Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Fenerbahçe için geçen yıl yarım kalan, boğazları düğümleyip yürekleri burkan finalin ardından bu yıl “baş koyduğu” şampiyonluk yolunda aşılacak son iki engelin ilki ve de en zorlusuydu Real Madrid karşılaşması...

        Sarı-Lacivertliler, öylesine motive, öylesine kararlı ve bilinçli başladılar ki oyuna, Real Madrid’in tüm karizmasını 5 dakika içinde altüst edip hem rakibe hem de tribünlere “bu maçı benim elimden alamazsın” mesajını verdiler.

        Evet; öylesine kararlıydı ki Fenerbahçeli oyuncular, maçı kazanmak için yapmaları gereken en önemli şeyin rakibin tempo yapıp coşmasını engellemek olduğunun bilincinde “duvar” gibi kaldılar hep savunmada...

        Kanarya’nın bu anlamda sahada en çok sivrilen ismi ise Ekpe Udoh’tu... Tribünler onun önünde boşuna eğilmiyor, adını haykırarak... Eğer Real Madrid koca ilk yarıda pota dibinden topu topu 5 basket bulabildiyse eğer, ABD’li pivot bunun başlıca nedeniydi. Önce üst üste iki blokla Ayon’u doğduğuna pişman etti, ardından da penetreye teşebbüs eden tüm kısaları gölge gibi takip edip kabusu oldu. Onun liderliğinde, “Real’in belalısı” Kalinic de işin hem savunma hem de hücum kısmına Kanarya’nın elini rahatlatınca, sezonu ilk sırada bitiren Eflatun-Beyazlılar’ın tüm havası 40 dakikada sönüverdi.

        Eğer Sergio Llull de olmasa Real Madrid daha ilk yarıda teslim bayrağını çekecekti. İspanyol guard, Fenerbahçe’nin müthiş baskısına tek başına direndi. 36 dakika oyunda kaldı ama o da bir yere kadar!..

        İkinci çeyreğin ortasındaki 2 dakikalık süreç hariç Fenerbahçe, Real Madrid’e o sevdiği açık alanı hiç bırakmadı. Resmen bunalttı rakibini Kanarya... Ve farkı 15-16 sayılara çıkardıktan sonra Carroll’le geri gelmek için yaptığı her atağa da yanıt verdi Sarı-Lacivertliler...

        Kanarya, 24 asist yaparken, Llull’un yaratıcılığına sığınan Madrid ekibi, onun 8 asisti dışında takım halinde sadece 6 asist üretebildi.

        Kısacası Fenerbahçe, 19 Mayıs gibi anlamlı bir güne denk gelen gecede Real Madrid’i bir “sıra takımı” gibi saf dışı bırakırken, kupanın bir kulbundan, bu kez Berlin’dekinden çok daha sıkı biçimde tuttu. Obradovic ve askerlerinin, tıpkı tribünlerin haykırdığı o şarkıdaki gibi “bu yoldan geri dönmeyeceğine” ve Olympiakos’u da aşarak Türk basketbol tarihinde yeni bir sayfa açacağına yürekten inanıyoruz.

        ALKIŞLAR UDOH’A

        Udoh’un Avrupa’ya geldiği günden bu yana oynadığı en müthiş maç dünkü... Nijerya asıllı ABD’li pivot, 18 sayı, 12 ribaund, 8 asist ve 2 blokla bir pivotun yapabileceklerinin de ötesine geçti dün gece, alkışların en büyüğünü hak etti.

        OBRADOVİC

        Obradovic, son çeyrekte açığa çıkan yorgunluğu gördü. R.Madrid’in geri dönüş çırpınışlarının, savunma ve hücumda taktik değişikliklerle önüne geçip, Laso’ya bir kez daha şapkasını ters giydirdi.

        Diğer Yazılar