İstanbul'a yazık oluyor

İstanbul yavaş yavaş elimizden gidiyor ve yaşanmaz bir şehir haline geliyor, bilmem farkında mısınız? Buna rağmen ne kötü yapılaşmanın önüne geçilmesi yönünde bir adım var, ne de 3-4 yıl sonra kentin bu gidişle ne hale geleceğini düşünen, tartışan söz konusu. Ve hâlâ yabancıların gelmesi için davetiye çıkarılıyor. Son bilgi şöyle:

Türk Arap İlişkileri Uzmanı, Uluslararası İş Forumu (IBM) Başkan Yardımcısı Gazi Mısırlı, Arap sermayesinin 3’üncü havalimanı etrafında kümeleneceğini açıklamış. Güzel bir haber mi? Kesinlikle hayır. İstanbul gibi tarihi şehrin daha fazla mahvedileceğine dair önemli bir bilgi. Şu anda bile 2 yıl öncesine göre daha yaşanmaz hale gelen kente, çevresine, tarihine ve burada yaşayanlarına azıcık saygı göstermek gerekmez mi? Halbuki 5-6 yıl önce Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden göç alan İstanbul için “vize” uygulanması gibi çeşitli formüller tartışılırken, şimdi ne oldu da parası olan her yabancıya davetiye çıkarılıyor?

Halihazırda İstanbul’un dört bir yanı, sonradan olma müteahhitlerin kötü binalarıyla dolduruluyor. Daha önce gecekondu bile yapmamış olan baraj, köprü, yol müteahhitleri, şimdi daha fazla para için, doğru dürüst kontrolden geçmeyen, mimari estetiği ve ince işçiliği olmayan projeleriyle her yerde baş göstermeye başladılar. Bunlar yine iyi. Kaba saba işler yapmış olsalar da en azından inşaata dokunmuşlar. Peki fabrikasını, işyerini satıp “Konutta para var” diye bu alana girenlere ne demeli? Bu müteahhitlerin cafcaflı reklamlarına ve tanınmış mimarlara yaptırdıkları projelere sakın kimse aldanmasın. Neticede uygulama, hayata geçirme önemli...

Japonya’ya gittiğimde Tokyo’da bir konut projesini merak edip inceleme şansım olmuştu. Merak bu ya, Türk müteahhitlerinin Tokyo’da konut işinde olup olmadığını sordum. Bırakın Türklere ev yaptırmayı, hiçbir yabancı müteahhide eski binaların söküm işini bile vermiyorlarmış. Nasıl? İstanbul’da önüne gelen bina dikiyor, Araplar da blok blok satın alıyor. Yapan kalitesiz, alanların durumu ise ortada: Estetikten yoksun, para iştahlısı yerli ve yabancılar.

İnşaat sektörü Türkiye’nin ekonomide lokomotif sektörü haline getirildi, ama kontrolsüz gelişen bu işin ülkenin geleceğini, ekonomisini mahvedeceği ortada. Ülkemiz ekonomisinin % 85’inin döndüğü İstanbul değil, Türkiye’nin geleceği tehlikeye atılıyor. Arap yatırımcısı neden daha makul ve mantıklı sektörlere, üretime, sanayiye, teknolojiye çekilmeye çalışılmıyor? Niçin ülkenin ve İstanbul’un geleceği inşaatçıların dümen suyuna bırakılıyor?

YERLİ İHA'LAR NEDEN KULLANILMIYOR?

İsme, şirkete ve fazla detaya girmeden, en yetkililere, öz yetkililere hitap etmek istiyorum. Sayın Cumhurbaşkanı, Başbakan, Genelkurmay Başkanı, Milli Savunma Bakanı ve Savunma Sanayii Müsteşarı; ülkemizde son yaşanan terör olaylarında, neden Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) envanterine girmiş olan milli ve özgün İnsansız Hava Araçları (İHA) kullanılmıyor veya kullanılamıyor? En fazla ihtiyaç duyduğumuz bir zamanda bu işlere daha fazla ilgi gösterilmesi gerekmez mi? Niçin hâlâ Amerikan İHA Predatorlar veya insanlı keşifli uçaklarını kullanmayı tercih ediyoruz? Ayrıca bunlardan gelen bilgiler ne kadar güvenli?

Yerli İHA’lar göz ardı edilerek, niçin hâlâ yurtdışından insanlı ve insansız keşif uçakları, şu anki terör ortamı bahane edilerek çok çok pahalıya alınmaya çalışılıyor?

2012 yılında ABD’den 5 adet King Air 350 tipi insanlı keşif uçağı çok yüksek bedelle (satın alınabilecek rakamın da üstünde) kiralanmışken, şimdi neden PKK gerekçesiyle satın alınmak isteniyor? Lütfen milli ve yerli sanayimize, en milli olması gereken kurumlara gereken önem verilsin!