Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        TÜRKİYE’DE her tuhaf şey kadına dair. Bakınız 2 gün önce tanıdığım bir kadın, “Eve ustalar geldi. Boya badana yapıldı. Ufak tefek şeyler yaptırdım. Tabii o esnada ustalara çay, börek, çörek ikram ettim. Güler yüz gösterdim. Sonra iş bitti. 1 hafta sonra ustalardan biri sürekli aramaya ve mesaj atmaya başladı. Eşime söyleyeceğim ama çekiniyorum. Ne yapacağım bilmiyorum. Sonu kötü bitecek bu olayın” diyor. Diğer bir kadın arkadaşımsa “Oturduğum evin köşesinde taksi durağı var. Tanıyorum hepsini yıllardır. Sabahları ‘Günaydın’, akşamları ‘İyi akşamlar’ diliyorum. Bir erkek arkadaşım ‘Selam vermeye devam edersen başına iş açılacak’ dedi. Anlayamadım ne işi açılabilir?” diye anlatıyor.

        Ben söyleyeyim. O kadın orada herkese selam vermeye devam ettikçe aralarından biri ona “Bu kadın aranıyor” diyerek tuhaf şeyler yapabilir. Bir anda hayatı değişebilir. Türkiye’de maalesef algı böyle. Tanımadığınız ya da sizi tanımayan bir erkeğe güler yüz gösterdiğiniz, çok fazla selam verdiğiniz zaman bir şeylerle karşılaşabilirsiniz. Bu çok ciddi ve güçlü bir ihtimal. Üstünde durmadığımız bu olay çok korkutucu. Ki bu ülkede çok yakın zamanda okuldan çıkıp evine gitmeye çalışan masum bir kız katledildi. Ve o kız katledildikten sonra daha kaç kadının başına neler geldi.

        VE YİNE BİR KADIN

        OKUMUŞ, zengin, görmüş geçirmiş kocası tarafından “Süt vermeyeceksin, çocuğu kucağına almayacaksın, çocuğu kendi kurallarıma göre büyüteceğim, yok öyle yapmayacaksın, yok böyle yapmayacaksın” tadında zulüm görüyor, bastırılıyor. Ve bunu yaşayan tanınmış, ünlü, Türkiye’nin sevdiği, beğendiği, sürekli spor yaparken gündeme gelmiş, evlenince işini bile bırakmış, kocasını ne kadar çok sevdiğini her fırsatta dile getirmiş hatta “Artık soyadım değişti” diyen Bade İşcil.

        Bu kadın tüm bunları yaşıyor, boşanma davası açıyor, sonra da geri çekip boşanma haberlerinin çıktığı gün Instagram hesabına mutlu aile görünümünde fotoğrafını koyuyor. Yani ailesini, yuvasını, eşini, çocuğunu yine o şiddet gören kadın korumaya çalışıyor. Bu, o kadar enteresan bir matematik ve görgü ki... Zaten bunu görebilen adam bunları yapmaz. Ama maalesef bizim ülkemizde, bizim erkeklerimiz bunu göremiyor. Bu erkekleri yetiştiren bazı kadınlar hiç ama hiç göremiyor. Bu yüzden de böyle durumlar yaşanmaya devam ediyor ve edecek. İster ünlü, ister tanınmamış, ister zengin, ister fakir. Hiç fark etmiyor ki. Üstelik bir de ses çıkarmayan kadınlar var ki kimbilir neler yaşıyorlar?

        NEDEN değişmeyecek?

        ■ Kadın ”Kocam o benim, döver de sever de” dediği için.

        ■ Kadın “Kocam çocuğumu çok dövüyor ama olsun, babası o” dediği sürece.

        ■ Çocuk küçük yaşta annesinin dayak yediğini görüp o şiddet evinde büyüdüğü sürece.

        ■ “Kocam beni kıskanmıyor, sanırım sevmiyor” diyen kadın olduğu sürece.

        ■ Kendine tokat atan adamın peşinden giden kadın olduğu sürece.

        ■ “Telefonumu kurcalamıyor, beni eve kapatmıyor, benim özgür dolaşmama karışmıyor. Bu adam beni sevmiyor galiba” diyen kadın olduğu sürece. Bu örnekleri o kadar çok çoğaltabilirim ki... Bunları uydurmuyorum. Etrafımda, sağımda solumda, gece mekânlarda bu tür olayları gözlemleyen biri olarak örnekliyorum. Gerisini siz düşünün.

        Bade'lerden o kadar çok var ki...

        BADE İşcil’in başına gelen olaylar sadece bir örnek. Üstelik onun eşi Malkoç Süalp okumuş, kültürlü, eğitimli ve zengin bir adam. Ve bunun okumakla kültürle de alakası yok. Bu topraklarda çok fazla bu tür olaylar yaşanıyor. Değişmedi, değişmeyecek. Ben bir kadın olarak, üstelik Türkiye’nin her yerini dolaşan bir kadın olarak, bu durumun değişeceğine inanmıyorum. Köklü bir değişiklik olmadığı ve kadını koruyan ciddi yasalar çıkmadığı sürece de imkânsız. Ve en çok da kadınlar kafa yapılarını değiştirmediği sürece değişmeyecek.

        Diğer Yazılar