Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Geçtiğimiz haftaTürkiye’nin dört bir yanından 2 bin 500 genci bir araya getiren YGA (Young Guru Academy) zirvesinin ardından YGA’nın hayal ortağı işadamlarıyla bir araya geldik. Orada bir kez daha şunu gördüm, sosyal girişimlerle bu ülkede hem genç beyinlere hem de ekonomiye büyük fayda yaratmak mümkün. YGA, gönüllü gençlerle bazı projeler geliştiriyor. Bunlardan dördü şirketleşti. YGA’nın bu yılki bütçesi yaklaşık 109 milyon lira. Bunun yüzde 70’i sponsorlardan, yüzde 20’si kitlesel fonlamadan, yüzde 10’u da YGA girişimlerinden sağlanıyor. İşte bunu konuşurken ne yapılırsa sosyal girişimlerin payı artar konusu tartışılmaya başlanıyor. Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanvekili Ali Koç özellikle bu konuda çok heyecanlı. YGA Başkanı Sinan Yaman’a, sık sık öneriler sunuyor. Koç’u bu organizasyonda etkileyen iki şey var. Birincisi, bu dört şirkette hisselerin yüzde 50’si YGA’da, geri kalan yüzde 50 de şirketi kuran girişimciler arasında paylaşılmış. Nasıl olur da bu denli parlak fikirlerde, bu fikri yaratanlar şirketin yarı hissesini YGA’ya bırakıyor? Başka girişimcilik platformlarında da yer alan Ali Koç işte bundan etkilenmiş. Sinan Yaman, “Çünkü bu gençler 5 bin saatlik YGA eğitiminden geçiyor” diyor. İkincisi de özel sektörde iki haneli maaşları bırakıp YGA’ya gelen ve orada bunun yarısından az maaşa çalışan gençlerin adanmışlığı. İşte bu iki fark, Koç’u bu şirketlerin güçlendirilmesi konusunda kafa yormaya iten şeyler.

        Burada Bilim Seti’nden kısaca bahsetmek isterim. YGA içinde oluşturulan Anadoluya Bilim Göçü Projesi, bilimden uzak büyüyen çocuklara bilimi sevdirmeyi amaçlıyor. Bu hayalin ilk adımı ise YGA mezunlarının tasarladığı bilim kiti Twin. Twin Türkiye’de bir kitlesel fonlama platformunda en çok kaynak yaratan proje olmuş. Tüm Türkiye’nin fonlamasına açılan Twin için, 2 ayda 924 kişi destek olmuş ve 181 bin TL toplanmış. Arçelik de YGA ile 2014 yılından bu yana süren işbirliği kapsamında projeye destek veriyor. Satılan her bilim seti için Twin, 1 tane de ihtiyaç sahibi çocuklara hediye ediliyor.

        ************

        Koç: Bilim Seti’ni Türkiye’de üretmek için kolları sıvadık

        YGA mezunları, yenilenebilir enerji ve teknoloji alanlarında geliştirdikleri inovasyonlar sayesinde YGA’ya kaynak yaratıyorlar. Bu girişimler bir start-up mantığında şirketleştiriliyor. 2020 yılında toplam gelirin yüzde 40’ının bu girişimlerden sağlanması amaçlanıyor. İşte Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanvekili Ali Koç’un da toplantıda tüm şirketlere çağrıda bulunmasının temelinde bu oran yatıyor. Koç o gün toplantıda, şu anda 400-500 lira aralığında satılan Twin Bilim Seti’nin Türkiye’de üretilmesi için Arçelik’in tedarikçileriyle koordineli bir çalışma başlattıklarını söyledi. Ve diğer girişimlerin de desteklenmesi gerektiğini söyledi. İşte o şirketler:

        -TY T Temiz ve Yatarıcı Teknolojiler: Yenilikçi güneş enerjisi projeleri üretir. Türkiye’nin en büyük Yüzer Güneş Enerjisi sistemini Büyükçekmece Gölü üzerine kuran TYT, dünyada ilk olan dünyanın ilk Hibrit Jeotermal- Yoğunlaştırılmış Güneş Enerjisi Sistemi ile MIT Üniversitesi tarafından ödüllendirildi.

        -POİ Labs Lokasyon Bazlı Teknolojiler: Lokasyon bazlı teknolojilerdeki uzmanlığı ve 15 bine yakın noktadan sinyal alan beacon network’ü ile kapalı alan navigasyonu, analiz, kişi doğrulama servisleri sunuyor. AVM, müze gibi alanlarda görme engellilere sesli yönlendirme sunan teknoloji geliştiren bir şirket.

        -PİRİ Sesli Yürüyüş Uygulaması: Dünyanın, rehberlerin sesinden keşfedilmesini sağlayan sesli yürüyüş turu uygulaması. Daha ilk yılı dolmadan 120 bin kullanıcıya ulaştı ve seyahat kategorisinde birinci oldu.

        -TWIN Bilim Seti: Çocuklara bilimi sevdirmeyi amaçlayan Twin, özel tasarlanmış kendin yap deneylerden oluşuyor. Twin Bilim Seti, kolayca birleştirilebilen elektronik bloklar ile karmaşık görünen teknolojik cihazların çalışma mantığını anlatıyor ve anlaşılmasını kolaylaştırıyor.

        2020 HEDEFİ

        ŞİRKET PAYI %40 OLACAK

        YGA mezunlarının kurduğu girişimlerle 2020 yılında toplam gelirin yüzde 40’ının bu şirketlerden sağlanması amaçlanıyor. Şu anda bu oran sadece yüzde 10, sponsorların payı yüzde 70, kitlesel fonlama yüzde 20.

        ************

        ‘Amazon’a ürün verin ama gözünüzü dört açın’

        Dünyanın en büyük e-ticaret platformu, 2018 Temmuz’unda Türkiye’de faaliyete başlıyor. Türkiye’de perakende sektörü 1998 yılında Zara, 2010 yılında da H&M’in pazara girmesiyle iki büyük sınav atlatmıştı. Ancak bu kez tehdit daha büyük. Amazon bir kere sadece bir alışveriş sitesi değil, aynı zamanda hizmet ve servis sağlayıcı. İkincisi, sitesinde pek çok markanın satışını yaparken bu markaları kendi özel markaları (privat label) için ipucu olarak kullanıyor ve sattığı markalara rakip oluyor. Amazon yeni girdiği pazarlarda önce çok rekabetçi indirimler uyguluyor.

        Dünyaca ünlü perakende danışmanı ve fütüristi Doug Stephens, geçtiğimiz hafta bir günlüğüne İstanbul’da perakendecilerle buluştu. Stephens’ın sektörün nabzını tutan çalışmaları ve gelecekle ilgili düşünceleri dünyanın lider perakende markalarını etkiliyor. Stephens aynı zamanda Amazon konusunda dünyanın sayılı uzmanlarından sayılıyor. Danışmanlık yaptığı yüzlerce marka arasında L’Oreal, BMW, Ferrari, Estee Lauder, Google, HP, Microsoft, Miele var. Stephens ile Türk perakende sektörüyle buluşmasının ardından uzun bir sohbet gerçekleştirdik. 2018’in ikinci yarısında Amazon için çok ilginç ve samimi uyarılarda bulundu. Dedi ki “ABD’de e-ticaret her yıl yüzde 15, perakende yüzde 2 büyüyor. Amazon e-ticaretteki büyümenin yüzde 60’ını alıyor. Yani diğer perakendecilere çok fazla bir şey bırakmamış oluyor. ABD’de 2017 yılında 8 bin 600 mağaza kapandı, 5 bin 700 açıldı. Yani 2 bin mağazalık azalma var. En fazla da katlı mağazacılık etkilendi. Türkiye pazarında e-ticaretin payı yüzde 3.7. Bu oranla devam ederse sorun yok ama iki haneli oranlara çıkarsa Türkiye için de tehlikeli olacak Amazon.”

        Stephens, “Amazon’un özellikle elektronik ve hazırgiyim ürünlerinde çok güçlü kendi markaları var. Ürün vereceksenizgözünüzü dört açın. Her an sizin verilerinizle yeni markalar yaratabilirler.”

        Diğer Yazılar