Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        CUMHURBAŞKANI Erdoğan’ın “çok sert” çıkışından sonra ABD tarafında inceden bir çark oldu.

        Önce Pentagon, PKK/ PYD ordusunun Türkiye’yle olan sınırı korumak için değil, DEAŞ’la mücadele öncelikli olarak kurulduğunu açıkladı.

        Sonrasında da Dışişleri Bakanı Tillerson, “Türkiye’ye en azından bir açıklama borçluyuz” dedi.

        Diplomatik açıdan olumlu gelişmeler.

        Sert yanıtın, hatta “yapılabilirlik” üzerine kurulu tehdidin “işe yaradığını” gösteren geri adımlar.

        Ancak bu ne kadar gerçek!

        Bana sorarsanız ilk açıklama, yani “Sınırı korumak üzere PKK/PYD ordusu kuruyoruz” cümlesi “ağızdan kaçırılmış” gerçekti.

        Türkiye “Hooop” deyince “sözde” çark edildi.

        Ve peş peşe açıklamalarla Türkiye’nin haklı tepkisi hafifletilmek isteniyor.

        Doğrudur, ABD ve Pentagon bir süre için “PKK ordusu”nu Türkiye sınırından uzak tutabilirler ama asıl amacın ne olduğunu artık hepimiz öğrendik ve nihai görev belli ki Türkiye’ye yönelik olacak.

        Çünkü ben o ilk cümlenin yanlış bir cümle olduğunu düşünmüyorum.

        Sadece “yanlışlıkla ağızdan kaçmış” bir cümle.

        ***********

        TRUMP VE ESAD

        SURİYE’yle aramızdaki gelişmelere bakarak şöyle bir varsayımda bulunursak acaba çok mu yanlış yapmış oluruz:

        - Pek yakında ABD ile Esad, Türkiye’ye karşı ortak hareket etme kararı alabilirler mi? Gelişmelere bakarak bunun bile bir olasılık olduğunu söylemek mümkün.

        ***********

        SURİYE SÖYLÜYOR AMA SEN RUSYA ANLA

        BİRKAÇ gün önce burada sordum, “Rusya ne diyor?” diye.

        Rusya’dan bir yanıt gelmedi haliyle.

        Ama yanıt dün Suriye tarafından geldi.

        Suriye çok açık biçimde, “Eğer Türkiye Afrin’e doğru bir harekât yapar ve sınırlarımızdan içeri hava harekâtı düzenlerse Türk uçaklarını hedef alır ve düşürürüz” dedi.

        Suriye’nin Rusya’dan habersiz ve izinsiz böyle bir tehdidi Rusya’nın bölgesel müttefiki Türkiye’ye yönelik olarak savurabileceğini düşünüyor musunuz?

        Ben düşünmüyorum.

        Üstelik Türkiye’nin ehdit edildiği zamanlama da manidar.

        Tam da Türk Genelkurmay Başkanı’nın Moskova’ya bu konuyla ilgili yaptığı ziyaret esnasında.

        ***********

        TRUMP DEMİŞKEN

        ABD Başkanı Trump, bir yandan siyasi konularla, Mueller soruşturması gibi adli meselelerle uğraşırken, bir yandan da belden aşağı konularla cebelleşiyor.

        Şimdi de ünlü porno yıldızı Stormy Daniels ile ilişkisi olduğu ve bu porno yıldızının konuşmamak için Trump’tan 130 bin dolar aldığı söyleniyor.

        Trump tarafı bunu yalanlasa da iftiranın yakışanından korkacaksın.

        Trump’ın geçmişine ve kadınlara olan yaklaşımlarına bakınca, geçmişte bir porno yıldızıyla ilişkisi olmuş olması, sizi şaşırtır mı?

        Ya da kimi şaşırtır.

        ***********

        YASAYA BACAK KIRMA MADDESİ

        İÇİŞLERİ Bakanı Süleyman Soylu, geçen hafta yazdığımız, “Sayın bakan bu sözleri söylemiş olamazsınız. Siz mücadeleyi yasalar çerçevesinde yapmak zorundasınız. Emniyetin görevi yasaları çiğnemek değil, yasaları çiğneyenlerle yasalar çerçevesinde mücadele etmektir” konulu yazıya kızmış.

        Ben bu yazıyı, Bakan Soylu “Polislerimiz uyuşturucu satıcılarının bacaklarını kırmalı” dediği için yazmıştım.

        Soylu bize yönelik olarak diyor ki: “Siz sıcak yataklarınızda yatarken, ben uyuşturucu müptelası gencin gırtlağına sarıldığı annelerden telefon alıyorum.”

        Sayın bakan, siz galiba bizi yanlış anlamışsınız.

        Biz “Uyuşturucuyla mücadele etmeyin” demiyoruz.

        Edin, dibine kadar edin, hatta bu suçla ilgili cezaları artıracak yasalar getirin Meclis’e.

        O yazımda da söyledim, benim bir baba olarak böyle bir durumda içimden geçen bırakın bacağını, kafasını kırmaktır ama devlet böyle yapamaz.

        Devlet yasalarla yönetilir, yasaları uygular.

        İlle de bacak kırmak istiyorsanız bari o zaman bunu da yasal hale getirin ve yasaya “Uyuşturucu satıcılarının bacakları emniyet görevlileri tarafından kırılır” şeklinde bir madde ekleyin ki “Devlet yasaları çiğniyor” denilmesin.

        ***********

        ESKİ EŞ VE INSTAGRAM

        TUGAY Kerimoğlu ile eşi Etkin son derece düzgün bir biçimde, sessiz sedasız boşandılar.

        Ağızlarından da tek bir çirkin, kötü suçlayıcı kelime çıkmadı.

        Ne var ki, dün bir haber:

        “Medenice ayrıldık dediler ama sular ısındı; Tugay Kerimoğlu eski eşini Instagram’dan takipten çıkardı.”

        Anlamadım!

        Bunda medeniyet eksikliği nerede?

        Eski eşini takip etmemek suç mu, hakaret mi, ayıp mı?

        Belki de bundan sonraki yaşamını görmek, izlemek, buna takılmak, bazı şeyleri kafasında kurmak istemiyor.

        Gayet normal Tugay’ın yaptığı.

        Üstelik takipten vazgeçmese bu kez de “Eski eşini unutamadı, eski eşini stalk’luyor, eski eşe yakın takip” diye haber de yapacak olan yine aynı gazeteciler.

        ***********

        SÖZLÜK YAZARINDAN MEKTUP

        EKŞİ Sözlük’le ilgili eleştirilerimden sonra pek çok mail geldi.

        Bazıları çok ilginç.

        İşte onlardan biri:

        “Merhaba Fatih Abi,

        Köşende Ekşi Sözlük ile ilgili yazdıklarınla ilgili bir şeyler yazmak geldi içimden. Bir Ekşi Sözlük yazarı olarak (buraya nick name’ini yazmış ama ben vermiyorum hedef olmasın diye) bir şeyi çok merak ettim.

        Neden burada şahsınıza yapılan saldırıları ciddiye alıyorsunuz ki? Bizzat sözlük yönetiminin bakış açısı, dünya görüşü, ‘demokrasi’ anlayışı bellidir. Bakın yazarları demiyorum, bizzat yönetimi tam da sizin bahsetmiş olduğunuz o sığ, saldırgan, dogmatik bir anlayışa sahiptir ve doğal olarak şikâyetçi olduğunuz ve kendilerince ‘fikir özgürlüğü’ dedikleri ama özünde herhangi bir dayanağı olmayan, çamur at izi kalsın mantığıyla yazılmış, dünyanın en aptal muhalefet anlayışıyla yönetiliyor ve pek tabii bu doğrultuda da bu profildeki sözüm ona ‘yazarlar’ bu şekilde yazmaları için teşvik ediliyor. Bugün günün herhangi bir anında sözlüğü açtığınızda PKK’lılarca yazılmış, tipik hastalıklı sözde Türk solu ideolojisinin ürünü olan entry’ler görebilirsiniz. Ucuz milli ajitasyon yapmak istemiyorum, kimsenin milli bir bakış açısında olmasını da bekleyemem ama bu insanlar bırakın milli olmayı, Türk devleti, hükümeti ve hatta vatandaşı ne yaparsa yapsın yanlıştır, kötüdür kafasında olan insanlar. Bu kadar dogmatik olunca da insan ister istemez kötü niyeti sezebiliyor. Bu tip ‘mağarasında yaşayan’ sorunlu tiplerle aynı ülkede yaşıyor olmak da bizim talihsizliğimiz diyelim. Sevgi ve saygılarımla.”

        ***********

        NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

        Hiç değilse spor sayfaları muhalefete yer verdiği zaman.

        Diğer Yazılar