Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        ÖNCELİKLE Yılmaz Erdoğan ve Belçim Bilgin Erdoğan’ın ayrılmama kararı aldıklarına çok sevindim. Boşanma haberleri çıkınca şahsen pek üzülmüştüm. Bana ne oluyorsa? Neden üzülüyorsam? Boşanırlar boşanmazlar! Neyse insanca düşünceler de pek anlamlı olmuyor. O yüzden geçtim buraları da ikisine bir küçük sitemim var. Kardeşim bu haberlerin çıktığı gün doğru düzgün bir açıklama yapsanız da bu saçma sapan boşanıyorlar haber kirliliği olmasa daha iyi olmaz mı? Oyuncakla oynar gibi oynuyorsunuz. Sonra da gazeteciler hep yalancı oluyor. Hayır ikinizin de basın danışmanları var, menajerleri var. Doğru düzgün bir açıklama yapsanız. Tamam aranız limoniydi, anlaşarak boşanıyordunuz. Sağınızda solunuzda güvendiğiniz insanlar da onay verdi. Tamam sonra vazgeçmiş olabilirsiniz. Anlaşmış olabilirsiniz ki bu zaten çok şahane bir şey. Buna kimsenin lafı yok da bunu doğru düzgün anlatsanız ne olur. İkiniz de başarılı, aklı başında insanlarsınız. Neden gazeteleri, gazetecileri yalancı çıkartıyorsunuz. Yurtdışında insanlar doğru düzgün açıklama yapıyor. Siz neden yapmıyorsunuz? Buradaki insanların da aklı başında. Tamam her alanda olduğu gibi bizim içimizde de çürük elmalar var. Doğru düzgün haber yapmayan, yalan haber peşinde koşan insanlar var. Ama bu işi dürüst ve iyi yapanlara nedir saygısızlığınız? İkinizin de takipçileri var, sevenleri var. Hadi bizi geçin onlara nedir bu saygısızlığınız. Şimdi çıkmış “Bizim boşanacak gibi bir halimiz mi var?” tadında poz verip çıkan tüm haberleri yalan, gazetecileri de yalancı çıkartıyorsunuz. Siz ünlü isimler böyle davranıp sonra gazetecilerden saygı bekliyorsunuz. Sanırım güzel memleketimde birçok şeyin değişmesinin hayalini kurarken bunu da içine katacağım. Hiçbir zaman sanatçılar bu tür saygıyı biz gazetecilere göstermeyecek.

        Keremcem ve Seda’ya tebrik

        HİÇBİR boşanma sonrası insan tebrik edilmez ama ben Keremcem ile Seda Güven’i tebrik ediyorum. Saygılı oldukları için. Evlilik kurumuna gerçekten saygı gösterdikleri için. Demek ki, gerçekten birbirlerine çok âşık olmuşlar, çok sevmişler ki sonrasında böyle çirkinleşmeden, kimselerin haberi olmadan boşandıktan sonra bir basın açıklaması ile saygılı bir şekilde yollarını ayırdılar. Demek ki, isteyince oluyormuş. Gizlenebiliyormuş. Kimseler duymadan, sessizce bu iş bitebiliyormuş.

        Benimle oynar mısın?

        - GEÇEN gün çok keyifli bir kitap geçti elime. Hatta gazetede birbirimize sorup eğlendik. Güldürdü, düşündürdü. Benim ‘Siz Uyurken’ kitabımın editörü Nazlı Berivan Ak’ın çevirisini yaptığı ‘Benimle Oynar mısın?’ tamamen sorulardan oluşan, yetişkinler için empati oyunu kitabı. Kötü geçen bir ilk buluşmayı, gergin bir sohbeti ısındıracak tatlı bir kitap. Aklınızda olsun derim. Ben daha size bu kitaptan bahsetmeden ikinci baskıya girmiş bile.

        - BİR kitaptan bahsettim bir de güzel şarkılardan bahsetmeden olmaz. Adı yine ‘Benimle Oynar mısın?’ yani Bülent Ortaçgil’in 41 yıl sonra yeniden plak formatıyla raflarda yerini alan Türk pop müziğinin kült albümü. Şarkı yazarı ve kent ozanı Bülent Ortaçgil’in ilk albümü olan ‘Benimle Oynar mısın?’ 1974’te yayınlanmış.Ali Kocatepe’nin prodüktörlüğünde, Onno Tunç’un düzenlemesiyle gerçekleştiren albümde 14 şarkı var. Tam arşivlik. Bir göz atın derim.

        SİZ UYURKEN

        - SUR Balık-Cihangir. Asansörde bir adam elinde döner dürüm ile çıktı. Söylene söylene indi. Hatta “Ya burada balıkçı varmış, neden söylemiyorsunuz?” diye arkadaşlarına sitem etti.

        - ALİYE Meyhane- Cihangir, 00.30. Yan masada iki kız, üç erkekten oluşan bir grup Türkiye’yi bırakın dünyayı kurtardı. Hatta öyle ki, ciddi devrimler bile yaptılar.

        Diğer Yazılar