Çocukların mutluluğuna 7 yılda 28 milyon harcadı
Ülker Çocuk Futbolu, Yemekte Denge, Çocuk Sinema Şenliği, Çocuk Sanat Atölyesi, Minikler Basketbol Şenliği ile 7 yılda 2 milyon çocuğun hayatına dokunan Yıldız Holding, bu projeler için 28 milyon lira harcadı.
Bu rakamı, Yıldız Holding’in her yıl 23 Nisan haftasında düzenlediği ve Türkiye’nin en yaygın çocuk etkinliği olma özelliğine sahip Ülker Çocuk Sinema Şenliği’nin ön gösterimi için gittiğimiz Artvin’in Arhavi İlçesi’nde, Kurumsal İletişim Müdürü Zuhal Şeker telaffuz etti. Bizim önceki gün Arhavi’deki tek sinema salonunun önünde, çocuklarını bekleyen annelerle yaptığımız kısacık sohbet bile, tek bir filmin, hem çocuk hem de anne için ne kadar ‘hatırda kalan’ bir sosyalleşme olduğunu görmemizi sağlarken üzerine bir de bu rakamı duymak, daha da anlamlıydı.
Yıldız Holding 6 yılda 750 bini çocuk toplam 912 bin kişiye ulaşan bu şenliği 62 ilde düzenliyor. Bu yıl da 24 Nisan günü düzenlenecek şenlik, pek çok çocuğu ilk kez sinemayla buluşturuyor. Artık anneler, bir çocuk daha fazla film izlesin diye, kendileri dışarıda bekleyip çocuklarını tek bir anneye emanet ediyor. Çocuklar içeride yaşıtlarıyla eğlenirken, onlar da kendilerini kapattıkları evlerden çıkmış oluyor, salonun dışında diğer annelerle sohbet ediyor.
‘DOKTOR JİVAGO’YU UNUTAMADIM’
Birkaç rakam vererek Türkiye’nin sinemayla ilişkisini ortaya koymak gerek. Sinema sektörünün 2013 yılı büyüklüğü 2 milyar lira. Türkiye genelinde 2013 yılında 50 milyonu aşkın bilet satılmış ki bu son 30 yılın rekoru. Seyirci yaş ortalaması 28.9, ortalama bilet fiyatı 10 lira.
Arhavi’deki Karlar Ülkesi filminin ön gösterimine Yıldız Holding Başkanı Murat Ülker de katıldı. Ülker, sinema salonunun karşısındaki meydana kurulan şenlik alanında çocuklarla sohbet etti. Sonrasında da bizlere kendi çocukluğunda izlediği filmleri, sinemayla ilişkisini anlattı. Ülker’in çocukluğundan aklında kalan en önemli film, Boris Pasternak’ın Doktor Jivago adlı romanından uyarlanan aynı adlı film. 1965 yapımı bu film Türkiye’de 1968 yılında gösterime girmiş ve aylarca da gösterimde kalmıştı. 3.5 saatlik bu filmi o dönem çok geniş bir kitle izlemişti. Murat Bey’i de bu filme babası Sabri Ülker götürmüş. “Biz göçmen bir aile olduğumuz için, kendisinin de yaşadıklarını aksettiren bir film olduğunu söylerdi. Sonra ilk defa çizgi filmlerden uzun metrajlı Red Kit filmini seyretmiştim. Onun da anlatım tekniği çok hoşuma gitmişti” diye hatırladı o yılları Murat Ülker.
Y kuşağı için fil kuyruğu bileklik
Murat Ülker, sosyal medyayı yoğun kullanıyor. Arhavi’de de program arasında fotoğraf çekip Instagram’a yüklüyordu. O arada bileğindeki bileklik gazetecilerin dikkatini çekti. “Bir anlamı var mı?” diye sorduk, Murat Bey bir Güney Afrika seyahatinde kendisine hediye edilen fil kuyruğundan yapılma bu bilekliği, sırf orada gençler arasında yaygın diye takıyormuş. “Y kuşağına yakın olmak istiyorum” dedi. Teknolojiyi bu denli yoğun kullanmasının bir nedeni de budur belki.
Anadolu’daki oranı % 45’e yükseltmiş
Yılda kişi başına sinemaya gitme sıklığı, Fransa’da 3.4, İngiltere’de 2.7, Yunanistan’da 1.2 iken Türkiye’de 0.6. Sadece Ülker Çocuk Sinema Şenliği bile, Anadolu’daki sinemaya gitme oranını yüzde 33’ten yüzde 45’e çıkarmış. Yani talebe bir kez dokunmak bile alışkanlıkların artmasına yetiyor.
