Kemal'i böyle mi yetiştiriyorsun Cem Yılmaz?
Nedir bu kadınların erkeklerden çektiği. Neden erkekler, kadınlara hoyrat davranıyorlar.
Ne çirkin bir cevaptır bu Cem Yılmaz. Kimse şarkının sözlerine açıp bakmaz ki! Ne demek istediğini anlamaya çalışmadan yorum yapar, bilmez misin Cem Yılmaz.
Oğlun Kemal’i de bu zihniyetle mi yetiştiriyorsun?
Şarkının sözlerine bakılmadan yorumlar yapıldı bile. Duyduğum birkaç kişinin konuşması karşısında midem bulandı.
İki erkek çocuğu olan bir kadın soruluyor sana. Senin vakit geçirdiğin, mesajlaştığın kadın.
Kimse bir şey anlamaya çalışmıyor, okumuyor, başlığa bakıp yorum yapıyor bilmez misin Cem Yılmaz.
Sen bir kadın sorulduğunda “Ateş et ve unut” dersen, ne anlaşılır özellikle sizin erkek dünyasında bilmez misin? Soruyorum sana.
Maalesef düşünmeden yanıt vermişsin Cem Yılmaz. Kimse senin gibi zeki değil. Kimse bu şarkı sözünün ne olduğunu, şarkının ne anlattığını anlamaya çalışmadı bilesin.
Sen, “Ateş et ve unut” dersen neler söylenir bilmez misin?
2011 yılında yazılmış bir şarkıyı açıp da bakmıyor kimse Cem Yılmaz.
Her gün ekrana çıkıp yayın yapan bir yorumcu bile, “Kürk Mantolu Madonna”daki Maria Puder’i, şarkıcı Madonna sanıyor. Gerisini sen düşün artık Cem Yılmaz.
Ekrana çıkan kişi açıp bakmıyorsa, sokaktaki adam hiç bakmaz. Yazık, bari sizler yapmayın, yazık!
İŞTE ŞARKININ SÖZLERİ
Tam isabet
Yakışır mı
Bize adalet karışır mı
Vicdan bu vicdan
Alışır mı
Külfetiyle barışır mı
Kim oyuncak ki sen oyuncusun
Hakkımızda hayırlısı yok daha
Belki avlanıyorken av olursun
Durma çevir aşkımın namlusunu bana
Ateş et ve unut
Arkanı dön ve git
Yaramı saracak biri var mı diye
Geri dönme sakın
Başka öç alma hiç
Ateş et ve unut
Öylece güle güle
BU AŞAĞILADIĞINIZ MAGAZİN VAR YA...
Tüm gazetelerin, tüm televizyonların, hatta haber kanallarının can damarıdır magazin.
“Magazin mi okuyorsun”, “Magazin programları izlemiyorum”, “Magazin yorumculuğu ne olacak canım, üç beş ünlüyü oturt konuşsun”, “Magazin yalandır, herkes yazıyor çiziyor” denilen magazin var ya hiç de öyle kolay bir iş değildir.
Bir kere magazin muhabiri olarak yola çıktığınız ilk an kim kimdir, kiminledir, nereye gider, ne yer, ne içer, ne giyer, ne satın alır, ne yazar, ne çizer her şeyi bilmek zorundasınız.
Ve magazin hızla yol alır. Yani ne ekonomi, ne spor, ne siyasete benzer.
Biz magazinciler öncelikle siyasi figürleri, yazarları, yönetmenleri, futbolcuları, basketbolcuları, ressamları, şairleri, mafya babalarını, mekân sahiplerini, aklınıza gelebilecek herkesi tanımak zorundayız.
Bilmesek bile araştırmak ve öğrenmek zorundayız.
Karşınıza kim çıkar, neden çıkar, kiminle çıkar bilinmez.
Kimin kiminle bağlantılı olduğunu öğrenmek ve fikir sahibi olmak zorundasın.
“Aman magazin canım” dediğiniz bu bölüm aslında hiç de öyle burun kıvıracak bir bölüm değildir.
Zaten bunları takip edemeyen magazin yazarları ve muhabirleri de kendilerini belli ederler.
Bence önce bunu idrak edin, sonra kalkışın magazin yorumculuğuna.
HT MASA’NIN FARKI
Biz üç senedir Habertürk Gazetesi HT Magazin’de HT Masa yapıyoruz.
Şimdi de Habertürk ekranlarında.
Neden biliyor musunuz?
İşi ustalarından okuyun, öğrenin diye.
Taklitlerimiz çıktı, iyi ki de çıktı.
Diğer gazeteci arkadaşlarımız da yapsın. Daha da çıksın.
Gerçekten bu işe gönül verenler yapsın.
O zaman magazin hak ettiği değeri kazanacaktır.
SİBEL CAN O KÜRK SANA OLMAZ
Sibel Can; Rihanna, Kendall Jenner ve Cara Delevingne’in giydiği Saint Laurent’in kalpli kürkü için 40 bin TL ödemiş, bir de günlerce sıra beklemiş.
Keşke o parayı başka bir şeye harcasaymış.
Keşke o kadar sıra beklemeseymiş.
Her moda olan şey herkese olmaz.
O kürk, uzun boylu, uzun bacaklı birine gider.
Öyle alaturka kıyafetlerin değil, minicik şortların üstüne güzel yakışır o kürk.
Yani her moda olan şey herkese olmaz.
Mesela o kürk Özge Ulusoy, Çağla Şıkel gibi modellere olur Sibel Can.