Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        MALUM memlekete Soho House geldi, ortalık pek şenlendi. Kim gidiyor, kim gitmiyor? Kim gidecek, kim gitmeyecek? Kim üye, kim değil konuşmaları süredursun, ben hâlâ bir özelliğini görebilmiş değilim. Bir gece geçirdiğim Soho House maceramdan bahsetmeden olmaz. Soho’ya üye olan Cosmopolitan Dergisi’nin Genel Yayın Yönetmeni Özlem Kotan, beni ve Seninle Dergisi’nin Genel Yayın Yönetmeni Nilüfer Pazvantoğlu’nu davet etti. Bir üyenin üç davetli sokabilme imkânı var.

        Neyse güzel bir yemek sonrasında soluğu aldık Soho House’da. Sonra terastaki bara bir güzel kurulduk. Zaten diğer yerler bomboştu. Ben “Bildiğim kadarıyla küçültmeye gidiyorlarmış. Soho House beklenen ilgiyi görmemiş” dediğim zaman Özlem “Aman Esin yapma. Gayet güzel ve keyifli burası. İnşallah kapanmaz” dedi. Daha sonra yanımıza bir arkadaşı geldi, ona da bu mevzudan bahsedince arkadaşı “Yok yok kapanmaz burası. Normalde tıklım tıklım oluyor, bugün böyle olduğuna bakma” dedi. Yani anlayacağınız Soho House’un üye eşrafı bu mekândan çok ama çok mutlu ve kapanmasını asla istemiyorlar. Ben Özlem’e “Ben şimdi burada fotoğraflar çekip yayınlasam” dedim, o da “Aman Esin beni üyelikten atarlar” diye panik yaptı. Anlayacağınız üyeler pek memnun, böyle şeyler istemiyor. Onun dışında Soho House’da neler mi oldu?

        - O gece ‘Kardeş Payı’ oyuncuları Murat Cemcir ve Ahmet Kural vardı. Onları görünce ilk başta şaşırdım ama daha sonra Özlem’in “Buraya üye olmak o kadar zor ki acayip bir form dolduruyorsunuz. Paranızın olması, ünlü olmanız hiç fark etmiyor farklı olmanız gerekiyor” sözlerini hatırladım. Sonra, “Evet sanırım farklı oldukları için buraya üyeler” dedim. Bu arada Murat Cemcir’in saçları acayip uzamış ve bembeyaz. İnşallah bir proje için uzatıyordur. Yoksa pek sevimli görünmüyordu.

        - BU arada aman ha “Soho House’da havuza gidiyorum” gibi bir cümle kurmayın keza millet güler size. Havuz girmelik değil ayakları sokmak için. Ya da bırakın kuşlar su içsin. O nedir öyle küçücük, incecik bir şey. Serinlemek için değil, güneşlenmek için ideal.

        - ŞUNU bir kere daha gördüm ki, insanlar cool gözükmeye çalışıyor. Mesela yabancılar vardı, onlar çok doğaldı ama bizim insanımız bir garip. Kendini kasmalar, enteresan haller. Gerek yok beyler, bayanlar. Rahat olun, rahat takılın. Yani oraya üye sistemi ile girdiğiniz için bir şey değişmiyor. Herhangi bir farklılık olmuyor.

        - EĞLENENLER arasında Hadise’nin sevgilisi olarak anılan ama şimdi ayrıldılar mı belli olmayan Uğur Güven de vardı. İki erkek arkadaşı ile barda oturuyordu.

        - EN çok eğlenenler arasında modacı Hakan Yıldırım vardı. Bayılıyorum Hakan’a. O kadar pozitif, o kadar samimi ve doğal ki. Dünya starları boşuna tercih etmiyor Hakan’ı. Olduğu gibi anlayacağınız. O gece de etrafa takılmadan en çok eğlenen kişi oydu.

        - MÜZİK 01.00’den sonra kısılıyor. Haberiniz olsun. Müziği duymak için zorluk çekiyorsunuz.

        - KAPIDA “Üye olan biri gelse de girsem” diye bekleyen bazı gazeteci ve ünlülerden bahsediyor herkes. Birçok kişi o isimlerle alay ediyor aman dikkat diyeyim ben size.

        Kiralık aşk

        ÖNCEKİ gün yazlık dizileri konu alıp ‘İlişki Durumu Karışık’tan bahsetmiştim. Özellikle orada oynayan Seren Şirince’ye bayıldığımdan söz etmiştim. Çünkü inanılmaz samimi ve doğal oynuyor. ‘Kiralık Aşk’ta oynayan Nergis Kumbasar’ın da ne kadar güzel oynadığından bahsedecekken aynı dizide oynuyormuş gibi göstermişim. Kusuruma bakmayınız. Bir karışıklık olmuş. Nergis Kumbasar ‘Kiralık Aşk’ dizisinin yıldızı. Bu arada yazlık dizilerin hemen hepsini çok sevdim. Yakaladıkça izliyorum. Özellikle bu iki dizinin ardından ‘Yaz’ın Hikayesi’ ve ‘Çilek Kokusu’ da favorilerim arasında.

        Diğer Yazılar