yarı pişmiş ya da çiğ donmuş gönderiyorlar, burada pişiriliyor. Marketlerdeki donuk üretimlerin yüzde 80’i Yunanistan’dan geliyor. Az miktarda ama biz de Yunanistan’dan börek ithal ediyoruz.”
SEMAHAT HANIM’IN TARİFLERİ RAFTA
Yönetim Kurulu Başkanı Semahat Arsel’in sık sık ziyaret edip ürünleri tattığı Divan Pastaneleri’nin hedefleri arasında, 2017’de ürün çeşitliliğini artırmak, yurtiçi ve yurtdışı mağaza yatırımları ile toplam pastane sayısını 30’a çıkarmak yer alıyor. Semahat Hanım bazen kendi tariflerini de getiriyor, tahinli çıtır örneğin o tariflerden biri. Zeynep Galiba, 2016 yılında yurtdışı satışlarında yüzde 40 büyüme sağlandığını, 2017 yılında yurtiçi yatırımları haricinde yurtdışı yatırımlarına da hız vereceklerini söyledi. Zeynep Galiba, “Yüzümüzü ihracata biraz daha dönüyoruz. İhracat kanallarında en güçlü tarafımız lokum. Yeni farklı tasarımlar ve paketlerle farklı teknolojideki ambalajlarla bu yanımızı güçlendiriyoruz. Doha Katar’da ve Dubai’de bu yıl iki mağaza açtık. Yeni yılda yine Arap ülkelerinde yeni operasyonlarımız var. Dubai, Bahreyn, Suudi Arabistan ve Katar’a ürünlerimizle gidiyorduk. Ama bundan sonra mağazalarımızla da orada olacağız. Ortadoğu ve Arap ülkeleri ile bazı Avrupa ülkelerinde çalışmalar sürüyor. 2017 yılında yurtdışında 5, yurtiçinde 3 olmak üzere toplam 8 pastane yatırımı yapılması planlanıyor” dedi.
"RAF ÖMRÜ UZUN ÜRÜN SEVMİYORUZ"
Harrods ve Selfridges gibi Londra’nın ünlü mağazalarının yanı sıra Amerika, Suudi Arabistan, BAE, Katar, Bahreyn, Avustralya, Azerbaycan, Fransa ve Belçika’ya ihracat yapan Divan Pastaneleri, yurtiçinde de Italy, Starbucks gibi markaların tedarikçisi. THY de uçaklarda yolculara ikram ettiği lokumları Divan’dan alıyor. Genel Müdür Yardımcısı Zeynep Galiba, sohbet ederken sık sık aynı şeyi vurguluyor: “Raf ömrü uzun olan ürüne inanmıyoruz. Ürünlerimizin yüzde 99’unda katkı kullanmadan, raf ömrüne odaklanmadan üretim yapıyoruz. Bu yüzden ürünlerimizin raf ömrü başkalarına göre daha kısadır. İnsan sağlığına zarar vermeyecek ölçülerde kullanıldığı söyleniyor bile olsa bunların önümüzdeki yıllarda sorun yaratıp yaratmayacağını bilmiyoruz. Bizim raf ömrünü uzatma yöntemimiz ya çiğ donuk ya da yarı pişmiş donuk göndermek şeklinde.” Bir de pasta işinde lezzet kadar görsellik de önemli. Yukarıdaki fotoğrafta gördüğünüz fotoğraf makinesi aslında pasta. Basın mensupları için özel olarak yapılmış. Soldaki de pasta olacak.
"YILBAŞI SEPETİNDE TASARIMCI OLDUK"
Aralık ayı yılbaşı sepetleri nedeniyle pek çok firma için hareketli geçiyor. Divan bu yıl bir değişiklik yaparak sepet tasarımlarını da kendi yapmaya başlamış. Zeynep Hanım ekibiyle birlikte yurtdışına giderek sepetinden kurdelesine, ambaj kâğıdından kutuların içine konacak objelere kadar hepsini kendisi seçmiş. Ve ortaya 390-1.390 lira aralığında çeşit çeşit alternatifler çıkmış. Bu konseptin Divan cirosu içindeki payı da üçte bir düzeyine yakın. Kurumsal satışlar en büyük trafiği oluşturuyor. Toplam 300 bin adet sepet yaklaşık 20 milyon lira ciro sağlıyor.
