Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Sıla’nın “O şovun içinde olmak istemiyorum” cümlesine katılmıyorum. Ayrıca adı “şov” bile olsaydı, yapılması gereken buydu ve tüm dünyanın da böyle bir Türkiye’yi görmesi gerekiyordu.

        Biz kendi içimizde kavga ederiz, didişiriz, birbirimizi yeriz, ama düşmanları görünce kenetleniriz. İşte Yenikapı’da da gerçekten bu oldu. Dünyanın “Çılgın Türkler” dediği bir gün yaşandı.

        15 Temmuz kara cuma günü bu çılgın Türkler kendilerini tankların önüne attı. Ve bizim birleşmeye, bayrağımızı dalgalandırmaya ihtiyacımız vardı. Dünyanın gözüne sokarcasına.

        ANCAK...

        Tam da miting günü, yani geçen hafta bu köşede, “Giden sanatçılar ve gitmeyen sanatçılar diye başlıklar atılmasın, aman dikkat” diye bir yazı yazmıştım. Tam da öyle oldu Sıla’nın durumu. Ne olursa olsun Sıla’nın yaptığı açıklamayı tasvip etmiyorum, ama konserlerinin iptal edilmesi de tasvip etmiyorum.

        Bir sanatçıyı şarkı söylemekten mahrum etmek kadar kötü bir şey olamaz. Ve tam da işte, “Evet barıştık, el ele tutuştuk, hoşgörülü olduk, bizi kimse ayıramaz; her fikre, düşünceye, söyleme anlayışlı davranıyoruz” dediğimiz noktada böyle bir şey meydana gelmesi hoş olmadı.

        Ve bu durum gereksiz bir şekilde kavga, tartışma ve güvensizlik yaratacak. Yine bizi bölmek isteyenleri bıyık altından güldürecek.

        SON OLARAK...

        1- Sıla’nın “şov” kelimesini kötü bir niyetle söylemediğini düşünüyorum.

        2- Çünkü, “şov” kelimesini kullandığı için üzüldüğünü, fakat geri adım atmayı da kendine yediremediğini düşünüyorum.

        3- Hiçbir sanatçı konserlerinin iptal edilmesini istemez ve Sıla’nın da her Türk vatandaşı gibi vatanını, toprağını sevip sahip çıktığını, darbeye karşı olduğunu ve demokrasiyi savunduğunu düşünüyorum.

        4- Düşüncelere saygı gösterdiğimiz zaman daha güzel bir ülke olacağımızı düşünüyorum.

        5- Düşmanlara fırsat vermemek için daha çok kenetlenmemiz gerektiğini düşünüyorum.

        DENİZ, BU YAZI SEVENLERİNDEN

        İnfaz yasasının değiştirilmesi gündeme gelince sanat dünyasında da akıllara ilk olarak Deniz Seki geldi. Çünkü erken tahliye umudu doğdu. Önceki gün de tüm sosyal medyada birçok ünlü isim, Deniz Seki’nin fotoğraflarını paylaşıp “Hadi gel seni bekliyoruz” mesajları yayınladı. Gerçekten de öyle; seni bekliyoruz Deniz. Şarkılarını özledik, yorumunu özledik, seni özledik.

        Orada bol bol okuduğunu biliyorum. Her gün gazete de okuduğunu biliyorum. Seni ziyaret ettiğim, duygularını yazdığım gün, “Her gün Habertürk okuyorum” demiştin.

        İşte bu haber özellikle sevenlerinin isteği doğrultusunda yazılıyor. Çünkü birçok kişi, “Esin Hanım yazın. Sizi okuyor Deniz orada. Deniz’i çok özledik. Bilsin ki onu bekliyoruz” diye mesaj yolluyor.

        Önceki gün de sosyal medyadan çok güzel sevgi mesajları yayınlandı haberin ola. Herkesin çok selamı var. Herkes seni özlemle bekliyor. Ve şarkılarını çok özlemişler.

        SAHNEDE ISLANDI, KONSER SONRASI EVLENME TEKLİF ETTİ

        Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava’da konser vermek, her sanatçı için büyük bir sınavdır. Orası özel ve prestijli bir konser yeri. O yüzden orada kimin konseri varsa hakkını vermeli.

        Önceki gün uzun süredir müzik dünyasının içinde yer alan Berkay da ilk sınavını verdi. Ve sınavı “başarılı geçti” diyebiliriz. Tabii ki eksiklikleri vardı. Ama direkt söylüyorum, eksiklikleri tamamlarsa Harbiye Açıkhava’da konser verecek isim listesinde kesinlikle ilk akıllara gelen kişi olur.

        Öncelikle samimiydi doğaldı, kendi gibiydi. İlk dakikalarda heyecanlıydı ama sonrasında işi toparladı. Sahneye bir duş sistemi kurulmuştu. Konserin ilk bölümünün sonunda, sahneye mayoyla çıkan dansçılarla duşun altında ıslanması gerekiyordu, ancak sistem çalışmadı ve istenen olmayınca biraz morali bozuldu.

        Fakat ikinci yarıda morali gayet yüksek bir şekilde repertuvarına devam etti ve tüm Harbiye’ye göbek attırdı.

        Konserin son bölümünde, yani ikinci yarının bitiminde ıslanma gerçekleşti ve dansçılarla birlikte ıslanarak konseri bitirdi. Tüm bu görüntüleri HTDOKUN’la sadece bu gazetede ve köşede izleyebilirsiniz.

        Konserin hemen ardından Berkay kuliste, yakın dostlarına birlikte küçük bir davet verdi. Uzun süredir birlikte olduğu ve ay sonunda Santorini’de evleneceği Özlem Katipoğlu’na, diz çöküp evlenme teklif etti.

        Tüm bu görüntüleri sizin için telefonumla çektim. Tek yapmanız gereken, Berkay’ın nasıl dizlerinin üstüne çöküp evlenme teklif ettiğini HTDOKUN’la izlemek.

        Bu arada evlilik teklifi bölümünün organizasyonu ve Santorini’deki düğün, Fulya Terim’in şirketi Terim Events tarafından gerçekleştiriliyor.

        Diğer Yazılar