Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Galatasaray-Beşiktaş derbisi bana göre bu sezon için belki de ligin en kilit maçıydı. Galatasaray için kayıp puanlar sezon finali anlamına gelecek, kazandığında ise üst sıralar adına beklentilerini yükseltebilecekti. Beşiktaş için ise Telekom Arena’dan yenilgisiz ayrılmak çok şey ifade edecekti. Hele bir galibiyet, kalan haftalarda Kartal’ı zirvede yalnız uçuracaktı.

        90 dakika sonucunda Beşiktaş şampiyonluk yolunda çok önemli bir galibiyet elde etti. Galatasaray ise beceriksiz ayakların ve basit hataların kurbanı oldu. Taktik olarak doğru başladığı oyunda sonucu getirecek hamleleri yapamadı, rakibine boyun eğdi. Galatasaray oyuna üçlü defans önünde kalabalık orta saha ve ilerde tek Podolski ile başladı. Taktik disiplini ile ayakları yere basan kendine güvenen bir takım başlangıcı izledik Sarı-Kırmızılı ekipte. Galatasaray top rakipteyken alan vermedi. Beşiktaş’ın orta sahasını hareketsiz bıraktı.

        Beşiktaş’ın alışıldık oyun düzenine şans tanımadı, yetenekli oyuncularını hapsetti. Tudor’un taktiği defansif olarak takımı ayakta tutarken, ofansta Sneijder’in etkisiz oyunu ile verimli olamadı. İki haftadır takımını eksik bırakan Hollandalı dün bekleneni vermekten uzak kaldı. Sahada dolaştı durdu. İlk yarının hakimi Galatasaray’dı. Yakaladığı pozisyonlarda ise forvet yokluğuna yandı (!)

        İkinci yarının hemen başında gelen gol takımın işleyişini bozdu. Hakan Balta’nın hamle hatası, ardından gelen baraj hatası ve sonunda Bruma’nın topu hatalı karşılaması takımın basit bir gol yemesine neden oldu. O dakikaya kadar pozisyonu olmayan Beşiktaş öne geçti ve özgüvenini elde etti. Daha çok fırsat bulmaya başladı. Galatasaray sahasından çıkarken çok pas hatası yaptı ve ataklar olgunlaşmadan bitti. İkinci yarıda üçlü defans Beşiktaş forvetine uzak kaldı. Tudor tüm silahlarını sahaya sürdü. Galatasaray yine dengeyi yakaladı. Çok istedi, çok ciddi fırsatlar da buldu. Ancak sonuç alamadı. Podolski kolay topları çerçeveye atamadı. Sanki futbol aklı Japonya’ya gitmiş gibiydi. Tolga Ciğerci çok top kaybı yaptı. Takımda olmadığı süreçte futbolu unutmuş göründü. Beşiktaş golü bulduktan sonra aklını kullandı, kontrolü elde tuttu ve istediğini aldı.

        GÜNEŞ İSTEDİ

        Şenol Güneş’in kadro tercihi Arena’da üç puan için geldiğinin kanıtıydı bana göre. Maçı ve ligi istediğini belgeledi. Başta Talisca tercihi olmak üzere oyuna başladığı kadroyla rakibi değil, kendi oyununu düşündüğünü gösterdi. Kontrollü ve akılcı bir oyunla önemli bir deplasmandan takımını zaferle ve olası bir şampiyonlukla çıkardı.

        TARAFTAR

        Arena’ya gelen Galatasaray taraftarı sonuna kadar takımını destekleyerek alkışı hak etti. Ama şunu da söylemeden edemeyeceğim; ben bıraktığımda Türk Telekom Arena 52.500 kişi alıyordu. Dün gece tribünlerdeki boşlukları böyle bir maçın atmosferine yakıştıramadım.

        BÜLENT YILDIRIM

        İlk yarıda Atınç’ın Yasin’i düşürmesini doğru süzemedi. Bence pozisyon penaltıydı. Sanırım yan hakemi onu yanılttı. Maçın kaderiyle oynadı. Talisca’nın gözünün önünde Selçuk’un ayağına basmasını da göremedi. Faul vermediği pozisyonda sarı kartını kullandı. Quaresma’nın pozisyonuna da penaltı verilebilirdi. Hakemlerimizde bu sezon güven sorunu var. Yıldırım’da da bunu gördük. Bir ara maçı yan hakemler yönetir gibiydi.

        Diğer Yazılar