Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Tam bir yıl önce 20 Ocak 2016’da, yabancı araçların Türkiye’yi yol geçen hanı gibi kullandıklarını, ilgili bakanlıkların da buna seyirci kaldığını, bu köşeden tarihe geçirmiştim. Yazımın akabinde Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile Ulaştırma Bakanlığı arasında birazcık söz düellosu oldu. Yetki ve görev karmaşasından bahsedildi. Durumun en kısa sürede düzeleceği ifade edildi. Gerisi ise gelmedi. Yılların vatana ihanet boyutundaki sorunu aynen devam ediyor. Bir hafta önce Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’ndan bir yetkiliye, akabinde de Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) İcra Kurulu Başkanı Fatih Şener’e bu konuda bir gelişme olup olmadığını sordum. Aldığım cevap koca bir “Maalesef” oldu. Burası müstemleke memleketi mi? Hiç rahatsızlık duyan bir yetkili yok mu?

        Türkiye’ye gelen yabancı TIR’lar başta olmak üzere her türlü araç, köprüleri ve otoyolları neden bedava kullanıyor? Niçin trafik cezalarını ödemiyor? Milyarlarca dolarla ifade edilen maddi kayıplar, ülkenin imajını ve itibarını yerle bir eden bu sorumsuzluğa lütfen birileri el atsın. Konunun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın önüne gitmesi durumunda tablonun değişeceğinden adım gibi eminim. Umarım bir yetkili durumu güzel izah eder de bu soruna el atılır.

        Ancak asıl merak-ı mucibim şudur: Sayın Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci veya bakanlık yetkilileri, kimin parasını kime bağışlıyor? Böyle bir hakları ve yetkileri var mı? Bu bir görevi ihmal değil midir? Dünyanın hiçbir ülkesinde “gümrük” bakanlık olarak ihdas edilmemişken, hatta neredeyse bütün ülkelerde maliye bakanlığı altında para toplayan bir kurum gibi düzenlenmişken, bizde niçin böyle bir organizasyon hatası yapılmış? Mesela, “gümrük” Maliye Bakanı Naci Ağbal’a bağlı olsa, bu paraların son şehit Ömer Halisdemir’in kemiklerini sızlatacak şekilde tahsil edilemeyeceğini düşünebilir misiniz?

        ‘DEMOCRACY WINS IN TURKEY’ RAHATSIZLIĞI

        Şimdi birileri şehit Ömer Halisdemir isminin bu mevzuyla ne alakası olduğunu merak edebilir. Malum 15 Temmuz’da Türkiye’de halkın desteğiyle, hain darbe girişiminin engellenmesini çeşitli sivil toplum kuruluşları, değişik tepkileriyle gündeme getirdiler. Yurtdışına çıkan Türk TIR’larının üzerine de bir metrekarelik “Democracy wins in Turkey” ibaresi kondu. İşte bu ibareye en çok karşı çıkan ülkelerden biri Almanya’ymış. Hatta bazı şirketlere direkt uyarılar yapılarak “TIR’ların üzerindeki bu ibareyi kaldırmazsanız sizinle çalışmayız” notuyla rahatsızlıklarını ifade etmekten çekinmemişler. (İsteyen yetkiliye kaynak verebilirim.) Hasılı Türk halkının emeği, kaynağı, imkânları, itibarı, hiçbir yetkili makam tarafından yabancılara peşkeş çekilmemeli. İlgili bakanlar lütfen görevlerini yerine getirmelidir. “Ticaret amaç, gümrük araç” denerek ülkenin itibarıyla oynamak doğru değildir. Çünkü haksız rekabeti teşvik eden, denetimsizliğe sebep olan, ülkenin imajını bozan böyle bir sloganın dünyanın hiçbir yerinde geçerliliği yoktur. Gümrükler ülkelerin namusudur, daha ötesi de yoktur.

        SARP’TA 3 AYDA 3 MİLYON TL

        Somut verilerle zararın büyüklüğüne bir bakalım. Önemli bir yetkiliden aldığım bilgiye göre, kısa süre önce bir vali yardımcısı, Gürcistan Sarp Sınır Kapısı’ndan geçen yabancı araçların trafik cezalarını, Emniyet Genel Müdürlüğü ile iletişime geçerek tahsilata başlamış. Ve 3 ayda yaklaşık 3 milyon TL trafik cezası tahsil edilmiş. Sadece bir gümrük kapısından 3 ayda bu kadar toplandığından hareket ederseniz, yılda yaklaşık 100 milyon TL’lik bir kayıp söz konusu. Ancak tahsilat esnasında gümrük kapısında kuyruk oluyor gerekçesiyle, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci’nin talimatıyla yabancı araçlardan trafik cezası tahsilatı tekrar durdurulmuş.

        Yabancı araçlardan trafik cezası ve kaçak geçişlerin tahsil edilmesine yönelik kanun hükmünde kararname çıkarılmasına rağmen pratikte hiçbir uygulamanın olmadığının altını bir kez daha çizerek konunun bakanlıklar arası kavgadan çıkarılarak ülke meselesi gözüyle ele alınması gerektiğini bilmem hatırlatmaya gerek var mı?

        Diğer Yazılar