'Taksicilerin pazarlık inadı turistleri bıktırdı'
Bu iddia, bir turist rehberinden... Taksicilerin taksimetre açmak yerine turistlerle inatla pazarlığa tutuştuğunu ve 2-3 kat fazla para istediğini söyleyen rehber, “Acilen caydırıcı önlem alınmalı’ diyor...
GEÇEN haftalarda, HT İstanbul ekibi, ‘İstanbul’da turist olmak’ adlı deneysel bir çalışma yapmıştı. Bir günü, kentin tarihi mekânlarında, turist kılığında geçiren ekibimizin gözlemleri çarpıcıydı. Özellikle de turistlerin ulaşımıyla ilgili kısımlar... Toplu taşıma araçlarında hiçbir sorunla karşılaşmamışlardı İstanbul’u dolaşan bir turist olarak. Ne var ki işin rengi taksiye gelince değişmişti. Hani hep şikâyet edilir ya, ‘Taksiciler, Tarihi Yarımada’da sadece turistleri alıyor, turist olmayan taksiye binemiyor’ diye... İşte bu iddianın doğruluğunu bizzat tecrübe etmişti HT İstanbul ekibi...
Konu taksici ve turist olunca, şikâyetler de bol tabii... Turistlerle fiyat pazarlığı yapmaları, 50 TL yerine 5 TL sahtekârlığı, turistleri uzun uzun dolaştırmaları gibi çokça iddia dolaşıyor taksicilerle ilgili... Yine geçen haftalarda Trafikten Sorumlu İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Metin Alper’le yaptığım röportajda taksicilerle ilgili şikâyetler gündeme gelmiş, Alper, “Taksicilerle ilgili en sıklıkla karşılaştığımız problem, banknot benzerliğinden dolayı turistlerden 50 TL yerine 5 TL aldıklarını iddia ediyorlar. Burada kural ihlali yok, doğrudan gasp var” diyerek cezaların caydırıcı olması gerektiğine dikkat çekmişti.
Dedim ya, mevzu taksici ve turist olunca, iddialar bol. İşte şimdi de bir turist rehberi anlatıyor taksicilerle yaşadıkları problemleri...
“CİDDİ CEZA GEREKLİ”
“Turist sezonunun başlamasıyla, yabancı misafirlerimizle bire bir ilgilenen şirketimize gelen şikâyetler de artıyor. Klasik turist şikâyetlerini geçiyorum, bunlar dünyanın her şehrinde görülen ve dikkat edilmesi gereken unsurlar ancak İstanbul’a ait özel bir sorun ciddi safhada artmaya başlamış durumda ve gelen tüm ziyaretçilerimizi utanarak uyarmamız gerekiyor. Bir turist taksiye bindiğinde taksici pazarlığa başlıyor bir kere. Taksimetre açmak yerine gidilecek adrese bir fiyat veriliyor ki bu fiyat taksimetreden genellikle 2 ya da 3 kat fazla oluyor. Taksimetreyi açtırmak isteyen turistler ise taksicinin soğuk ve saygısız tavırlarıyla karşılaşabiliyor. Durum o kadar vahim ki, turistlere ‘Taksi kullanmayın’ diyen tur operatörlerinin sayıları gün geçtikçe artıyor. Hatta bazı acenteler turistlere İstanbulkart vererek otobüs ve metro hatlarını kullanmalarını ve taksileri kullanmamalarını tavsiye ediyor. Hem İstanbul sakinleri için hem de ülkemizi ziyaret eden misafirlerimiz için bu taksi sorununu çözmemiz lazım. Eğitim, şikâyet hatları ve ciddi cezalarla bu sorunun üstesinden gelmeliyiz...”
ESNAF İSYANDA: OTOBÜS YOK, İŞ YAPAMIYORUZ
İSTANBULLUNUN toplu taşımayla ilgili sorunları bitmiyor, bitecek gibi de görünmüyor. Bakın bu kez de Bayrampaşa Altıntepsi Mahallesi’ndeki işyeri sahipleri “Otobüs yok, iş yapamıyoruz” diye isyan ediyor. İşte bölgede hizmet veren esnafın kaleminden yaşananlar... “Uzun süredir devam eden ve artık işkence haline dönüşen ulaşım sorunu canımızdan bezdirdi. Gerek UKOME (Ulaştırma Koordinasyon Merkezi) gerekse belediye ile ulaşım sorununun çözülmesi adına uzun süredir devam eden çalışmalarımız ve taleplerimiz sonuçsuz kalıyor. Taleplerimizi ilettiğimiz yetkililerin artık harekete geçmesini, ulaşım sorununu çözerek yaşanan mağduriyetlerin bitirilmesini bekliyoruz. Bölgedeki tek ulaşım imkânı Otogar-Esenler metro hattı. Bu hatta bağlı yaya ulaşımı ise çok sorunlu. Zira yaya yolu olarak belirlenmiş alan düzensiz, güvensiz ve ışıklandırmadan uzak bir görünüme sahip. Bölge, alışveriş merkezi dahil, diğer market ve alanlar göz önüne alındığında binlerce kişiye istihdam sağlıyor. Bir yandan da konut inşaatları hızla sürüyor. Ancak ulaşım kısıtlı. Yaşanan sıkıntıları anlatan bir dilekçe, toplanan imzalar ile birlikte UKOME’ye ulaştırıldı. Buna rağmen geçen süre zarfında sadece ‘Araştırma ve iyileştirme çalışmalarımız devam etmektedir’ şeklinde bir cevap alabildik. Bölge, ulaşım sorunu nedeni ile kan kaybediyor. Yetkililerin harekete geçmekte gösterdikleri bu gecikmeler nedeni ile yaşanan sorun gün geçtikçe çığ gibi büyüyerek işyerlerini dibe sürüklüyor. Mevcut yolcu ve ziyaretçi potansiyelini, bölge çalışanlarını olumsuz yönde etkileyen ulaşım sorununa, yetkililer tarafından kalıcı bir çözüm bulunması konusunda acilen destek bekliyoruz.”
SİTELERİN ORTASINDA BİR MOLOZ SAHASI
NEREDE boş bir alan varsa bir bakmışsınız moloz döküm sahasına dönüştürülmüş, hafriyat yığınlarıyla doldurulmuş. Tıpkı Esenyurt’ta olduğu gibi... Yukarıdaki kare, Yunus Emre Mahallesi, Kiptaş 5. Etap’ta çekilmiş. Sitelerin önündeki yeşil alana, fotoğrafta da görüldüğü üzere moloz dökülüyor. Çevre sakinlerinin söylediğine göre, hafriyat kamyonlarının biri gidiyor, diğeri geliyor. Çevre sakinleri de ortalığın toz-toprak içinde kalmasına mı, görüntü kirliliği oluşmasına mı, kamyon gürültüsüne mi, hangi bir derdine yansın bilemiyor. Şikâyet Hattı’na mesaj üstüne mesaj gönderen vatandaşlar bakın yetkililere nasıl sesleniyor:
“PENCERE AÇAMAZ OLDUK”
“Nefes alabileceğimiz yeşil alanlar bu kadar kısıtlıyken, elimizdeki bir alanı neden molozla dolduruyoruz? Hafriyatlar için bir moloz döküm sahası yok mu? Yerleşim biriminin orta yerine moloz dökülmesinin çevredeki vatandaşları rahatsız edeceğini kimse düşünmüyor mu? Penceremizi açamaz olduk. Ne olur bu döküm işine son verilsin. Acilen...”
