Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        “Borçlarla ilgili ilk sorumlu Özhan Canaydın’dır. Aramızda olmadığı için fazla bir şey söylemek mümkün değil ama orada başlayan hatalar zinciri var. Ama en büyük sorumlu, en büyük suçlu Ünal Aysal’dır. Kulübü bu hale getiren O’dur.”

        G.Saray’da yaşanan gelişmeler üzerine sizinle tekrar soru-cevap köşesi yapmamız gerekliliği doğdu. Şubat sonu için UEFA karar verecek. Bunun sorumlusu kim?

        - Bunun sorumlusu Galatasaray camiası. Sabahtan beri Galatasaraylılar’la bu konuyu konuşuyoruz. Faruk Süren’le de konuştuk bu meseleyi. Üst üste gelen büyük hatalar var. İlk sorumlu Özhan Canaydın’dır. Ne yazık ki, artık aramızda olmadığı için fazla bir şey söylemek mümkün değil ama orada başlayan hatalar zinciri var. Ama en büyük sorumlu, en büyük suçlu Ünal Aysal’dır. Kulübü bu hale getiren O’dur. Evet, Galatasaray daha önce de borçlanıyordu ama o zaman gelirleri çok düşüktü. Aysal döneminde tüm yatırımlar tamamlanmıştı ve gelirler patlama yapmıştı. Buna rağmen kulübü batırdı. Sorumsuzluğu, işleri bu hale getirdi.

        G.SARAY’IN MİLYARLARI İLE KENDİSİNE İSİM YAPTI

        Sizin gibi, camiada da Ünal Aysal ve yönetimini en büyük sorumlu olarak gösterenlerin sayısı bir hayli fazla. Çünkü, UEFA son üç yılı incelemeye aldı. Aysal döneminde neden bu sıkıntıların geleceğini kimse hissetmedi, gözünü kapadı ve görmemezlikten geldi?

        - Camiaya müstahak diyeceğim ama tüm camiayı suçlamak yersiz. Aysal’a göz göre göre destek verenlere müstahak. Ne demek kimse tahmin etmedi? Ben baştan beri bunu söylüyorum. Aysal yönetiminin ilk mali kongresinde kürsüye çıktım ve bugünlere gelineceğini anlattım. Aysal’ın gözünün içine baka baka “Siz bu kulübe 100 milyon dolar bir köprü kredi sağlama vaadiyle başkan oldunuz, çok matah bir Galatasaraylı olduğunuz için değil. Bunu sağlamayacaksanız bu kulüp batağa sürüklenir. Bu salondaki tüm Galatasaraylılar o koltuğa sizden daha fazla layık ve tecrübeli” dedim. Çok açıktı Aysal’ın yaptıkları. Polat bir mali disiplin sağlamaya çalıştı. Allah razı olsun. Aysal’ın en büyük sorunu şu. Aysal başkan olduğunda Galatasaray altyapısını tamamlamış, gelirlerini iki hatta üç misline çıkarmıştı. Stat bitmişti. Yani Aysal ilk kez çok yüksek gelirlere sahip bir kulübü devraldı. Yetmedi sermaye artışı yoluyla 160 milyon doları aşkın bir para daha kulübe sokuldu. Ve Aysal çilekle, erikle, karpuzla, kavunla bu paraları çarçur etti. Aldığı oyunculardan Drogba’yı hatırlıyoruz, Sneijder’ı hatırlıyoruz. Onlara verilen para toplasan 20 milyon Euro. Peki, ya milyonlarca Euro’ya alınan ve adını sanını hatırlamadığımız hatta hiç öğrenemediğimiz onlarca futbolcu nerede? Sözde kurumsallaşma adına ödenen milyonlarca lira maaş nerede? Aysal bu kulübe kendi PR’ını yapmak için başkan oldu. Galatasaray’ın milyarları ile kendine isim yaptı.

        UEFA DA ÖZBEK GİBİ BİR BAŞKAN BEKLEMİYORMUŞ!

        Siz UEFA’yı iyi takip edersiniz, çevreniz de vardır. Ceza ne olabilir? Sizce Yıldırım Demirören bunu biliyor muydu? Çünkü NTVSpor’da bunun sinyallerini vermişti. Birkaç gün sonra da bu durum ortaya çıktı.

        - UEFA’nın Galatasaray’a bir sempatisi vardır. Eğer UEFA’ya doğru düzgün bir ekiple gidilseydi para cezası ile kurtulabilirdik. Ancak başkan Dursun Özbek’in ziyaretinden sonra bana gelen bilgi UEFA’nın hayret içinde kaldığıydı. Böyle bir Galatasaray Başkanı’nı onlar da beklemiyormuş. O zaman anladım ben bir men cezasının gelmek üzere olduğunu. Artık daha zor. Ve Galatasaray’ı çok kötü bir sarmal bekliyor. Zaten para yok bir de Avrupa gelirleri olmayacak. Yine de bu işte en az suçlu olan Dursun Özbek’tir. Çok açık söyleyeyim. Özhan Canaydın bu gidişatı başlattı. Polat, toparlamaya çalıştı. Ünal Aysal ise batırdı.

        AYSAL’IN İBRA EDİLMESİNİN İKİ NEDENİ VAR

        Hal böyle iken, bütçede bu sıkıntı ve felaket mali durum ortadayken G.Saray Genel Kurulu, Duygun Yarsuvat döneminde mali kongrede Ünal Aysal’ı niye ibra etti? Böylesine bir bütçe ibra edilirken o zaman Adnan Polat’ın suçu neydi?

        - Adnan Polat’ın tek bir suçu var. Nobranlık. Buranın bir kulüp olduğunu unuttu. Şirket gibi yönetmeye kalkıştı. 30 yıllık dostum Adnan Polat da 40 yıllık mektep arkadaşım Yiğit Şardan da yaptıkları işlerden ötürü değil, camiayla iyi geçinmedikleri için ibra edilmediler. Sorunuzun diğer bölümüne ise geçen hafta yanıt vermiştim zaten. Ünal Aysal’ın ibra edilmesinin iki nedeni var. Biri, Adnan’a yapılan ayıbın altında herkes ezildi ve tekrarlamak istemediler. Ama daha önemli neden Yarsuvat yönetiminde Aysal yönetiminden gelen adamlar ve Aysal’ı temsilen yönetimde bulunan bir kişi vardı. Aysal ibra edilmeseydi onların da başı sıkışacaktı.

        ÖZBEK, UEFA’YA ACEMİLERLE GİTMEYECEKTİ

        Özbek yönetimi şu andan itibaren ne yapmalı?

        - Özbek’in ne yapması gerektiğini de aylar önce burada söyledim. UEFA’ya giderken yanına acemiler mangasını değil, UEFA’nın sözüne değer vereceği G.Saraylılar’ı alıp gitmeliydi. Yani Faruk Süren’i, Ali Dürüst’ü hatta Alp Yalman’ı. Orada UEFA’ya inanmaya hazır oldukları bir senaryo, bir hikaye anlatılmalıydı. Özbek ve yanındakiler bunu yapamaz. Bu olaya halka açılacak bir şirketin ‘Roadshow’u gibi yaklaşmaları lazımdı. Bundan sonra iş daha da zor. Acil bir sermaye koymak lazım. Ya bir sermayedar bulacaksınız ya da G.Saraylılar toplanıp sermaye koyacaklar. Gereken para bana göre kısa vadede, yani bir ay içinde en az 150 milyon Euro.

        Sizce bunun bedelini birileri ödemeli mi? Yoksa kulüp sineye çekip bu krizden geçmişe bakmadan çıkmalı mı?

        - Yapacak bir şey yok. İçinden çıkmaya çalışacağız el birliği ile.

        BURASI FENERBAHÇE DEĞİL

        Son dört yıl Şampiyonlar Ligi parası geldi. Ligde üç yıl şampiyon olundu. Gelirler tavan yaptı. Peki, bu hale bir kulüp nasıl gelebilir, insanın aklı almıyor?

        - Ünal Aysal’ın geçmişini bilen kimse işin bu hale gelmesine şaşırmaz. Çıkın Ünal Aysal’ın profesyonel ve ticari geçmişini araştırın anlarsınız. Aysal, Galatasaray’ı, Fenerbahçe gibi yönetmek istedi. Ama burası Fenerbahçe değil. Orada muazzam bir taraftar var. Taşın altına elini sokmaya hazır, büyük destek veren Fenerbahçeli iş adamları var.

        ONTİVERO’NUN PARASINI HALA BİZ ÖDÜYORUZ

        Aysal döneminde alınan, ismi bile hatırlanmayan futbolculara ödenen gereksiz milyon Eurolar’ın bu işte ne kadar katkısı var? Örneğin bu takıma Burdisso diye bir futbolcu geldi, hatırlıyor musunuz?

        Siz söyleyince hatırladım. Ontivero da var. Bir yere kiralamışız önceki gün. Maaşını yine ödeyecekmişiz. 12 milyona Arda’yı satıp, 14 milyona Bruma’yı aldığımızı da hatırlatayım. Amrabat’a 9,5 milyon verdiğimizi de. Bunlar TL değil Euro hep.

        Diğer Yazılar