Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        İçiniz dışınız “Darbe girişimi” oldu biliyorum.

        Çünkü benim de öyle.

        15 Temmuz akşamı, Cenevre’den İstanbul’a geldim. Uçağımızın tekerlekleri yere değdiği anda telefonumu açtım yüzlerce mesaj yağdı bir anda: “Ne oluyor Fatih, bir bilgin var mı?”

        Önce gazeteyi aradım. Köprünün bir yanının kapalı olduğunu, ne olup bittiğini anlamaya çalıştıklarını söylediler. Ardından sağda solda bilgi sahibi olması muhtemel tanıdıkları aradım.

        Olay kafamda netleşmeye başladı. Silahlı Kuvvetler içinde bir cuntanın darbe girişimi vardı ama başarılı olacak gibi durmuyordu.

        Bavullarımı beklerken yurtdışından kızım aradı.

        Ona da “Darbe girişimi var ama sonuçsuz kalacak” mesajını verdim. Eşime de “FETÖ’cü askerler darbe yapmaya kalkışmış. Bastırılacak gibi görünüyor” dedim. Evime giden yolun üzerinde büyük bir askeri tesis olduğu için yolumu değiştirerek arka yollardan kısa sürede eve ulaştım.

        O andan beri de ya internette ya da haber televizyonlarının karşısında olan biteni izliyorum. Kafam allak bullak. Memleketimin geleceği için kaygılı, başka bir ülkede yaşamayı düşünemeyen herkes gibi ürkek...

        Oysa 15 Temmuz günü İstanbul’a doğru yola çıkarken keyfim yerindeydi. Mercedes’çiler o gün yeni SLC’yi yollayacaklardı ve ben de hafta sonunda bu otomobili deneyip yazacaktım. Eve ulaştığımda SLC kapının önündeydi ama içimden dönüp bakmak bile gelmedi. Direksiyon başına oturmaktansa televizyon başına oturmayı tercih ettiğim ender anlardan biriydi. İşin aslı, SLC’yi de çok merak ediyordum. Çünkü 1981 yılından bu yana Mercedes’in unuttuğu seriydi SLC. 1971 yılında S serisinin yenilenmesinin hemen ardından ortaya çıkmıştı SLC. Kabriyole SL’in üstü açılmayan versiyonuydu. C107 koduyla üretiliyordu. O zaman Türkiye’de Manda Kasa diye bilinen Mercedes S serisinin coupe versiyonuydu. SL ile hemen hemen aynı otomobildi. İlk olarak 3.5 litrelik motorla 350 SLC olarak çıkmış ardından 450, 280 ve 450 5.0 modelleri gelmişti. Ancak SL’in altında ezilmiş ve o nesil SL’ler 1989 yılına kadar üretimde kalırken, SLC 1981’de üretim bandına veda etmişti. SLC o tarihten sonra S serisi coupe’lere verilen SEC adıyla üretilmeye başlandı ve eski SLC ile alakası kalmadı. Mercedes tüm model isimlerini yeniden tanımlarken SLC’yi de hatırlamış olmalı ki, bu yıl SLC serisini yeniden üretmeye başladı. Ancak yeni SLC’nin eski SLC ile hiç alakası yok. Artık S serisinin coupe modeli olarak değil, C serisinin roadster’i olarak üretiliyor demek doğru olur. Daha da doğrusu Mercedes SLK adını verdiği roadster’ini artık SLC diye üretiyor.

        VERGİ NEDENİYLE SADECE 2’Sİ TÜRKİYE’YE GELEBİLECEK

        Yeni SLC Avrupa’da çok çeşitli motor seçenekleri ile satılacak. 1.5 litrelik 156 beygir gücünde SLC 180, 2 litrelik 184 beygir gücünde SLC 200, 2 litrelik turbo motorlu 245 beygir gücünde SLC 300, 2 litre dizel motorlu 204 beygirlik SLC 250d ve SLC 43AMG.

        Ancak vergiler nedeniyle özel siparişler dışında bu modellerden sadece 2’si Türkiye’ye gelecek: SLC 180 ve SLC 300. Bu sayfada okuyacağınız otomobil ise serinin başlangıç modeli olan SLC 180.

        SLC ilk bakışta yerini aldığı SLK’yı andırmıyor değil. Ancak SLK SL serisine daha fazla benzerken, SLC biraz daha nevi şahsına münhasır bir otomobil olarak görünüyor. Hatları SLK’dan daha modern. Mercedes’in yeni dizayn anlayışına daha uygun görünüyor. Otomobilin hatlarında hiçbir sorun yok. Boyutlar ve oranlar çok iyi. Hatta SLK’dan bile daha iyi.

        Tipik bir roadster’in proporsiyonlarına sahip. Uzun ön, kısa arka, sürücünün hissiyatını artıracak arkaya daha yakın bir sürücü pozisyonu. Yanda küçük bir hava ızgarası ve üzerinde Aston Matin’i anımsatan bir metal çizgi.

        Önde çok şık görünün ve AMG GT havası veren hafif çekik led farlar. Mercedes’in sportif modellerinin alameti farikası olan büyük Mercedes amblemli bir ön ızgara. Ancak ön ızgara bence biraz ucuz duruyor. FİAT Egea’nın ön ızgarasına yaptığım eleştiri Mercedes SLC için de geçerli. Arka görünümde ise hiç sorun yok.

        Metal tavan elektrikli bir kumanda ile açılıyor ve açılması 20 saniyeyi bile bulmuyor. Daha güzeli otomobil 40 km/s süratin altı ise hareket halinde bile tavanı açıp kapamak mümkün. Tavanın üzeri karartılmış cam ve otomobil üstü açıkken de kapalıyken de kusursuz çok güzel görünüyor. SLC’nin birkaç farklı jant seçeneği var. Jantlar büyüdükçe otomobil görüntüsü daha güzel ve daha agresif hale geliyor.

        SÜRÜŞ POZİSYONLARI ÇOK RAHAT

        SLC’nin içi tipik bir roadster. Çok geniş değil ama sürüş pozisyonları çok rahat. Göstergeler şık ve aracın havasına uygun. Orta konsolda ise Mercedes geçmişten kalan bazı sorunları çözmüş. Bilgi ekranı gayet iyi bir yere yerleştirilmiş. Ekran çok büyük değil ama yeterli. Yansıma yapmıyor. Ekranın hemen altında ise radyo ve CD çalar var.

        Mercedes burada da güzel iş çıkarmış. Ancak doğruyu söylemek gerekirse gözü okşayan bir hali yok. Ama Harman Kardon imalatı ses düzeni kulağı okşuyor.

        Onun hemen altındaki metalik butonlar ise gayet güzel. Onun da altına klima kontrolleri yerleştirilmiş ve işte burada ciddi sorun var. Mercedes’in eski E serilerinde kullandığı havalandırma kontrolleri buraya aynen nakledilmiş ki,

        Mercedes kullanıcısı açısından biraz “Depasse” duruyor. Gerçi G serisinde de Mercedes hâlâ o kumandaları kullanıyor ve SLC için biraz yenilik yapılabilirdi diye düşünüyorum. 9 ileri şanzıman başarılı ama sanki 7 ileri de olabilirmiş gibi bir hissiyat bırakıyor bende. Çünkü 9 ileri şanzımana rağmen tüketim 11 litre civarında. Elbette dikkatli bir sürüşle bu tüketimi azaltmak mümkün ama o zaman da niye bir roadster alayım!

        SLC ile üstü açık 230 km sürate çıktım. Buna rağmen çok fazla bir rüzgâr veya türbülans oluşmadı.

        1.5 LİTRE MOTOR, 156 BEYGİR YETERLİ

        Otomobilin sürüşü çok iyi. Şaşi hayli rijid. Eğilip bükülme üstü açıkken bile yok denecek kadar az. Elektronik stabilite kontrolleri sürüş keyfini bozmuyor. Frenler ise şahane. Yeni SLC muazzam bir oyuncak olmuş. Otomobilin liste fiyatı 210 bin TL. Ancak biraz binilebilecek gibi olması için yapılması farz eklentilerle fiyat 225 bin TL’ler civarına çıkıyor. Bir Mercedes için kabul edilebilir bir fiyat. Bir SL Mercedes’le 1 milyon TL’ye alınabilecek keyfe yakın bir keyif 4’de bir fiyatına. Bence 1.5 litre motorlu 156 begirlik olan son derece yeterli. Kendime alacak olsam 254 beygirlik 2 litre motorluyu tercih ederim ama biraz zorlayıcı olabilir. Hem sürüş hem de vergiler nedeniyle bir anda yüzde 50 artan fiyat nedeniyle.

        Diğer Yazılar