Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        hazırlanıyor. Özellikle gençler arasında popüler olan Bahçelievler’deki cafe ve barlarıyla ünlü 7’nci caddede içki içilip içilmeyeceğine semt sakinleri karar verecek. CHP’liler referandum kararına tepkili ancak işin ilginç yanı altında kendi imzaları da var. TBMM’deki askere yargı yolunu açan düzenlemede olduğu gibi CHP’liler “Son anda eklenmiş, fark etmedik”, AK

        Partililer ise “Haberleri vardı, onayladılar” diyor. CHP’lilerin ‘ikinci uyuma vakası’ ayrı bir tartışma konusu olup, bugün için referandum polemiğini sayfamıza taşıdık. Büyükşehir Belediyesi’nin içki referandumu yapma yetkisi var mı? Referanduma karşı çıkmak demokrasiyle bağdaşır mı? Kararın semt sakinlerine bırakılması eleştirilmeli mi yoksa örnek mi alınmalı? Referandumun, içki yasağı yolunda bir adım olduğu endişesi gerçekçi mi? İşte tarafların açıklamaları ve farklı görüşler...

        GÜLİN YILDIRIMKAYA

        Ankara Büyükşehir Belediye BaşkanıMELİH GÖKÇEK:

        Kararı, yüzde 80’i CHP’li olan Bahçelievler sakinleri verecek

        Halkın vereceği karardan niye tedirgin oluyorlar ki? İçki yasağı diye bir şey yok. Utanmadan ‘milleti bölüyorlar’ diye iftira atıyorlar. Halk eğer daha fazla içkili yer açılsın derse, bunu ben teşvik edeceğim.

        BURADA daha önceleri içkili bölgeler yoktu. Son zamanlarda bol miktarda

        meyhaneler açıldı ve vatandaşlar da bize şikâyetlerde bulundu. Biz bunu her zaman Çankaya Belediyesi’ne havale ettik. Bahçelievler halkı oy itibarıyla sosyal demokrat.

        Bu seçimde belki yüzde 80’i CHP’ye oy vermiş olan bir bölge. Bu bölgenin içerisinde bazı vatandaşlar da içkiden rahatsız değil ama bazıları da rahatsız. Böyle bir şeyin

        ölçülmesinin sıkıntısı nerede? Oybirliğiyle karar alındı, CHP’li üyeler de karşı çıkmadı. Şimdi utanmadan ‘milleti bölüyorsunuz’ diye iftira atıyorlar. Bizim Ankara’da sayısız büfemiz var. Biz bugüne kadar bir tek büfeye “Sen içki satıyorsun, satamazsın” diye baskı yapmadık. İsteyen içer isteyen içmez. Bahçelievler bölgesinin kalkıp içkili meyhanelerin olup olmamasını istemesinden, bunun belirlenmesinden daha doğal ne olabilir? Referandum ayın 27’sinde yapılacak.

        Vatandaşlara anket kâğıtları dağıtılacak. Her eve veher işyerine bir tane dağıtılacak,

        seçimlerdeki gibi gelip imzalarını atıp bir tek oy kullanacak. Ayrıca da CHP’li, MHP’li ve AK Partili Meclis Üyesi sandığın başında gözlemci olarak duracak. Sonra Çankaya Belediye Meclisi’ne gelecek konu. Eğer içki ile ilgili konuysa, ister çıkartır

        Çankaya Belediyesi ister çıkartmaz. Ama Bahçelievler halkı ne düşünüyor bunun ortaya çıkmasından bu kadar tedirginliği anlayamıyorum. Bakın bu bir içki yasağı değildir. Ankara’da belediye büfelerinde hepsinde içki satılmaktadır.

        Gazete HABERTÜRK Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı DOĞAN SATMIŞ:

        Referandumda sakınca yok, 7. Cadde’den sonraMalta Köşkü için de yapılsın

        REFERANDUM, halkın görüşüne göre karar almanın en kestirme yolu. İsviçre’de

        her hafta bir konuda referandum yapılıyor, halk ne isterse ona göre karar alınıyor. Bu

        yüzden Ankara’da, içki için referandum yapılmasında da hiçbir sakınca yok. Ama bunu sadece Ankara’da, o sokakta sormak yetmez. İstanbul’da Malta Köşkü, Emirgan Köşkleri, Hıdiv Kasrı da yıllardır içki yasaklısı durumda. Benzer bir karar

        da İstanbul için alınıp, hemen referanduma gidilmeli. Halkın İstanbul’daki yasaklar için ne düşündüğü de sorulmalı. Ayrıca Ankara’da Gençlik Parkı ve Keçiören’de de içki satışı yok. Buralarda da halka sorulmalı ki, bu yasakları halkın tasvip edip etmediğini anlayalım. Demokrasi, bir kuralı her yerde eşit uygulamaktan geçer.

        CHP Ankara Milletvekili YILMAZ ATEŞ:

        Böyle bir yetkisi yok, toplumu içen-içmeyen diye bölüyor

        BÜYÜKŞEHİR Belediyesi’nin içki referandumu yapma yetkisi yok. İçkili

        mekânların nasıl, ne şekilde açılabileceği yasalarda ve yönetmeliklerde bellidir.

        Bunun için Büyükşehir Belediyesi’nin içkili yer açılıp açılmamasına karışma

        yetkisi yok. Bu tamamen Emniyet ile İlçe Belediyesi’nin arasında gelişen bir olay.

        Durum böyleyken Sayın Gökçek’in durup dururken ‘Ben Bahçelievler 7. Cadde’de içki referandumu yapacağım’ demesi tam bir provokatörlük. Böyle bir ihtiyaç yok.

        Kimseden böyle bir talep gelmiyor. Talep şu: Burası trafiğe açılsın diyen var, demeyen var. Bunu Büyükşehir Belediyesi vatandaşa sormak istiyorsa tamam.

        Ama soruya bakar mısınız? ‘7. Cadde’de içkili mekân olmasını istiyor musunuz,

        istemiyor musunuz?’. Bu alenen provokatif bir sorudur. Amaç bellidir. Bence

        Sayın Melih Gökçek Bahçelievler halkından rahatsız. Onları rahatsız etmek, onlarla Çankaya Belediyesi’ni karşı karşıya getirmeye çalışıyor. Vatandaşı inanan

        inanmayan, içen içmeyen diye ikiye ayırmaya çalışıyorlar. Ellerinde kasap bıçağı, toplumu kıyım kıyım kıyıyorlar.

        MHP Genel Başkan Yrd. Ankara Milletvekili CİHAN PAÇACI:

        Tartışıyor olmak bile utanç verici!

        REFERANDUM müessesesi, toplumun tamamını igilendiren, kritik konularda yapılır. Halk yöneticilerini seçer ve onlara vekalet vermiş olur. Yönetici de yetki kullanır.

        Referandumdan objektif bir sonuç çıkacağını beklemek doğru değildir. İçki yasağı maalesef bugünkü iktidarın zihniyetinden kaynaklanan bir tartışmadır. 21’nci yüzyılda, Türkiye’nin başkentinde böyle bir tartışmanın yaşanıyor olması dahi

        utanç vericidir. Başkasının sağlığını riske etmedikçe, herkes yemesiiçmesi konusunda serbesttir. Son derece saçma bir öneri.

        Dicle Üniversitesi Hukuk Fak. Öğr. Üy. Prof. Dr. FAZIL HÜSNÜ ERDEM:

        Hukuken kabul edilebilirdeğil

        İnsan içki içip içmemekte serbest olmalı. Böyle bir imkanı ortadan kaldırmaya yönelik bir kararın hukuk açısından çok kabul edilebilir olduğunu düşünmüyorum.

        GÖKÇEK’E TEPKİLER:

        SABAH GAZETESİ YAZARI MEHMET BARLAS:

        Hayat tarzları referanduma konu olamaz. Demokrasiyle bağdaşmıyor. Demokratik açılım gibi önemli adımların atıldığı bir süreçte böyle bir konunun gündeme getirilmesini kınıyorum.

        GAZETECİ BEKİR COŞKUN:

        Şimdi düşünmesi gereken, Gökçek’e oy veren kitlelerdir. Gökçek’i belediye başkanı seçen insanlar şimdi onun abur cubur uygulamalarına katlanmak zorundalar. Beni üzen, cumhuriyetin kurulduğu kent olan Ankara’nın bu zihniyete teslim oluşudur.

        Ankara’nın amblemine baktığınızda her şeyi anlarsınız zaten...

        STAR GAZETESİ YAZARI MEHMET ALTAN:

        Temel hak ve özgürlükler referandum konusu olamaz. Benim gibi yaşamayanı bu bölgede yaşatmayayım anlamına gelen, AK Parti’yi de zor duruma sokacak çok tehlikeli bir girişim olduğunu düşünüyorum.

        HÜRRİYET GAZETESİ YAZARI CÜNEYT ÜLSEVER:

        Hiçbir hukuki geçerliliği yok. En önemlisi temel hakların referanduma sunulamayacağıdır. Demokrasinin 3 temel kuralı vardır. Birincisi çoğunluğun

        dediği olur, ikincisi ise azınlığın hakları bakidir. Bu referandum sonucu %95 oyla içki içilmesini istemiyoruz deseler dahi, o %5’lik kesimin hakkını kimse elinden alamaz. Kişi adına karar verilemez. Birey kendi haklarını kendi tayin eder.

        STAR GAZETESİ YAZARI MEHMET METİNER:

        Referandum demokrasinin bir gereğidir elbette ama yaşam tarzı söz konusu olduğunda sana yapılmasını istemediğin şeyi başkasına da yapma ilkesini esas almalıyız. Halkın her olur verdiği şey demokrasi demek değildir. İran’da da halkın

        tamamına yakını içkiyi yasaklıyor, başı açık yurttaşların kamuda görev almalarına izin vermiyor ama bu demokratik bir karar denemez.

        Diğer Yazılar