Canlı müzik hızla keşfediliyor
Son zamanlarda şehirde canlı müzik furyası esiyor. Akşamüzeri yemek sonrasında müzik başlayan mekânlar pek popüler oldu.
Cihangir Hazine de haftanın 7 gecesi canlı müzik yaparak 4 ay gibi kısa bir sürede popüler olmayı başardı.
Yol Project, Özay Bakır ve Borga ile dönüşümlü geceler yaşanıyor.
Bu akşam merak edenlere Yol Project sahne alıyor.
Her akşam tıklım tıklım.
Hal böyle olunca diğer mekânlarda da canlı müzik hızla yayılır oldu. Çünkü dinleyici seviyor, ilgi gösteriyor.
‘PAZARTESİ SENDROMUNA İLAÇ'
Arnavutköy’deki Any, uzun süredir pazar günleri 17.00’de başlattığı canlı müzikle yeni bir dönem başlattı.
Uzayan pazar kahvaltı sonrası, akşam yemeği öncesi. Yani arada tam bir eğlence.
İşte böyle olunca alıcısı da çok oldu. Tıklım tıklım oluyor pazar akşamları.
Müjde Kızılkan şarkılar söylüyor. Size de coşmak, eğlenmek, dans etmek ve kendinizi pazartesiye hazırlamak kalıyor.
“Pazartesi sendromuna ilaç gibi geliyor” diyenler var. Aklınızda olsun.
ARNAVUTKÖY'ÜN YENİSİ
Mert Davran da bugün Whisper’da sahneye çıkacak. Canlı canlı şarkılar söyleyecek.
Genellikle Mert’i gece yarısı dinlemeye alışkın olanlar için saat biraz erken. 21.30’da sahnede ama pek güzel, pek keyifli bir saat. Yani ne gece yarısı, ne akşamüzeri.
Uzayan kahvaltı, akşam rakı-balık ya da ocakbaşı sonrası “Biraz tepinip dans ederek yediklerimizi eritip öyle mi uykuya dalsak” dediğimiz bir pazar akşamı saati.
Cuma-cumartesi eğlenmeye doyamayanlara... Haydi Mert’li geceler Arnavutköy’de başlıyor.
Duyanlar duymayanlara iletsin.
İNDİRİM ŞART
3 gün önce sektörde sanatçıların sahne ücretleriyle ilgili indirim yapması konusunda bir yazı yazmış, Cenk Eren’in bir sanatçı olarak indirim yaptığından bahsetmiştim. Yılların işletmecisi Ali Sayar da verdiği röportajda, “Sektör için işletmeci de sanatçı da fiyatında indirim yapmalı” demiş.
Yani kendisi de bir işletmeci olarak ellerini taşın altına koymaları gerektiğinden bahsetmiş. Tabii sadece sanatçı değil, iki taraf da fedakârlık yapmalı.
Yoksa sektör, içinde bulunduğu durumdan kurtulmaz.
CUMA GECESİ SOKAKLAR BOMBOŞ
İstanbul gecelerini sık sık yazıyorum. Hatta pazartesi köşemde, “Cumacumartesi İstanbul geceleri” diye tek tek anlatıyorum. Ama açık ve net söyleyebilirim ki bu cuma, yani önceki gece sokaklar bomboştu.
Mekânlar da “Eh işte” kıvamındaydı. Yani bilindik cumadan eser yok.
Çünkü insanlar artık mekânlara çok çıkmıyor. Ne mi yapıyor? Önce bir balıkçıya ya da ocakbaşına yemeğe gidiyor. Mesela yemek yenilen ve saat 01.00’de kapanan mekânlar tıklım tıklımdı. Ama onun devamı yok.
Diğer sabaha kadar süren mekânlar kan ağlıyor. Yazık, çok çok yazık!
SİZ UYURKEN
Arnavutköy Eftalya’da iki kadın kendi aralarında “Seher Hanım’a kesin anlatacağım. Bu böyle olmaz, anlatmamız gerek. Oğlunun o kızla birlikte olmaması gerek. Acilen bu durumu ona anlatıp ikna etmemiz gerek” diye konuşuyorlar da konuşuyorlar. Yeminle aralarına girip “Size ne Seher Hanım’ın oğlundan. Bırakın insanları kiminle birlikte olurlarsa olurlar” dememek için kendimi zor tuttum ve attım sokağa. Yoksa büyük kavga çıkardı.
ŞU ARA EN MERAK ETTİĞİM
KenanIşık sonrasında bilgi birikimiyle “Kim Milyoner Olmak İster” yarışmasında koltuğu devralan ve muhteşem bir sunuculuk ortaya koyan Selçuk Yöntem’in yerine gelen Murat Yıldırım, acaba durumu kurtarabilecek mi? Sonuç olarak bu yarışma bir klasik ve artık farklı bir boyutta. Yani Murat’ın olmayacağına dair düşüncelerim var, ama belli de olmaz tabii, hepimizi şaşırtabilir.
Bazı nadide köşe yazarlarımız, “Her şeyi ben bilirim”, “Sadece ben okunurum”, “Ben yazmazsam kimsenin haberi olmaz”, “Ben doğrusunu yazarım, başkası yalan”, “Bizim gazete yazarsa olay olur, bizim gazete yaparsa böyle olur, şöyle olur, gerisi yalan” tarzında yazılar yazarak neyin kafasını yaşıyor acaba?
