'2.1 büyüme az, ama etrafa bakınca gemi iyi-kötü yüzüyor'
İspanya’da gerçekleşen 2014 FIBA Basketbol Dünya Kupası’nın final maçı için Madrid’de bir araya geldiğimiz Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç ile, Türkiye ekonomisinin en sıcak gündeminde, sohbet etme fırsatı da bulduk.
Konu, büyüme, sanayi üretimi ve DEİK’te yaşanan son gelişmelerdi. Yılın ikinci çeyreğinde gerçekleşen yüzde 2.1’lik büyüme rakamı, genel kanıya paralel olarak Mustafa Koç için de “Yetersiz” olarak değerlendirildi. Koç, “Bunu söylemek için NATO’da roket mühendisi olmaya gerek yok” dedi ve ekledi:
“Öyle bir ikilemde ki Türkiye, genç nüfusu beslemek için her yıl yüzde 5-5.5 büyümesi lazım.
Bunu biraz aşınca cari açık canavarı ortaya çıkıyor. Sanayimiz de bununla katma değer yaratacak ürünleri üretemiyor. O yüzden bu konunun uzun ve orta vadeli ciddi bir şekilde ele alınması lazım. Devlet boyutunda özel sektörle birlikte bir model olarak ele alınması lazım. Ali Babacan, ‘Türkiye artık konutla değil sanayiyle büyümeli’ dedi. Bu konuda yüzde 100 haklı.”
ÜÇ SEÇİMLİ DÖNEM
Mustafa Koç, Türkiye’nin ikinci çeyrek büyümesi için de “Kesinlikle yeterli değil” dedi ancak ardından da şunu ekledi:
“Ama şu da var; daha kötü de olabilirdi. 17-25 Aralık, geride bıraktığımız iki tane seçim. Şimdi 2015’te bir de genel seçim geliyor. Etrafımızdaki jeopolitik riskler. Tüm bunlara baktığımızda yine de iyi-kötü gemi yüzüyor. Bunu da göz ardı etmememiz lazım. İyi bir noktadayız.”
Mustafa Koç ile sohbette son dönemde yaşanan iş kazaları da gündeme geldi. Koç, “Son kazalar inşallah ders olur. Üstgeçitte kamyon kazası akla zarar bir şey. Biz kazaları önlemek için mümkün olduğu kadar her yerden model alıyoruz. Gökdelenler dikmiyoruz belki ama biz de ciddi fabrika inşaatı yapıyoruz. Her yönetim kurulu toplantısında bize bu konuda yapılanlar anlatılır” dedi.
‘KARIŞIKLIĞI ÖNLEYECEKSE DEİK YAPILANMASI İYİ’
Mustafa Koç, sohbet sırasında konunun, geçtiğimiz hafta Ekonomi Bakanlığı’na bağlanan Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’na (DEİK) geleceğini de biliyordu. Ve erken davranarak “DEİK konusunda ne düşünüyorsunuz?” diye sordu; ardından da kendi sorusunu cevapladı:
“Dış ilişkilerde koordinasyon çok önemli. Ortada bir kavram kargaşası yaşanıyor. 3-4 ayrı kurum ayrı kanallardan gidiyor. Amerika’nın da kafası karışıyordu 90’lardan beri. Eğer bu karışıklığı önleyecek bir sistem ise bence enteresan olabilir. İnşallah hayırlı olur. Bunu zaman gösterecek.”
Bir dönem DEİK’te aktif görev alan ve Türk-ABD İş Konseyi Başkanlığı da yapan Koç, şöyle devam etti: “O zaman bakanlıktan bağımsızdı. Ama tüm temaslarla ilgili bakanlığa bilgi verilirdi. DEİK’teki iş konseyleri kendi başlarına bağımsız çalışırlardı. Çok da iyi çalışırdı. Şimdiki yapıyı bilmiyorum. Özellikle ABD tarafında benim zamanımda da problemler yaşıyorduk. Türk-Amerikan İş Konseyi vardı, TUSKON, TÜSİAD, MÜSİAD vardı. Herkes aynı birimlere, aynı STK’lara, aynı muhataplara gidiyordu. Amerikalılar da haklı olarak ‘Bize geçen hafta Türkiye’den falanca heyet geldi. Siz kimi temsil ediyorsunuz’, diye soruyordu.”
