Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Teknoloji geliştirmede sıkıntımız olduğuna şüphe yok, ama geliştirilen ürünleri ekonomiye kazandırmakta, yani iş icraata gelince sınıfta kalıyoruz. En önemli sebebi ise kamu ve özel sektörün hangi modelle işbirliği yapacağına dair halen daha bir model ortaya koyamamış olmamız. Üstelik yıllarca ülke olarak teknoloji geliştirmede sınıfta kalmamızın en önemli nedeni ne mühendislerimiz ne de insan kaynağımız; asıl meselemiz nasıl bir yöntemle yol alacağımıza dair plan ve programlarımızın olmayışı.

        Önceki gün Ankara’da önemli bir merkezin açılışı yapıldı. Başbakan Binali Yıldırım, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü’nün katıldığı törenle Türk Telekom’un 5G Mükemmeliyet Merkezi’nin açılışı yapıldı. Merkeze, çalışanlarına, yaptıkları işlere, geliştirdiklere teknolojiye ve işin başındaki Bülent Kaytaz’a hâsılı emeği geçen herkese inançta ve güvende bir mesele yok. Gerçekten ülke olarak doğru bir model bulabilirsek bu tarz merkezlerin sayısının artacağından zerre kuşku duyulmaması gerekir. Amma velakin, bir yıl önce 3 GSM operatörünün, Turkcell, Vodafone ve Türk Telekom’un katılımıyla ihalesi yapılan 4.5G’de de benzer söylemler, ifadeler kullanılmasına ve elimizde de omurgası ortaya çıkmış ürünler olmasına rağmen bir adım mesafe dahi alabilmiş değiliz. Önce 4.5G için geliştirilen yerli bazı istasyonu ULAK’ı telekomünikasyon sistemimize dahil edebilirsek, emin olun gerisi gelecektir. Aksi halde mükemmeliyet merkezlerinde geliştireceğimiz her mükemmel ürün elimizde kalacaktır.

        Türk Telekom CEO’su Paul Doany, merkezin açılışında Türkçe konuşmasının yanı sıra, bence Türkiye’nin teknolojiyle olan meselesini en az bir Türk kadar anlamış bir isim olmasıyla da dikkatimi çekti. 2007’de Türk Telekom’un, Türk teknoloji şirketlerine yatırım yapabilmesi için önerdikleri stratejinin Binali Yıldırım’ın bakanlığı döneminde kabul edildiğini de biliyoruz. Bu durumda, şu an ülkemizin en yetkili makamında bulunan ve bu konuları en ince ayrıntısına kadar bilen Başbakan Yıldırım’a Türk Telekom olarak, kendi iştirakleri olan Argela’nın Aselsan ve Netaş’la birlikte geliştirdiği ULAK’ı neden kullanmadıklarını, niçin sipariş vermediklerini veya veremediklerini anlatması iyi olacaktır.

        Paul Doany, aynı zamanda Argela’nın Türk Telekom çatısı altında bu işlere imza atmasında etkisi olan bir isim. Teknoloji şirketi Argela’yı ben de yakından biliyorum, tanıyorum. Türkiye’de değil, uluslararası arenada da isminden bahsettirebilecek potansiyeli var. Ama ülkemizin bu konulara yaklaşımındaki sıkıntılar her şeye engel oluyor. Öyle ki, Türk Telekom bile kendi şirketinin ürününü kullanamıyor.

        Evet, Türk Telekom’un iştiraki Argela CEO’su Bülent Kaytaz ve ekibi uzun süredir 5G teknolojileri üzerinde çalışıyor. 4.5G için de ürünleri var. Ama bizim ihale mevzuatlarımız, regülasyon kurumlarımız, sürekli olarak hazır teknoloji ürünlerine yani yabancılara öncelik veriyor. Kendi şirketlerimizin elinden tutacak adımları atmıyor. Sadece teknoloji kullanmaya odaklanan kamu anlayışı değiştirilmedikten sonra mükemmeliyet merkezleri ne yapabilir?

        TURİZMDE TANITIM, ENERJİDE YERLİLEŞME ŞART

        Turizmdeki yaklaşık 8 milyar dolarlık 2016 yılına ait kayıp, enerji faturamızın takriben 9.4 milyar dolar aşağı inmesiyle dengelenmiş gibi görünüyor. Kötü bir yıl geçirmemize rağmen, 2015 yılına göre cari açık farkının 500 milyon dolar olarak genişlemiş olmasını, enerji piyasalarındaki düşüşe borçluyuz. Ancak turizmdeki düşüş, istihdamı ve iç piyasayı, hâsılı halkı ciddi anlamda etkilerken, enerji faturasındaki iniş-çıkışlar devletin bütçesinde sıkıntılara sebep oluyor. Dolayısıyla enerjiden kaynaklı dış ticaret açığının aşağı çekilmesinde tek yol daha fazla yerli enerji kaynaklarına yönelmek. Yerli kaynaklardan elektrik üretiminin % 50 seviyelerinin üzerine çekilmesi ne kadar elzemse Türk turizmi için de yurtdışında profesyonel bir şekilde kesintisiz tanıtım çok önemli. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bu alandaki faaliyetleri pek başarılı sayılmaz. Bu sebeple Türk Hava Yolları ve diğer ilgili şirketlerle ortak bir çalışmayla doğru bir yol haritasına ihtiyaç var.

        Diğer Yazılar