Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        ÖNCEKİ gün HT Magazin’de Mehmet Çalışkan’ın Beşiktaşlı Tosic’in popstar eşi Jelana Karleusa ile yaptığı röportajı okurken “Yenge bize hazır, acaba biz ona hazır mıyız?” dedim. Neden mi?

        - İnanılmaz bir özgüveni var.

        - Gerçekten bizim bildiğimiz diğer topçu eşlerine benzemiyor.

        - Sosyal medyadan sürekli sahnedeki performansına denk geliyorum. Gümbür gümbür.

        - Yürüyüşü, endamı, kıyafetleri, pozları derken bizim tanıdığımız topçu yengeleri 1 değil 10 defa geride bırakır.

        - Jelana İstanbul’un gecelerine-gündüzlerine bir dalsa, direkt “Çekilin” derim. Çünkü zaten o bir mekâna girince çekilmek gerekir.

        - Şimdiden olacakları direkt söylüyorum. Bizim pek meraklı ahalimiz kendisiyle hemen selfie’lere başlayıp davetlerde boy göstermek için can atacaktır. Ve yakında küçük Jelana’lar çoğalacak.

        ************

        En meşhur çizme

        MALUMUNUZ uzun süredir herkes Demet Akalın’ın 35 bin TL’lik, Saint Laurent marka, swarovski taşlı çizmesini konuşuyor. Görgüsüzlükten girip “Ne manasız” diyenlerden çıkıp “Hiç yakışmamış” diyenine kadar gittik.

        Bence sanatçının bu tarz alışverişler yapması kadar normal bir şey yok. Sahne, klip derken olması gereken bu. Kadın her gün aynı şeyi giyse o da laf olur. Neyse bu mevzuya girmeyeceğim. Oldukça saçma çünkü.

        Onun dışında sosyal medya ahalisi şu meşhur çizmeyle fotoğraf çektirip paylaşmaya devam ediyor. Yani çizme en meşhur çizme oldu. Mağazaya gidip giyip paylaşım yapılıyor. Yakında çizmenin kendisiyle röportaj yapanları görürseniz şaşırmayın.

        ************

        Lyon’da Hülya Süer ve Kamuran Akkor

        ÖNCEKİ hafta benim en ucuz, en hesaplı, en eğlenceli tatili yapmayı hedeflediğim arkadaşlarımla görmediğimiz Lyon’u keşfe çıktık. Detaylara geleceğim ama kaldığımız otelin lobisinde çalan müziklerde küçük çaplı bir şok yaşadım. Çünkü Kamuran Akkor’dan, ‘İkimiz Bir Fidanız’ ve Hülya Süer’den ‘Şeker Oğlan’ çalıyordu. Evet yanlış okumuyorsunuz. Zaten sosyal medyadan beni takip edenlere de dinlettirdim. Neden mi şaşırdım?

        - Bizim mekânlarda yüzüne bile bakılmaz bu şarkıların.

        - Hatta çalarken “Yok artık, Hülya Süer mi kaldı, Kamuran Akkor mu kaldı?” denir.

        - Hatta birçok kişi söyleyen kişilerin kim olduğunu bilmez, Shazam’a bakar.

        ************

        Michelin yıldızlı yemekler

        AYLARCA herkesin peşinde koştuğu, rezervasyon yaptırmak için uğraştığı Michelin restoranlara da gittik. Tabii bazılarında yer bulmanın imkânı yok. İlk gittiğimizde öğlen La Mere Brazier’e gittik. Michelin yıldızlı şefler yetiştirmiş bu restoranda yer bulmanın imkânı yok. Ancak öğlen yemeği için yer bulabildik. Öğlen yemeği için 35-40 ve 50 Euro’dan başlayan mönüleri de yiyebilirsiniz.

        Michelin farkını merak ediyorsunuz. Çok fazla Michelin restoranın olduğu Lyon’da bir de Daniel&Denise’ye de gittik. Bu mekân neredeyse her sene bir yıldızı kapmış. Kapısı Michelin yıldızı etiketlerden geçilmiyor. Ama normal bir çalışansanız işyerinizin verdiği yemek pullarıyla da yemek yiyebileceğiniz bir mekân. Kişi başı 30 Euro’ya da çıkabiliyorsunuz. Haliyle ben “Bizim ülkemizde bir Michelin restoran olsa, önünden geçemeyiz pahalılıktan” demedim dersem yalan olur.

        Diğer Yazılar