Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        SON günlerde özellikle çocuklarla ilgili yaşanan acılar, sıkıntılar hepimizi derinden yaralıyor. Çocuklara taciz ve şiddeti geçtim sevgisizlik gösterenleri bile ağır şekilde cezalandırmaktan yanayım. Her zaman. Çocuklara öncelikle sevgiyi aşılamak gerek. Ve ardından da eğitimi, sanatı, tarihi, geçmişi.

        Alttaki fotoğraflardan birini bir ay önce New York Metropolitan Müzesi’nde, diğerini de bir hafta önce Gaziantep Zeugma Müzesi’nde çektim. Müzenin yolunu çocuğuna göstermeyen büyükler varsa görsün de bir şeyler çıkarsın diye. Ben çocukken çok giderdim müzeye. Hâlâ da bir şey değişmedi. Yabancı bir yere gideyim ilk işim oranın müzesine, tarihi bir kalıntısını görmeye gitmek oluyor. Sizler de üşenmeyin derim.

        Önemli olan senaryo

        TAMAM kız güzel, oğlan yakışıklı. Ama bunların hepsinin bir sonu var. Güzellik ve yakışıklılık da bir yere kadar. Eğer iyi bir senaryo, iyi ekip, konu olmazsa eninde sonunda duvara toslar. Buyurun işte sürekli aynı konu, sürekli göz teması, sürekli bir kaçışma...

        Elçin ve Barış’ın hikâyesi bitiyor. Ama izleyici iyi dayandı ben size söyleyeyim. Neden dayandı? Çünkü izleyici yaşı küçük. Ve Barış Arduç ile Elçin Sangu için ölüyorlar. Hatta onlar normal hayatta da sevgili olsunlar, buluşsun, birleşsin diye ölüp geberdiler. Ama onlar da pes etti hep aynı konu, hep aynı mevzular. Hep aynı terane.

        Sonuçta dünya değişiyor. Görüyorlar, gelişiyorlar, büyüyorlar. Hatta 3-5 sene sonra bu kadar sevmeyecekler, beğenmeyecekler Barış ve Elçin’i. Yeniler geliyor, her gün, her zaman. Ve Barış ve Elçin’e gerçekten bir dost tavsiyesi: Acilen başka ve farklı bir rolle izleyici karşısına çıkmaları ve ters köşe yapmaları gerekiyor oyunculukları adına. Yoksa sadece yakışıklı ve güzel olarak kalacaklar. Naçizane...

        Tarkan’dan sonra kadınlara da takım elbise

        HARBİYE Açıkhava Konserleri’nin ilk bölümünü Türk sanat müziğine ayıran Tarkan’ı genç tasarımcı Gülnur Güneş giydirmişti. Her akşam farklı bir kostümle seyircinin karşısına çıkan Tarkan’ın yanı sıra mega yengeyi de giydiriyor Gülnur.

        Geçen gün karşılaştım. Meğer yeni bir koleksiyon hazırlığı içindeymiş. Bu koleksiyon öyle bilindik kıyafetlerden değil tam tersi olacakmış. Yani kadınlara takım elbiseler geliyor. Gülnur, kadının gücünü, duruşunu, çalışma hayatında yerini, şık ve ciddi sitilini yansıtacakmış. Meraklısına. Bu arada Tarkan’la çalışmaya da devam ediyormuş Gülnur.

        Tarkan demişken

        6 yıldır aynı muhabbet. Her sene “Tarkan’dan albüm geliyor”, “Tarkan stüdyoda çalışıyor”, “Tarkan yeni albümü kısa sürede çıkaracak” gibi gibi cümleler havada uçuyor. 2017 bitmeden bu cümleler bu sefer gerçek olur ve Tarkan’dan şu beklenen ve yıllardır bir türlü çıkmayan ve her sene hazırlanıp hazırlanıp çöpe atılan Türk pop müziği albümü gelir artık inşallah.

        Siz uyurken

        - YAN masada bir kadın bir erkekle oturmuş yemek yiyordu. Bir gerginlik oldu. Ne olduğu anlaşılamayan bir an. Sonra kadın hiçbir şey demeden kalktı çantasını aldı ve gitti. Biz zannettik ki tuvalete gitti. Adam da öyle zannetti. Uzun bir süre adam tek başına oturdu oturdu oturdu. Sonra saatine baktı. Telefonu eline aldı birini aradı. Belli ki açmadı. Sonra hesabı istedi kalktı gitti.

        - KALABALIK bir masa. Ekip eğleniyor. Yan masada ciddi coşanlar var. Kadınlar masanın üzerine çıktı oynuyor. Diğer masada iki kişi tartışmaya başladı. Aralarında ciddi arbede yaşandı. Ama diğer masanın üzerinde dans edenler istiflerini bozmadı bile.

        Diğer Yazılar