Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        BİZ kebap seven, yiyen, arabesk dinleyen, acılı lahmacunu dürüm yapan bir toplumuz. Ve bundan da büyük keyif alırız. Eğlencenin sonunda da doymaz, saat gece yarısını geçtiği zaman “Hadi devam edelim. Arabesk nerede var?” diye aranmaya başlarız. Memleketin birçok yerinde de arabesk nağmeleri yükselmeye başladı. Ben bu hafta pazar ve salı akşamı düştüm arabesk müziğin peşine.

        ANIL’I KİMSE GÖRMÜYOR

        Nişantaşı’nda arabesk pazar akşamları Barcode’da oluyor. Mekân küçük, 50 kişi girse tıklım tıklım. Buna rağmen locaları var. Çünkü arabesk müşterisi az biraz ağır ağabeyli durumları sever. Loca olmadan olmaz. Müşterisi az biraz gergindir. Barcode ambiyansı tam da bu aranılan duruma hizmet ediyor. Mekânın içi simsiyah. Kasvetli bir durum söz konusu.

        Sahnede Anıl Durmuş var. Çok iyi bir ses değil. Hatta detone oluyor. Ama kimsenin bununla ilgilendiği yok. Çünkü istenen arabesk şarkılar söyleniyor. Anıl’ı görebilmek de meziyet. Oysa jilet gibi giyinmiş, hazırlanmış. Saçlar fönlenmiş. Üzerindeki dar kesim kahverengi takım elbisesi ve boğazına kadar ilikli siyah gömleği zar zor seçiliyor. Çünkü küçük sahnesinde müşteri var. Görünmüyor ama bu da benden başka kimsenin umurunda olmadı. Çünkü pazar akşamı eğlence isteyenler için ilaç gibi geliyor Anıl. Bilginize.

        ÖZGÜR’ÜN IŞIĞI YÜKSEK

        Salı günü, Asmalımescit Opera. Sahnede 14 müzisyen. Açılışı yapıyorlar, gözlerimizi sahneden ayıramıyoruz. Ve “Aman Tanrım çok iyi çalıyorlar” dedirtiyorlar. Müthişler. Ve 5 dakika sonra Özgür Alter görünüyor jilet gibi takım elbisesi ve parlayan rugan ayakkabılarıyla. İnsanlar birbirlerini dürtüp “Hım hoşmuş, yakışıklıymış. Karizma duruyor sahnede, fena değil” demeye başlıyor. Kaş, göz yapıyor.

        Ancak teknik arızadan kötü başlıyor. İki-üç şarkı olmuyor. Tam umudu kesiyorken başlıyor Özgür Alter. Nağmeler, gırtlak oyunları... Arabeskin tüm güzelliklerini sunuyor güzel orkestrasıyla ve son yılların aranan yeni arabesk ünlüsü Özgür Alter olabilir dedirtiyor. Arada dansöz Didem bile görünüyor. Tam da 90’lar dediğimiz bir gece yaşatıyor bize.

        Çok uzun yıllardır ilk kez bir mekânda kapanışına kadar kaldık. Gerçekten güzel sahne yaptı. Özgür ve ekibi eksikleri tamamlarsa salı akşamları için müdavimleri çok olur.

        Olan biten

        - GEÇEN akşam Ebru Şallı’nın tasarladığı spor kıyafetlerden almak için Koton’a gittim. İstiklal Caddesi’nde her adım bir mağazası var maşallah. Mağazalar birer ikişer kapanırken Koton’un üçer, beşer katlı dört mağazasının olması çok tuhaf değil mi? Çalışanlara sordum “Hepsi kalabalık oluyor mu? İş yapıyor mu?” diye. Bana “Şükür, çok iyiyiz” dediler. Sıkıntıların konuşulduğu günlerde bu durum keyif veriyor.

        - BEN tam bir Osman Müftüoğlu hayranıyım. Yazılarını, söylediklerini, tavsiyelerini çok ciddiye alıyorum. Zaman zaman da karşılaşıyoruz ustayla. Az uyuduğum için kızıyor bana. Bu öğüdünü her gün kendime hatırlatıyorum. Ondan öğrendiğim en küçük şeyi bile uygulamaya çalışıyorum. Sadece ben değil birçok kişi tabii. Duyduğum kadarıyla yeni bir alan kuruyormuş Şile’de. Yaşasın Hayat danışmanlığı altında bir merkez. Tam bir nefes alma, dinlenme yeri anlayacağınız. Wellness ve detoks merkezi olacakmış. Bunu duyan birçok ünlü “Haydi aç da gidelim” diye ustayı aramaya başlamış. Kate Moss ve Naomi Campbell bayılıyor böyle kamplara. Duyarlarsa oradan çıkmazlar söyleyeyim.

        Siz uyurken

        - YAN locada kız karşısındaki çocuğa fındık atıyor. Çocuk ilk önce gülümsedi. Sonra kızmaya başladı. Kız da fındıkları avuçladı, çocuğun yüzüne attı. Ama kız gülüyor. Çocuk söylene söylene orayı terk etti. 10 dakika sonra geldi kıza sinirli sinirli bir şey söyledi. Kız o dakikadan itibaren gülmeyi bıraktı.

        - TEPEBAŞI, bir çift kavga ediyor. Kız bağırıyor, çocuk “Allah aşkına bırak peşimi” diyor. Kız da “Ben bırakırsam sen yaşayamazsın ki” diyor. Bu diyalog saat 05.00 sıralarında yaşanıyor.

        Diğer Yazılar